Geri Dön
Mozart kimdir? Besteleri, hayatı ve Türk Marşı meselesi

Mozart kimdir? Besteleri, hayatı ve Türk Marşı meselesi

Klasik Batı müziğinin önemli isimlerinden Wolfgang Amadeus Mozart, yaşadığı dönemde ürettiği zaman üstü eserlerle önemli bir konuma geldi ve geride büyük bir müzik arşivi bıraktı. Peki Mozart kimdir? Eserleri nelerdir? Neden bu kadar önemli? İşte kısa bir özet...

Rüya Salik
Rüya Salik

Müzik tarihinin en büyük dehalarından Wolfgang Amadeus Mozart, 1756'da Avusturya'nın Salzburg kentinde dünyaya geldi. Çocukluk yıllarından itibaren duyduğu her müziği, bir daha hafızasından çıkmayacak şekilde yazan Mozart'ın bir deha olduğunun anlaşılması uzun sürmedi. 12 yaşına kadar babası ve ablasıyla birlikte Avrupa kentlerini dolaşarak konserler verdi.

Haberin Devamı

1780'de Mozart, ilk büyük operası İdomeneo'yu Münih'te sahneledi. Daha sonra Viyana'ya yerleşti. Viyana'da bulunması, Türk tarihi için de önem taşıdı. Türklerin Avrupa'da moda olduğu o yıllarda, Mehter Marşı'ndaki ritimlerden esinlenerek Rondo Alla Turca, yani Türk Marşı'nı besteledi. Bu beste günümüzde de Türkiye Cumhuriyeti'nin özel davetlerinde ve ülke tanıtımında da kullanılıyor.

Bir sonraki yıl, Mozart'ın kariyeri için çok verimli bir yıl oldu. 'Saraydan Kız Kaçırma' operası büyük ses getirdi. Operada söz edilen saray Topkapı Sarayı'ydı ve operada Türkiye de geçiyordu. Daha sonra barok tarzı ve diline yönelen Mozart, bu kez 'Sihirli Fülüt' ile çok büyük bir başarıya imza attı. Klasik müziğin ilk örneklerinden olan müziğiyle, dönemin tarzını değiştirdi. Müziğini barok tarzıyla harmanladı.

Haberin Devamı

Günümüz müzik tarihinin en büyük dehalarından olan Wolfgang Amadeus Mozart, 5 Aralık 1791’de hayata veda ettiğinde 35 yaşındaydı. Zaten iki aydır hastaydı. Elleri ve ayakları şişmiş, sokağa çıkamaz olmuştu. Birinin onu zehirlediğinden şüpheleniyordu. Daha sonra, Viyana’nın yakın olduğu için çok para kazanan bestecilerinden Antonio Salieri (1750-1825), Mozart’a zehir verdiğini itiraf etti. Ama ölüm döşeğinde ve sayıklıyor olduğundan bu sözlerine pek kimse inanmadı.

Mozart, ölümünden sonra ailesine nakit olarak 60 florin bıraktı. Elbiseleri ve kitapları dâhil bütün ev eşyalarına 500 florin değer biçildi. Borçları ise 3 bin florin tutuyordu. Öldüğünün ertesi günü, St. Stevens Katedrali’nde yapılan bir törenden sonra cenazesi Viyana’nın dışındaki mezarlığa taşındı. Kilisedeki törene 5-10 kişi katıldı. Soğuktan hiçbiri mezarlığa kadar gitmediği için Mozart toprağa verildiğinde başucunda eşi dâhil kimse yoktu. Gömücüler, Mozart’ın keten bir torba içindeki cesedini, Viyana fakirleri için hazırlanmış toplu bir mezara attılar. İşaret koymadan üstünü kapattılar. Daha sonra eşi mezarlığa gitti ama yerini bulamadı. Mozart’ı gömen adamın yerine gelen yeni mezarcı bestecinin nerede toprağa verildiğini bilmiyordu. Daha sonra yapılan araştırmalarda da mezar bulunamadı.

Benzer İçerikler