Soyer ifadesinin devamında Gaziemir ve Uzundere'deki projelerin ekonomik sebepler sebebiyle yavaşladığını kaydetti. Soyer, "Gaziemir 1'inci etapta ve Uzundere 3 ve 4'üncü etaptaki projelerde ilerlemenin yavaş olmasının sebebi günümüzdeki ekonomik koşulların gerek enflasyonun artması gerekse de ham madde fiyatlarının sürekli artış göstermesi hayatın olağan akışında yapılacak işlerin yavaşlamasına sebep olmuştur. Ancak bu yavaşlama inşaatların bitmeyecek olduğunu anlamına gelmemektedir" diye konuştu. Soyer, Uzundere mağdurlarına kentsel dönüşüm bitene kadar kira yardımı yapıldığını ve olayda usulsüzlük olmadığını, bu olayda kimsenin kandırılmadığını ve inşaatların ağır olsa da devam ettiğini de söyledi.
İZBETON ile imzalanan tüm sözleşmelerin meclis onayından geçtiğini belirten Soyer, “Suçlamalarda ifade edilen zararların hiçbiri kesinleşmiş tespitlere dayanmamaktadır. Kira yardımı ile ilgili kararlar İZBETON tarafından değil Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından alınan kararlar ile ilgili yapılmaktadır ve her sene güncellenmektedir. Ayrıca benimle ilgili sorumluluk atfedilen süreçler ne Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ne de İZBETON Başkanı olarak şahsi sorumluluğum altında değildir. Tamamı meclis kararları ile yürürlüğe sokulmuş süreçlerdir" dedi.
Kooperatif mağdurlarının şikayetleri sorulan Soyer, konu hakkında bilgisi olmadığını belirtip, "Kooperatif adına toplanan paraların ne yapıldığını bilmiyorum. Nerelerde harcandı, nerelere gönderildi bilmiyorum. Dile getirilen sorunlar kooperatif yönetimi ile üyeler arasında olan sorunlardır. Konunun benimle bir ilgisi yoktur. Bu beyanın nitelikli dolandırıcılık suçu ile ilgisi yoktur. Kooperatifte bahsedilen şahısları ve şirketleri bilmem. İnşaatların gecikmesinin temel nedeni oluşan ekonomik problemler ve artan maliyetlerdir. Kooperatiflerin günlük faaliyetleri kapsamında yaptıkları iş ve işlemler kooperatiflerin yönetimlerinin sorumluluğundadır. Baştan beri izah ettiğim üzere İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İZBETON arasında yapılan işlemlerde bir usulsüzlük yoktur" diye konuştu.
'ULAMIŞ'IN KÖYÜNDE YAŞIYORUM'
'Nitelikli ya da niteliksiz dolandırıcılık' suçunun hanelerine girmeyeceğini belirten Soyer, şöyle devam etti:
"Yıllardır açılan kentsel dönüşüm ihalelerine kimsenim katılmaması nedeniyle ile sürgit sonuçsuz kalan kentsel dönüşüm hedefiyle aynı yolu takip etseydim bugün benim ifademin alınmasını gerektirmeyecekti. 20 yıl önce EXPO 2015 adaylığı genel sekreterliği sırasında tek imza ile milyonlarca dolar harcama yaptım. Ardından 10 yıl Seferihisar Belediyesi'nde ve sonraki 5 yıl da İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde milyarlarca liralık dev bütçeleri yönettim. Birçok bakanlıktan, birçok dev holdingden daha büyük paraları idare ettim. Halen Alsancak ya da Alaçatı Port'ta değil Seferihisar'ın Ulamış köyünün 900 metre kırsalında, 75 metrekare zemine oturan 2,5 katlı bir evde ikamet ediyorum. Mızrak çuvala sığmaz nitelikli ya da niteliksiz dolandırıcılık bu haneye sığmaz. Üzerime atılı suçlamaları reddediyorum."