Son Güncellenme:
İskender Yılmaz deneyimlerini sizinle paylaşıyor.
Yeni bir ev aldınız veya kiraladınız kısa bir süre sonra oraya taşınmayı planlıyorsunuz. Çoğumuzun önceliği evi bir an önce yerleşecek hale getirmek oluyor. Tadilat gerekiyorsa tadilatı planlamak veya temizliği bitirip taşınmak oluyor. Peki kaçımız evin tadilatını yapmadan veya taşınmadan önce yeni evin hırsız veya kötü niyetli kişilere karşı ne kadar güvenli olduğu üstüne düşünüyor. Ben çok az olduğunu düşünüyorum. Hadi hakkınızı yemek gibi olmasın, çoğumuz evin giriş kapısının kilidinin değişmesi gerektiğini biliyor. Ama kaç kişi değiştiriyor bunu da bilmiyoruz.Size bugün başımdan geçen gerçek bir hikâyeyi anlatmaya çalışacağım. Yukarıda yazdıklarımla ilgili ben bu tecrübeden çok şey öğrendim, sizin içinde yararlı olacağını düşünüyorum. Öyleyse okumaya devam…
İnsanların çoğu çevresinde gördüğü veya duyduğu kötü tecrübelerin kendi başlarına gelmeyeceğini düşünür ve önlem almazlar. Sorgu polislerin bu durum için güzel bir sözleri var. “
Sizin başınıza gelene kadar her zaman başkasının başına gelir.”Benim hikayem de böyle, komşumun evine hırsız girince geçmiş olsun ziyaretine gittim. Ancak ''Acaba bizim eve de girer mi? Girse nereden girer? Alabileceğim bir önlem var mı?'' Bu soruların cevaplarını o zaman hiç merak etmedim. ''Aman bizim ev ikinci katta oraya giremez.'' diye düşünüyordum. O gün salondaki kanepede uyuya kalmıştım. Sabah uyandığımda perdenin pencereden giren havayla hızlı hızlı sallandığını ve pencerenin açık olduğunu gördüm. Ben mi açık bıraktım diye düşünürken kapatmak için pencereye yaklaştığımda pencereye dayalı bir merdivenle neye uğradığımı şaşırdım.Şaşkınlık geçince dönüp masaya baktım, bilgisayarlar, telefon ve cüzdanım dün gece en son o masadaydı. Tabi hiçbiri yoktu yerinde... Evet, sıra bendeydi. Sen ikinci katta olabilirsin ama merdiven bu işi çözüyor. Pek bir şeyi ellemeden polise haber verildi. Polis ekipleri işlerini bitirdikten sonra karakola ifade vermeye gittim. Eve dönünce önce bıraktıkları merdiveni daha güvenli bir yere götürdüm. Ardından evi biraz derleyip toplayıp temizledikten sonra ilk gün başka bir şey yapmadım.
Hırsızlık şokunu atlatınca (birkaç gün sürüyor) hırsızın girdiği pencereyi inceledim. Pencerede hiçbir zorlama izi bulamayınca bu pencere nasıl bu kadar kolay açılmış diye kafa yormaya başladım. Ama net bir sonuç elde edemedim. Pencereler için nasıl bir güvenlik önlemi alabileceğim hakkında bilgi edinmek için pencere imalatı yapan bir dükkâna gidip işin utasından tavsiyeler istedim. İçeride bulunan usta bana birçok farklı ürün önerdi, ben de birkaç tane aldım. Bu arada hırsızlık hikayesini ve pencerenin neden o kadar kolay açıldığını sorunca çok değerli bir bilgi paylaştı benimle. İşte o değerli bilgi, resimlerle anlatmaya çalıştım.
İlk fotoğrafta pencere kapalıyken kilidin onu tutacak dilin ne kadar altına girdiğini görüyorsunuz. Bu pencereyi arkadan biraz iterseniz hemen açılır. Hırsızın girdiği pencere buydu işte bu nedenle kolayca girmişti içeri. Bunu bana anlatan usta şöyle diyordu. “Bazı ustalar kolaylarına geldiği için pencereleri böyle bırakıyor ama biz öyle yapmıyoruz
” Kontrol edin ve bu kilidin onu tutacak dilin altına iyice girecek şekilde ayarlayın. Bu problemi gidermek için ikinci fotoğrafta gördüğünüz dili söküp birkaç santim aşağıya kaydırarak tekrar vidalamanız gerekiyor. Bu işlemi yaptığınızda artık kilidin onu tutan dilin altına iyice girdiğini göreceksiniz. Böylece pencereniz biraz daha güvenli bir hale gelmiş olacak.Pencere kilitlerinin birinci fotoğraftaki gibi bırakılması hırsızlığa davetiyedir. Elimde bu pencereleri takan firmaya ait bir fatura olsaydı kesinlikle gidip şikayetçi olurdum. Bu çok büyük bir ihmal…
Ben bu değerli bilgiyi edindiğimden beri birçok arkadaş ve akrabanın evinde ve en son yeni taşındığım ofisimde pencereleri kontrol ettim. Henüz doğru konumda olan bir pencere kilidine rastlamadım. Kardeşimi ziyarete gittiğim bir gün ellerim artık vida sıkmaktan ağrıyana kadar pencere kilitlerini doğru konuma getirmeye çalıştım. Evet hiçbir pencere kilidi doğru konumda değildi. İşte bu nedenle hırsızlar pencereyi iki dakikada açıp içeri giriyor. Biz de bu durumu haberlerde duyuyor ve görüyoruz. Ardından da nasıl yaptı diye şaşırıyoruz. Ben artık şaşırmıyorum.
Yukarıda anlattığım tedbirin yanında pencerede demir korkuluk varsa bile ek önlemler almalısınız. Ben metal korkuluk takılmasına karşıyım. Güvenlik ile ilgili bir karar verirken kendinize şu soruyu sorun. “Bu önlem beni mi içeride tutuyor yoksa kötü niyetli kişileri mi dışarıda tutuyor?
”Alacağınız önlemler sizi içeriye kilitlemesin. Olası bir acil durumda evinizden kolayca çıkıyor olmalısınız. Tek seçeneğiniz kapı olmasın. Bu nedenle pencere korkulukları yerine başka çözümler öneriyorum. Bunlar açılır kapanır panjur sistemleri veya cam filmleri olabilir. Cam filmleri camın kolay kolay kırılıp kesilmesini engelleyen güzel bir güvenlik önlemidir. Böylece pencereleriniz acil çıkış olarak kullanılabilir.Ben evdeki her pencereye emniyet kilitleri aldım. Riskin fazla olduğunu düşündüğüm pencerelere iki adet emniyet kilidi taktım. Size de bu yöntemleri uygulamanızı öneriyorum. Çok farklı pencere emniyet kilitleri var. İhtiyacınıza göre birini seçin ve emniyeti biraz daha arttırın.
Şu an evimde bir güvenlik sistemi var. Bu güvenlik sistemi beni izinsiz girişlerde uyarıyor. Ancak sadece kurmayı ihmal etmediğim zamanlarda… Bu güvenlik sistemini eve kurarken ısrarla firmadan güvenlik sistemi takılı olmasına karşı bu evlerin yüzde kaçında hırsızlık veya hırsızlığa teşebbüs oluyor diye bir istatistiki bilgi istedim. Ama ellerinde böyle bir istatistiğin olmadığını söylediler. Epey bir uğraştım ama elim hep boş döndüm.Ben bu istatistiğin olmadığına inanmıyorum, paylaşmamalarının sebebi başka bir şey. Mesela hırsızların bu güvenlik sistemini umursamadığını bilseniz yine de tercih eder misiniz? Ben hala bu sorunun cevabını arıyorum. Bu nedenle sadece güvenlik sistemi ile yetinmiyorum.
Ben bu hırsızlık olayından sonra, aslında bilgisayarlarım ve içindeki değerli bilgiler gidince sigorta ile tanıştım. Konut sigortasının aslında çok ucuz ve birçok riski içerdiği için çok sevdim. Artık her yıl konut sigortamı yeniliyorum hem de içinde onlarca risk bulunmasına karşı yıllık 300 TL'ye. Ben makul olduğunu düşünüyorum.Maddi kayıpları da böyle önlememiz mümkün. Bu sigortanın hırsızlık ve su basması, yangın durumunda komşularınıza verdiğiniz zararları da karşılıyor olması çok güzel. Sadece bir bilgisayar için ödediğim bedel ile evimi 10 yıl sigortalayabiliyorum. Size de öneriyorum bu güvenlik önlemlerini. Benim başıma gelmez diye düşünmeyin. Ya benim başıma gelirse diye bir düşünün ve önlem almak için hemen harekete geçin.