Aracına egzoz taktıranlardan psikiyatri raporu istenecek
Mersin'de Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri, yüksek ses çıkararak çevreyi rahatsız eden, bazıları vuvuzela şeklinde yapılan, bazıları da özel kumandayla çalışan egzozların takıldığı araçları trafikten men etti. Ama bir saniye! Ayıp değil mi gençlerin egzozunu elinden almak, araçlarını trafikten men etmek. Neyle dikkat çekecek, nasıl birey olacak bu insanlar şimdi?
Mersin Trafik Denetleme Şube Müdür Vekili Ünsal demiş ki, "Abart egzoz takanlarla ilgili yeni uygulamamız var. Bunları tespit ettiğimiz araçların sürücülerinin sürücü belgelerini geçici olarak geri alıyoruz. Bu sürücülere, hastanelerin 'psikiyatri' bölümünden 'sürücü olur' raporu alana kadar belgelerini geri vermeyeceğimizi tutanakla ibraz ediyoruz."
Az bile! Ben psikiyatrist olsam o raporu hayatta vermem! "Neden aracına egzoz taktırdın?" sorusuna verilebilecek mantıklı bir cevap yok çünkü dünyanın hiçbir dilinde, kültüründe.
İşin daha da korkunç boyutu, yapılan denetimlerde egzozların daha fazla ses çıkarması için kumandayla etkinleştirildiği, sürücülerin polislere yakalanmamak için kumandayı çakmaklık veya torpidoya gizlediği anlaşılmış. Yani eve gelirken iki ekmek almaya üşenen adam, arabasının egzozu için ne zahmetlere katlanıyor görüyor musunuz?
Sahiden yüksek ses çıkarmak bu milletinin kültürü galiba. Bir tür dikkat çekme unsuru, "ben buradayım, ben de varım!" demenin en ilkel hali... Varsın araba iyi gitmesin! Sesi çok çıksın yeter... Yeter ki dostlar alışverişte görsün! İşlev önemli değil, maksat etrafa 'şekil' olsun.
Yaklaşık 2 metre boyunda geyik başını andıran egzozlar ve hatta 2010 Dünya Kupası'nda ünlenen ve "Güney Afrika zurnası" olarak da bilinen vuvuzela şeklindeki egzozlar bulunmuş. İnanabiliyor musunuz? Bu insanlar uyurken evlerinin kapısına hoparlör dayayıp aynı sesi dinletmek lazım! Evinde zar zor bebeğini uyutmuş, iki tık da kendi uyumak isteyen bir annenin sizin egzoz sesinizle uyandığını düşünüyorum da... O anne sizi yakalarsa egzozu elinize verir, haberiniz olsun.
