Gıda güvenliği konusunda yayın yapan kuruluşlar, 4 ila 60 santigrat derece arası ısıyı, gıda kaynaklı hastalıklara neden olan zararlı bakterilerin üreyebileceği “tehlikeli aralık” olarak tanımlıyor.
Oda sıcaklığında iki saatten fazla (sıcaklık 32 santigrat derecenin üzerindeyse bir saat, örneğin yaz aylarında açık hava pikniği gibi) bırakılan tüm bozulabilir yiyecekleri atın. Kalanları olabildiğince çabuk soğutmayı unutmayın ve tehlikeli sıcaklık aralığında kalmamaları için ısılarını olabildiğince hızlı düşürmeye çalışın.
Derin olmayan kaplar, daha büyük yiyecekleri daha küçük parçalara ayırmanıza yardımcı olarak soğutmanızı kolaylaştırabilir. Daha hızlı soğutma için büyük ölçekteki yiyecekleri bölerek daha küçük kaplara aktarın.
Aynı şey bütün et ve etli yemekler için de geçerli; onları buzdolabına koymadan önce daha küçük parçalara ayırın. Soğutmayı hızlandırmak için buzdolabına koymadan önce hava geçirmez kapları buz veya soğuk su banyosuna yerleştirmeyi de deneyebilirsiniz.
2) Hava geçirmez kaplarda saklamamak
Mümkünse yüksek kaliteli, hava geçirmez gıda saklama kapları seçin. Ayrıca artan yemeğinizin kabı tamamıyla doldurduğundan emin olun. Bu durum bakterileri dışarıda tutmaya yardımcı olan, nemi koruyan ve diğer kokuların yiyeceğe sinmesini önleyen ekstra hava boşluğunu ortadan kaldıracaktır.
3) 3 ila 5 günden daha uzun süre saklamak
Soğuttuğunuz artmış yemekleri 3 ila 5 gün içinde tüketebilir veya 4 aya kadar dondurarak saklayabilirsiniz. Bunun için burnunuza güvenin; kokusu, rengi veya dokusunda değişiklik olan yiyecekleri atın.
İşi basitleştirmek için artan yemekleri ne zaman dolaba koyduğunuzu hatırlatacak bir etiketleme sistemi yaratabilir ya da buzdolabınızı unutmayacağınız şekilde organize edebilirsiniz. Buna rağmen şüpheye düştüğünüz yiyecekler varsa hiç düşünmeden atın.
4) Tehlikeli bakterileri ortadan kaldıracak kadar iyi ısıtmamak
Artan yiyecekleri yeniden ısıtırken gıda termometresiyle ölçerek 75 santigrat dereceye ulaştığından emin olun. Sosları, çorbaları ve sosları kaynama noktasına getirerek tekrar ısıtın.
Yemekleri yeniden ısıtırken tencerenizin ya da tavanızın kapağını kapalı tutun. Böylece nemi koruyarak yiyeceklerin iyice ısınmasını sağlarsınız.
Unutmayın: Gıda termometresi, zararlı bakterileri yok etme ve pişmiş gıdaları ısıtırken yeterince yüksek bir sıcaklığa ulaştığınızdan emin olmanın tek güvenilir yoludur.
Beyaz et, kırmızı et ve yumurta gibi besinler gıda kaynaklı hastalıklara neden olacakları için bu detay çok önemlidir.
5) Mikrodalga fırını çapraz bulaş riskine karşı iyi arındırmamak
Birçok insan donmuş etin buzunu çözmek için mikrodalga fırın kullanıyor. Çiğ et suyunun genellikle zararlı bakteriler taşıdığını unutmayın ve bu nedenle mikrodalgayı et, deniz ürünleri veya kümes hayvanlarını çözmek için kullanan biriyseniz çapraz bulaşmayı önlemek için temkinli olun.
Örneğin etin buzunu çözmek için ayrı, hemen ardından yiyeceğiniz besinleri ısıtmak için ayrı tabaklar kullanmalı ve bakterileri öldürmek için tabağınızı her zaman sıcak, sabunlu suyla yıkamalısınız.
Efsane: Pişmiş patatesleri yeniden ısıtmak botulizme neden olabilir
Clostridium botulinum (C. botulinum ) bakteriyel enfeksiyonunun neden olduğu botulizm, nadir görülen ciddi bir hastalıktır. C. botulinum meyve, sebze ve deniz ürünlerinin yüzeyinde bulunabilir, bu nedenle gıda hazırlama sırasında özellikle de evde konserve yaparken gıdaya güvenli şekilde işleme tabi tutmak son derece önemlidir.
Bununla birlikte daha yüksek sıcaklıklardaki patatesler, botulizme neden olan bakteri clostridium botulinum'un üremesine özellikle yatkındır.
Bu sebeple patatesleri düzgün bir şekilde yıkayarak, çapraz bulaştan kaçınarak ve pişmiş patatesleri fırından veya kaynar sudan çıkarır çıkarmaz buzdolabında saklayarak bunu önlemeye yardımcı olabilirsiniz.
Alüminyum folyoya sarılmış halde pişirilen patatesleri servis edilinceye kadar sıcak tutmak veya folyoyu gevşeterek soğutmak en güvenli saklama yöntemidir. Ancak patatesleri mikrodalga veya başka bir şekilde ısıtmak botulizme neden olamaz.
