'Ailecek Şaşkın' mıyız?
Hafta sonu çok merak ettiğimiz 'Ailecek Şaşkınız' filmini nihayet izleyebildik. "Ailecek neye şaşıracağız acaba?" deyip girdimsalona. Panik yok! Film öncesi reklamlar yine 3 saat kadar sürüyor. Öyle ki, bi' ara hangi filme geldiğimizi unuttum. Abartıp sağda solda kumanda da aradığım oldu kanalı değiştirmek için.
Her daim üstüne basa basa kendilerinden 'ikili' olarak bahseden Ahmet Kural ve Murat Cemcir’den, beni şaşırtmayan ama çok şeker bir komedi izledim.
Film keyifli, bol kahkahalı, hatta arada biraz Elif’in kahkahası benzeri gülmeli anlar yaşattı. Filmi izleyenler nasıl bir gülme olduğunu anlayacaklardır.
Peki bu film güldürürken düşündürüyor mu?
"Yeterince iyi bir insan mıyım? Kendi yeteneklerimin, kendi istediklerimin farkında mıyım? Olmak istediğim yerde miyim?"
Düşündürüyor Allah düşündürüyor...
Beni en çok şaşırtan, filmin başlamasından itibaren bütün kaygıların, endişelerin, kafaya takılan soru işaretlerinin, mutsuzlukların salon kapısında görevliye emanet bırakılıyormuş hissi yaşatması. Kapıda "İçeriye sıkıntılarınızla giremezsiniz" tabelası asılmış sanki.
Bütün oyuncular şahane: Ahmet Kural, Murat Cemcir, Saadet Işıl Aksoy, Günay Karacaoğlu, Bihter Dinçel, Çağlar Ertuğrul, Mustafa Alabora ve sayamadığım diğer büyük küçük oyuncular... Fakat yine beni kendine hayran bırakan eski Erdal Bakkal, yeni Muzaffer; yani Cengiz Bozkurt oldu. Tam da o deyimin yeri burası: 'Gülmekten kırdı geçirdi'.
Aklından geçen keyifli düşünceleri yazıp, bizimle paylaştığı için filmin senaristi Selçuk Aydemir’e kocaman alkış gelsin.
Bir de benden söylemesi; film sonrası bir şarkı dilinize pelesenk olacak uyarmadı demeyin.
Sonunda, "Güzel bir gün geçirdim" diyebilmeniz kar kalıyor yanınıza...
