Moda
Sağlık
Foto Galeri
Yazarlar

‘Yazmak hep vazgeçilmezim oldu’

Senarist ve yönetmen Selçuk Aydemir, yeni kitabı ‘Liseden Arkadaşlar’ı çıkardı. Aydemir, “Yazmak, hep vazgeçilmezim oldu. Kendimi bildim bileli yazıyorum” dedi

|

‘Çalgı Çengi’, ‘Düğün Dernek’, ‘Kardeş Payı’, ‘İşler Güçler’ gibi dizi ve filmlerin senarist ve yönetmeni Selçuk Aydemir, ‘Mahalleden Arkadaşlar’la başlayan serinin ikinci kitabı ‘Liseden Arkadaşlar’la okuyucularla buluştu. Aydemir’le projelerini ve dizi sektörünü konuştuk.

‘Liseden Arkadaşlar’ nasıl ortaya çıktı?

Fikir, ‘Mahalleden Arkadaşlar’ı yazarken vardı. Aslında seriyi üç kitap olarak tasarladım. Sırada ‘Sektörden Arkadaşlar’ var.

Bir kısmını yazdım ama muhtemelen emekli olduğumda çıkar. Çünkü biraz sıkıntı yaratacak. Sektörün içindeyim hâlâ, yüz yüze bakıyoruz. Araya başka kitaplar girecektir.

Kitabı kuzeniniz Burak Aksak’ın açtığı Küsurat Yayınları’ndan çıkardınız...

‘Mahalleden Arkadaşlar’ı yazdıktan sonra kitap dünyası hakkında oturup konuşuyorduk. Kendisi de yayınevi açmak istediğini söylemişti. İyi denk geldi.

Yazdığınız kitapları ileride ekrana ya da beyazperdeye taşımayı düşünüyor musunuz?

‘Mahalleden Arkadaşlar’ ilk yazdığımda zaten film senaryosuydu. Sonra kitaba uyarladım. İkisi için de görüşmelerimiz devam ediyor; sinemaya aktarılacak.

Yazmak hep en keyif aldığınız şey mi oldu?

Hep en vazgeçilmezim oldu. 9-10 yaşlarında başladım bu işe. Kendimi bildim bileli yazıyorum. Bu günlük de oldu, tiyatro oyunu da, hiçbir zaman çekmeyeceğimi bildiğim senaryolar da... Mühendislik yaparken de vazgeçilmezimdi, yan hayat gibi bir şeydi benim için.

‘Böyle giderse ekranda komik bir şey olmayacak’

Ekrandaki işleri takip ediyor musunuz?

Haber dışında pek bir şey izlemiyorum. Sinema filmi ve dizi seyredeceksem, komedi olacak; bir şey okuyacaksam komik olmayacak. Ekranda da şu an komedi olmadığı için ne yayınlanıyor bilmiyorum. Arada ‘Güldür Güldür Show’u takip ediyorum.

Komedi dizilerine neden az yer veriliyor?

Çünkü komedi yazacak insanlar daha kısa yazmak istiyor ve kanalların isteklerine sıcak bakmıyor. Ortak noktada buluşamıyorlar. Böyle giderse uzun bir süre daha ekranda komik bir şey olmayacak.

Senaristler, dizi sürele- rinin uzunluğundan dolayı bir bildiri yayınladı...

Çok geç bir adım oldu. Ben imzalamadım. Çünkü ilk dizim, ‘Ramazan Güzeldir’ 30 dakikaydı. Sonra 45 dakikalık ‘Üsküdara Giderken’i yaptık. Ondan sonra

60 dakikalık ‘İşler Güçler’ ve ‘Kardeş Payı’ oldu.

Hiçbir zaman 100 ya da 120 dakikalık dizi çekmedim.

Bunun bedelini de ödedim. Daha az para kazandım, işlerim Prime Time 2’de yayınlandı. Sistemi besleyip, sonra ona karşı çıkan insanları anlamıyorum. Keşke başta yapsalardı. Şu an bu sıkıntıyı çekmezdik.

Dijital platformlarda yer almayı düşünür müsünüz?

Şu an düşünmüyorum. Televizyonların insanların evine destursuz girebilmesini, buna para verilmemesini, çat diye kanal değiştirip o ürüne ulaşabilme halini seviyorum.

‘Sezona iki filmle gireceğiz’

Kitabı Erdal Tosun’a ithaf ettiniz...

Biraz onun itelemesiyle bu macera başladı. Ailesiyle iletişime geçtim, ‘Erdal Abi nereye bağışlanmasını isterdi?’ diye sordum, onlar da ‘Türk Böbrek Vakfı’ dediler.

Sıradaki projeleriniz neler?

Bu sene iki filmle gireceğiz sezona. Biri, romantik komedi olacak. Diğeri de biraz serseri bir proje... Daha önce hiç çalışmadığım oyuncularla çalışacağım. Ben eğleneceğim, inşallah seyirci de eğlenir.

© Copyright 2024

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.