Yaz aylarında güzelleşmek uğruna bronzlaşmak, kısa sürede ciltte yanıklara yol açabilir. Yanık sonrasında da ciltte izler, lekeler, damarlanmalar ve beneklenmeler oluşabiliyor. Dolayısıyla güneş ışınlarının yoğun olduğu 10:00- 16:00 saatleri arasında açık alanlarda zaman geçirmemeye özen gösterin. Güneş koruyucuları içerdikleri filtreler sayesinde hücre çekirdeğini sararak DNA hasarı oluşumunu engelliyorlar. Bu yüzden etkili olabilmesi için her 2 saatte bir tekrarlamayı ihmal etmeyin. Cilde, günlük kullanıma uygun olmayan kapatıcı ile fondöten gibi kozmetikler kullanmak, bunları uzun süre ciltte bekletmek de gözeneklerin tıkanmasına, lekelerin belirginleşmesine ve ince kırışıkların oluşmasına yol açabiliyor. Yaz aylarında özel günler için transparan pudralar veya mineral içerikli fondötenler tercih etmelisiniz. Genellikle sadece güneşe çıktığımızda korunuyoruz. Oysa güneş ışınları gölgede, pencereden giren ışıkta ve evimizdeki florasan lamba içerisinde de etkili olabiliyor. Özellikle güneşin tepede olduğu sıcak saatlerde dışarıdaysanız gölgede de koruyucu kullanmalısınız. Güneş koruyucularını dışarıya çıkmadan ortalama 20 dakika önce uygulamamız gerekiyor. Ürünü bir parmak ucu kadar kullanmalısınız. İşlenmiş, kızartılmış şekerli unlu gıdalar, hızlı atıştırmalıklar ve doymuş yağ oranı yüksek besinler cildimizde akne, siyah nokta oluşumunun dışında insülin direncini arttırarak ağız çevresinde ve vücudun kıvrım yerlerindeki ciltte kadifemsi kalınlaşma, koyu renk değişikliği ile et benleri oluşumuna yol açabiliyor. Bozulmuş ciltte de güneş hasarı daha belirginleşiyor. Yaz aylarında doymamış yağlardan zengin sebze, meyve ve bakliyatlardan bolca tüketmeniz, cildinizin ışıldamasına yardımcı olacaktır.