BU HAFTA
BU HAFTA
|
FİLM
Bu hafta bir süredir gösterimde olan filmlerle idare edeceksiniz. Önümüzdeki hafta ise sinemalar yeni film bombardımanına tutulacak. Size şimdiden bu cuma gösterime girecek olan filmlerden birini tanıtalım dedik. Başrollerini Bruce Willis, Mathew Perry, Rosanna Arquette’in paylaştıkları Komşum Bir Katil (Whole Nine Yards), aile komedisiyle tetikçi komedisinin karışımı. Nicholas "Oz" Oseransky (Matthew Perry), Montreal çevresindeki lüks banliyö semtlerinden birinde yaşayan bir diş hekimidir. Yandaki eve taşınan komşusu Jimmy "Tulip" Tudeski ise bir zamanlar elemanı olduğu Chicago’da çalışan Gogolak adlı Macar mafyasından kurtulmak için Kanada’ya yerleşen profesyonel bir tetikçidir. Aralarında çok büyük farklar olduğu halde Oz ile Jimmy’nin ortak noktaları ikisinin de peşinde kiralık katiller olmasıdır. Peşindeki katillerden kurtulmak Jimmy için çocuk oyuncağıdır ama Oz gibi kendi halinde bir yaşam süren bir ev erkeğini panikten paniğe sürüklemektedir. Hayatta kalma endişesi, bu iki insanı bir anda "kanka" yaparken, Jimmy’nin soğukkanlı kişiliğini; Oz’un da dişçi aletlerini kullanmaktan başka bir çaresi yoktur. Yaşam, aşk ve patlayıcı maddelerle dolu bir komedi olan Komşum Bir Katil’in yönetmenliğini David Franco üstlenmiş. Birkaç yıl önce izlediğimiz Çakal’da profesyonel ötesi tetikçi kahramana dönüş yapan Bruce Willis, aynı kahramana bu kez komedi anlayışıyla yaklaşıyor.
Kaynak: D&R
Kaynak: D&R
KİTAP
En sonunda ailece tatile çıkmaya karar verdiniz. Yurdumuzun güzide tatil kasabalarından birinde bir tatil köyüne, yıldızlı otellerden birine veya bir pansiyona yerleştiniz. Deniz, kum, güneş ve duruma göre havuz sefası yapıyorsunuz. Güneşlenirken yaşayacağınız en büyük sorun, o sıcağın altında nasıl vakit geçireceğinizdir. Böyle zamanlarda kitap insanın en iyi dostudur. Ancak, edebi açıdan kuvvetli kitapları 30 - 35 derece arasında değişen sıcakların altında okumak, hem size hem de kitaba yazık eder. Bu gibi durumlarda en iyisi konusu rahat, yani tüketimi kolay kitaplardır. Frederick Forsyth’in yazdığı Manhattan’daki Hayalet, bu tanıma uygun bir kitap. Kitap, Fransız yazar Gaston Leroux’un dünyaca ünlü Operadaki Hayalet isimli eserinin devamı olarak yazılmış. Leroux’un romanın bittiği yerden başlayan Manhattan’daki Hayalet’te, Paris Operası’nın delhizlerinde kaybolan Hayalet New York’ta ortaya çıkar. Hayalet, gece gündüz çalışarak şehrin en zengin adamı olur. Erik Muhleim kod adını kullanan Hayalet, aşık olduğu Soprano Christine de Chagny’i Amerika’ya getirebilmek için lüks bir opera binası yaptırır. Yeni opera binasının namını duyan Christine de Paris’ten kalkarak açılışa gelir. Şimdi işin en sevdiğim yönüne geliyoruz: Chirstine’in açılışa gelmesiyle yıllardır üstü örtülü gizler yavaş yavaş çözülerek, olaylan beklenmedik bir sonuca doğru gelişir. Epsilon Yayınevi’nden çıkan Manhattan’daki Hayalet 2.900.000 liradan satılıyor.
Kaynak: D&R
ALBÜM
Uluslararası İstanbul Caz Festivali kapsamında geçtiğimiz ay Açıkhava Tiyatrosu’nda konser veren Byran Ferry’nin yeni albümünü dinlemekte yarar var. Yabancı müzik aleminin en romantik adamı yaftasını boynunda taşıyan Byran Ferry, aşk şarklarına yer verdiği Slave To Love (Aşk Kölesi) adlı albümüyle sizi romantik havaya sokacak. 70’lerden bu yana pek çok klasiğe imza atan Byran Ferry, albümünde Roxy Music dönemi çalışmalarını ve solo çalışmalarını derlemiş. Jelous Guy (Kıskanç Adam), Avalon, Smoke Get In Your Eyes (Duman Gözlerinden İçeri Giriyor), Falling In Love Again (Tekrar Aşık Olmak), Oh Yeah (Oh Evet), ve Will You Love Me Tomorrow (Beni Yarın Sevecek Misin?) gibi klasikleşmiş romantik parçalar albümde yer alıyor. Ferry, albümde iki yeni parçaya da yer vermiş. Birincisi, her romantik ve İngilizce ile haşır neşir olan insanın okuduğu Shakespear’in 18’inci Sone’si yani Sonne 18, ikincisi de Craig Armstrong’un This Love (Bu Aşk) isimli şarkısı. Şarkıların Türkçelerini yan yana koyduğumuzda dikkati çeken bir nokta var. Biraz Orhan Baba ve Ferdi Abi şarkılarını hatırlatıyorlar. Neyse, adamımızın ismi Byran Ferry, albümün adı da Slave To Love.
Harlemli kız
Amerikan filmleri etrafında geçen hayatınızda mutlaka Harlem’e denk gelmişsinizdir. New York’ta siyah vatandaşların yaşadığı semt olan Harlem, aynı zamanda siyah olmayanlar (bu gruba Türkler de giriyor) için tehlikeli bir yer olarak bilinir. Albüm Harlem’de doğup büyüyen 20 yaşındaki Kelis isimli arkadaşa ait. Caught Out There isimli single ile adı sinirli kadına çıkan Kelis’in ilk albüm Kaleidescope ile fırtına gibi esme hazırlığındaymış. Doğal olarak ilk single’ın da yer aldığı albümde, Kelis’in yeni single’ı Good Stuff açılış parçası olarak yerini almış sizi bekliyor. Peki bu siyahi arkadaş ne tür müzik yapıyor sorusunu yöneltmek isteyenlere verilecek cevabımız var. Hip Hop tarzı Kaleidescope’un arabalarda ve ev partilerinde iyi gideceğinden emin olabilirsiniz.
KONSER
Açıkhava Konserleri bu akşam son bulsa da, Rumeli Hisarları Konserleri’yle sonbaharı karşılayabileceksiniz. Yaz bitince konsere gitmenin pek bir keyfi kalmayacak. Kendimizi yavaş yavaş tiyatrolara hazırlayalım. Pazartesi günü Rumeli Hisarı’nda Enrique Iglesias sahne alacak. Dünyaca ünlü Latin müzisyen Julio Iglesias’ın oğlu olan Enrique, ilk iki albümüyle toplam 10 milyon kopya sattı. Cosas del Amor albümünden çıkan ilk single’ı Bailamas ile Grammy ödülüne de layık görüldü. Harvard’da eğitim yapan Enrique, babasının bir albümünde vokal yapınca güzel sesiyle dikkatleri üzerine çekti. Kadın Kokusu ve Carlito’nun Yolu fimlerinde de küçük roller üstlenen Enrique, milyonlarca kadının gönlünde taht kuran babasını çoktan gölgede bıraktı.
Rumeli Hisarı’nda pazartesi günü muhteşem Latin müziğiyle coşmak isteyenler 12, 25 ve 40 milyonu gözden çıkaracaklar.
Serdar Ortaç
Rumeli Hisarı, salı ve çarşamba günleri Karabiberim adlı parçasıyla şöhreti yakalayan Serdar Ortaç’a evsahipliği yapacak. Magazin dünyasının gündeminden düşmeyen Serdar Ortaç, askerden dönüp ayağının tozuyla Hisar’da sahne alacak. Özellikle gece kulüplerindeki programlarıyla dinlenleri coşturan Ortaç, Rumeli Hisarı’nın tarihi surları içinde binlerce kişiyi eğlendirecek. Siz ille de Serdar Ortaç’ı Rumeli Hisarı’nda izleyeceğim diyorsanız; 7.5, 12 ya da 25 milyon ödemeniz gerekiyor.
Kargo
İlk albümleri Yarına Ne Kaldı ile büyük bir çıkış yapan Kargo perşembe günü Rumeli Hisarı’nda rockseverlerle buluşacak. Kendi edindikleri tecrübeleri profesyonel anlamda şarkılara katabildiklerini söyleyen grup elemanları, zamanla elde ettikleri tecrübenin onlara birçok değer kazandırdığını belirtiyorlar. Son albümleri Sen Bir Meleksin’de de bunu ortaya koyuyorlar. Kargo hayranları bu konseri kaçırmasın. Biletler 7.5, 12, 25 milyon liradan satılıyor.
Kaynak: D&R
Kaynak: D&R