15 ve Levent People huzurlarınızda

Tam bir ay oldu can dostum İzzet Çapa ile yemek yemeyeli. Sonunda en iyi balıkçılardan biri olan Arnavutköy'deki Fishmekan'da buluştuk. Fishmekan ile ilgili bilgileri PAZAR POSTASI'nda vereceğim, biraz bekleyin. O gece İzzet çok keyifli ve heyecanlıydı. Son anda bir değişiklik olmazsa bu cuma Levent'teki yeni mekanı People açılıyor. Nişantaşı'ndaki AvantGarde, Dolmabahçe Ritz Carlton'un altında yer alan Centro, Taksim Pera'da Akademi 14 ve Asmalı Meyhane, Etiler'deki Apartment'tan sonra bu cuma açılacak olan People, İzzet için farklı bir anlam taşıyor. Bildiğiniz üzere İzzet'in daha önce Levent'te eski Le Cigare'ın yerine açtığı People çok başarılı olmuştu. Ama ruhsat sorunu nedeniyle kapatılmıştı. İzzet, People'ı çocuğu gibi görüyordu. Levent'teki eski Le Select'in yerine bugün eğlence yaşamına adım atacak olan yeni People'ı, Şamdan, 29 gibi klasikler arasına sokmak istiyor. Bu nedenle de yönetime, işletmecilik hayatında istikrarlı bir isim olarak bilinen Ali Sayar ile 'kraliçe' Rose Kar'ı getirdi. People'ın dekorasyonu, eğlence dünyasında zirvede bir mimar olan Mahmut Anlar yönetiminde sevgili Tolga Sezgin'e ait. İki katlı olan People'ın üst katında bir bölüm VIP müşterilere ayrılacak. Alt kat ise kulüp havasında olacak. Mutfakta, Thai yemekleri ağırlıkta. Bu yüzden mutfak şefi, Taksim'deki Pera Thai'nin kurucusu, sosyetik ünlülerin aşçısı Suci. Servis ekibi de özenle seçilmiş ve eğlence yaşamında gezenlerin yakından tanıdığı Şef Garo tarafından kurulmuş. İzzet'in bir yeniliği daha var; Taksim'deki marjinal kulüp Akademi 14'e bir kardeş getiriyor. Büyük olasılıkla 2004 yılının ilk haftasında hizmete girecek olan bu yeni yerin adı 15. Restoran-bar. Mönü, Türk mutfağı ağırlıklı yapılacak. İki gay, bir travesti garson çalışacak. Zaten toplam 50 kişilik olacak. Yani öyle herkes giremeyecek. Aşçıbaşı mönüdeki yemekleri tanıtıp satacak. Evet, candostum son bombalarını yine her zamanki gibi bana anlattı, ben de sizlere aktardım. Bu arada People'ın telefon numarası (0212) 269 10 84

Hafta sonu Arnavutköy'deki Living Emlak'ın sahibi olan sevgili arkadaşım Derya Babacan ile randevum vardı. Biraz dertleştik. Evde enikonu sabah kahvaltısı yapmıştım, o nedenle çok ısrar etmesine rağmen Arnavutköy'ün meşhur köftecisi Ali Baba'dan köfte getirtmesini istemedim. Ama akşamüstü biraz da gastritim nedeniyle midem kazınmaya başlayınca uzun süredir gitmediğim Arnavutköy Kahvesi'nde aldım soluğu. Tıklım tıklımdı. Bir grup genç tavla atıyor, bir kısmı okey oynuyordu. Aklıma Ortaköy'deki günlerim geldi. Bizim bir grubumuz vardı; Engin Keçeli, Mehmet Özyardımcı, Sezer İnanoğlu, Murat Erdoğan, Uğur Göksoy... Ramazan'da iftardan sonra her gece değişik bir yerde toplanıp tavla ve okey partileri yapardık. Ah gençlik, ah! Arnavutköy Kahvesi'nin sahibi sevgili Doğan Kalkavan ağabeyimiz. Ama o gün yoktu. E yeni bir balıkçı açtı ya; Arnavutköy Balıkçısı. Şimdilerde oraya takılıyor. Bir de yeni evlendi. Genç ve güzel eşi Nesrin'i, Arnavutköy Balıkçısı'nda yemek yerken tanımıştım. Doğan Ağabey'in o gece gözlerinin içi gülüyordu. O eski asabi yapısı da kalmamıştı. Neyse, gelelim yine Arnavutköy Kahvesi'ne. Baktım fiyatlar pek değişmemiş. Ama bir sürü ilave yapılmış; İnegöl köfte, tavuk ızgara, kuru fasulye ve pilav, tavuklu makarna, çeşit çeşit salata... Fiyatlar her keseye uygun, özellikle de öğrenciler için. Bir ton balıklı salata, üzerine de bir fırın sütlaç yedim. Toplam 10 milyon lira geldi. İki milyon da bahşiş, 12 milyona çıktım ama karnım da acayip doydu. Arnavutköy Kahvesi'nin telefon numarası (0212) 263 32 34. Tatil günüm ya, serseri serseri dolaşmak hoşuma gidiyor. Sevgili kavalyem ve başarılı işletmeci Ali Sayar son çalışmalar için People'daydı. Çıkışta ona uğradım. Birlikte Beyoğlu turu attık. Bir süredir methini işittiğim 'Mavi&Beyaz' kafama takılmıştı. Aslında Bodrum'da buranın muhteşem mezelerini çok tatmıştım. Ege-Rum meyhanesi olan Mavi&Beyaz bu kez İstanbul Galata'da 200 yıllık bir levanten evinin muhteşem teras katında hizmete girdi. Sahibi Beyza Hanım. Hiç samimiyetim yok ama çok şeker biri. Mezelerin çoğunu kendisi yapıyormuş. Manzara harika. Hafta sonları canlı müzik yapılıyor. Daha önce Başko diye bir grup Rebetiko ve Rum müziği yapıyormuş. Bir de Nilgün adlı bir hatun Türk Sanat Müziği söylüyormuş. O akşam değişik bir grup vardı. Fazla kalamadım, yemekleri de test edemedim ama manzaraya bittim. Bodrum'dan mutfağın lezzetini iyi bildiğim için öneriyorum. Telefon numarası (0212) 243 96 06. Çıkışta, her Beyoğlu'na inişimde uğradığım Dulcinea'ya baktım. Yine tıklım tıklımdı. Ardından Beyoğlu eğlencesinin önemli adreslerinden olan Coco Palace'a girdik. İstanbul'da, yıllardan sonra ilk defa Coco Palace'da bir kabare şov başlıyor. 'Coco Palace Cabaret Eleman Aranıyor' adlı gösteri yılbaşından itibaren haftanın belirli günlerinde sahnelenecek. Benim güzel arkadaşım Mehmet Teoman ve Figen Şakacı yazmış. Cazlı, sazlı, zenneli, bol çekişmeli, az sevişmeli bir kabare olacakmış. Memo (Mehmet Teoman) Coco Palace'da çarşamba, perşembe, cuma ve cumartesi geceleri de 'her telden' müzik yapıyor. Coco Palace'da eğlenceye vergi almıyorlar. Telefon numarası (0212) 251 01 47. Herkes RedRoom'da, siz nerdesiniz? Sevgili Volkan Öksüz başarılarıyla gurur duyduğum bir hemşerim. Tırnaklarıyla kazıyarak geldiği televizyon dünyasında harikalar yaratıyor. Şu an atv'nin Program Müdürü. Eşi Nükhet de sevdiğim bir hemşerim. Nükhet 20 gün sonra ikinci kez kız annesi olacak. Doğum öncesi birlikte yemek yedik. Bize sevgili Ergun Ağabey de (Berksoy) katıldı. Sonra da şimdilerin popüler eğlence yeri RedRoom'a gittik. O gece, şansımıza parti varmış. Doğulu kardeşler, yani Kenan ile Ozan sahnedeydi. Ünlü tiyatro oyuncusu Derya Baykal'ın kendisi gibi tiyatrocu olan ablası Oya İnci'nin doğum günüydü. Kenan'ı sevgilisi Tuğçe Kazaz, Ozan'ı da yeni aşkı Yasemin Kozanoğlu adeta göz hapsine almıştı. Gözüm takıldı, Yasemin acayip kilo almış. Yazık. Bence Türkiye'nin en güzel kızı. Mankenliğe veda edip DJ'liğe başladığı için gece hayatına dalınca kendini bırakmış. Bak Yasemin! Şenay Ablan'dan sana nasihat; bir an önce o kiloları ver, yoksa sonra zor olur. Üstelik DJ'lik ömür boyu yapılacak bir meslek değil, podyumlara her an dönebilir ya da dizilerde filan oynayabilirsin. Bu kilolarla sana kimse iş vermez, bilesin. Neyse. Zeynep Tunuslu ve Arzu Sadıkoğlu ayrı gelmelerine rağmen sonra birleştiler ve bütün gece çılgınca dans ettiler. Miami'den gelen sinemacı Pamir Demirtaş ise yorgunluk attı. Çağla Şıkel, son günlerdeki kankası olan genç modacı Cengiz Abazoğlu ve menajeri Seda Ezginer pek samimiydiler. Bir ara Ayyıldız Mayoları'nın genç ortağı Murat Erdoğan'ı gördüm. Emekli manken Funda Güngör, solaryumcu Füsun Denizaşan, eski şarkıcı Melis Sökmen, playboy Mehmet Mutlu, oyuncu Şebnem Özinal ve RedRoom'un işletmecisi 'siyahların kadını' Neslihan Yargıcı, Junior'ın şarkılarıyla kendilerini eğlenceye kaptırmışlardı. Buranın patronu genç iş adamı Gökhan Yüzbaşıoğlu ve ortağı Nurdan Gür'ün keyifleri yerindeydi. Bir ara yanıma Fatih Ürek geldi, günah çıkarttı. Nedenini sormayın, uzun hikaye. Özetle o akşam herkes RedRoom'daydı.

Çıkışta The Ritz Carlton'un giriş katında bulunan İtalyan restoranı Centro'da gecce.com'un başarılı patronu sevgili arkadaşım Kenan Erçetingöz ve eşi Gül'ü gördüm. Sohbet ettik. İlki geçen yıl yapılan ve büyük beğeni toplayan '2003'ün En İyileri' ödül törenine hazırlanıyorlarmış. Eğlence sektörüne hizmet verenlerin ödüllendirildiği geceye ilk kez, Kültür ve Turizm Bakanlığı destek vermiş. Siz de bu yarışmaya oylarınızla katılabilir, armağanlar kazanabilirsiniz. Efendim, ben de Kanal D'nin reyting rekorları kıran yarışması Popstar'ın tiryakisi oldum. Özellikle tekrarları daha çok izliyorum, vaktim öyle denk geliyor. Ama cumartesi geç saatte sokağa çıktım, böylece canlı yayını kaçırmadım. Deniz Seki'yi şarkıcı olarak hiç beğenmem, hep de tenkit ederim. Ama cumartesi akşamı "Helal olsun" dedim. Gerçekten 'delikanlı kız'mış. Aslan gibi sözlerinin arkasında durdu ve finalistlerden Bayhan'ın katil, hırsız çıkmasından sonra gösterdiği tepkiyi sürdürdü. Bu kez Bayhan'ın haftanın birincisi seçilmesi karşısında jüri üyeliğinden ayrıldı. Hemen bir saptama yapayım; ben, halkımın beğenisiyle POSTA'nın en çok okunan yazarıyım. Herkese teşekkür ediyorum. Ama halkın, popstar olmaya en yakın aday Aydan Kaya'yı elemesini çok yadırgadığımı belirtmek istiyorum. Aydan fiziği, sesi, sahne hakimiyetiyle çok başarılıydı. Bayhan'ın birinci seçilmesinin nedeni, biz Türkler'in duygusal olması. Ama bence bu kadar duygusallık hayra alamet değil, bilesiniz.

Çok eski bir arkadaşımdır Nilgün Belgün. Onu tanıyalı 25 yıl olmuştur herhalde. İzmir'e tiyatrocu olarak geldiği yıllardan tanırım Nilgün'ü. O zamanlar çok genç bir gazeteciydim. Nilgün, Oya Başar, şimdi sahnelerde olmayan Gülşen Gürsoy, Ali Poyrazoğlu, Hadi Çaman benim o zamanki güzel dostlarımdı. Nilgün'ün benim yaşamımda yeri her zaman ayrıdır. Çünkü bazıları gibi şöhrete ulaşıp iyi bir koca bulduktan sonra 'bir tarafı' kalkanlardan değildir. Aynı zamanda da bence Türkiye'nin en sevilen, en yetenekli ve en düzgün tiyatro oyuncularından biridir. Nilgün'ün ilk kitabı 'İçimdeki Kadın' kitapçı raflarında yerini aldı. Bir solukta okuyacağınız ve büyük keyif alacağınız bir aşk ve komedi. Soluksuz okudum ve bol bol gülerken müthiş keyif aldım. Evet, bugünlük de bu kadar. Sevgiyle kalın, iyi haftalar dileğiyle.

Yazara e-mail: sdudek@simge.com.tr



MAGAZİN


Erkekliğimi, Fatih Altaylı'yla tartışmam
'Vizontele Tuuba' afişiniz hangisi?
'Ajda'nın evinde sekiz kişiydik'
15 ve Levent People huzurlarınızda