Geri Dön
UzmanparaOECD'den Türkiye için büyüme tahmini

OECD'den Türkiye için büyüme tahmini

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ticaret politikasındaki belirsizlikler nedeniyle küresel ekonomiye yönelik bu yıl ve 2026 için büyüme tahminini yüzde 2,9'a çekerken, Türkiye ekonomisinin de bu yıl yüzde 2,9 büyüyeceğini öngördü.

OECD'den Türkiye için büyüme tahmini

OECD, "Belirsizlikle mücadele, büyümeyi canlandırma" temasıyla, Ekonomik Görünüm Raporu'nu yayımladı.

Haberin Devamı

Rapora göre, son birkaç ayda ekonomi ve ticaret politikalarına ilişkin belirsizlikler kayda değer artış gösterdi. Belirsizliklerdeki bu keskin artış, iş dünyası ve tüketici güvenini olumsuz etkilerken, ticaret ve yatırımları baskılamaya başladı.

Bu kapsamda OECD, küresel ekonomiye yönelik büyüme tahminini aşağı yönlü revize etti. Küresel ekonomide geçen yılki yüzde 3,3 büyümenin ardından kurum, büyümenin bu yıl ve 2026'da yüzde 2,9 olacağını öngördü. OECD'nin martta yayımladığı ara dönem Ekonomik Görünüm raporunda, küresel ekonominin bu yıl yüzde 3,1 ve 2026'da yüzde 3 büyüyeceği tahmin edilmişti.

Ekonomideki yavaşlamanın ağırlıklı olarak ABD, Kanada ve Meksika'da yoğunlaşması beklenirken, Çin ve diğer ülkelerde de daha sınırlı zayıflama yaşanacağı öngörülüyor.

Haberin Devamı

Geçen yıl yüzde 2,8 büyüyen ABD ekonomisinde bu yıl yüzde 1,6 ve 2026'da yüzde 1,5 büyüme bekleniyor. OECD daha önceki tahmininde, ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2,2 ve 2026'da yüzde 1,6 büyüyeceğini öngörmüştü.

Euro Bölgesi'nde ise büyümenin 2024'teki yüzde 0,8 seviyesinden daha önceki raporda olduğu gibi bu yıl yüzde 1 ve 2026'da yüzde 1,2'ye çıkacağı tahmin ediliyor.

Çin ekonomisinin 2024'teki yüzde 5 büyümesinin bu yıl yüzde 4,7 ve gelecek yıl yüzde 4,3'e yavaşlayacağı öngörülüyor. OECD, Çin için daha önce bu yıl ve 2026'ya yönelik sırasıyla yüzde 4,8 ve yüzde 4,4 büyüme öngörmüştü.

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE 2026'DA KADEMELİ TOPARLANMA

Türkiye ekonomisi 2023'teki yüzde 5,1 büyümenin ardından 2024'te yüzde 3,2 büyüdü. Bu yavaşlama, ekonominin önceki dönemlerdeki iç tüketime bağımlılığından uzaklaşarak net ihracatın daha güçlü katkı sağladığı bir yeniden dengelenme sürecine girmesiyle gerçekleşti.

Türkiye'de enflasyon nisan itibarıyla keskin şekilde gerilerken, Türk lirasında martta yaşanan değer kaybı, ithalat kaynaklı enflasyon üzerinde şimdilik sınırlı bir etki yarattı. Bu sınırlı etkide, politika faizindeki son artışın da etkisi oldu.

OECD Türkiye ekonomisinin bu yıl ise yüzde 2,9 ve gelecek yıl yüzde 3,3 büyüyeceğini tahmin etti. OECD'nin önceki tahmininde bu oranlar sırasıyla yüzde 3,1 ve yüzde 3,9 olarak hesaplanmıştı.

Haberin Devamı

Rapora göre, daha sıkı finansal koşullar ve mali konsolidasyon hane halkı tüketimini sınırlandırırken, bu yıl zayıf dış ticaret nedeniyle özel sektör yatırımları ve ihracattaki büyümenin yavaşlaması ancak 2026'da kademeli şekilde toparlanması öngörülüyor.

Sıkı para politikasına bağlı olarak enflasyonun önemli ölçüde gerilemesi, yıllık ortalama enflasyonun bu yıl yüzde 31,4'ten gelecek yıl yüzde 18,5'e inmesi bekleniyor. Yıllık enflasyonun 2026'nın son çeyreğinde yüzde 15 civarına düşeceği tahmin ediliyor.

ABD'nin yüksek gümrük tarifelerinin Türkiye ekonomisini dolaylı yollardan etkileyebileceği değerlendiriliyor. Bu kapsamda Türkiye'nin bazı ihracat sektörleri, Avrupa'nın talebindeki olası bir yavaşlamadan etkilenebilir.

Türkiye'nin ABD'ye mal ihracatında yüzde 10'luk genel gümrük tarifesine tabi olmasının, bu ihracatın toplam içinde yüzde 6 paya sahip olması ve GSYH'nin yaklaşık yüzde 1'ini oluşturması nedeniyle sınırlı bir etki yaratacağı öngörülüyor.

Haberin Devamı

Ayrıca Türkiye, 2018'den beri ABD'nin çelik ve alüminyuma uyguladığı tarifelere tabi olduğu için, bu alanda tüm ülkelere getirilen yüzde 25'lik tarifeden daha az etkileniyor.

PARA POLİTİKASI, ENFLASYONUN DÜŞÜŞÜNDE BELİRLEYİCİ OLDU

Rapora göre, sıkı para politikası enflasyonun yavaşlamasında belirleyici oldu. Enflasyonun gerilemeye devam etmesi ve belirsizliklerin azalmasıyla, politika faizinde kademeli bir gevşeme için alan oluşması bekleniyor. Herhangi bir küresel veya ticari gerilim yaşanmadığı takdirde, politika faizinin 2026 sonunda yüzde 25'e düşeceği öngörülüyor.

Dezenflasyon sürecinin ilerlemesiyle, 2025 sonundan itibaren daha az sıkı para politikasının, tüketim ve yatırımları desteklemesi bekleniyor.

Bu kapsamda, Türkiye'de makro ekonomik istikrar politikalarının sürdürülmesi ve enflasyonun kalıcı olarak hedefe yaklaşması için istikrar öncelikli politika çerçevesinin korunması tavsiye edilirken, öngörülebilir bir politika ortamının yatırımcı güvenini artırarak doğrudan yatırımların çekilmesine yardımcı olacağı tahmin ediliyor. Yapısal reformların Türkiye'nin büyüme potansiyelini artırabileceği öngörülüyor.

Haberin Devamı

Ayrıca, Türkiye'de bütçe açığının GSYH'ye oranının 2024’teki yüzde 4,9 seviyesinden 2025’te yüzde 3,3'e ve 2026'da yüzde 3'e inmesi, bu mali konsolidasyonun sermaye ve transfer harcamalarının azaltılması ve gelir performansının artmasıyla sağlanması bekleniyor.