19.11.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
SERCAN KISMET - sercan.kismet@milliyet.com.tr
- ‘Mayıs Kraliçesi’ dizisinde nasıl bir karakterini canlandırıyorsunuz?
Nehir adında evlatlık verilen bir kızı oynuyorum. Yıllar sonra evlatlık verildiği aileyle İstanbul’a taşınıyor. Onu öldü zanneden annesinin yeni kocasının sahibi olduğu tersanede kaynakçı olarak çalışmaya başlıyor. Ailesine bakabilmek için elinden ne geliyorsa yapan, okumak istemesine rağmen hayatın onu, ‘kaynak ustası’ olmaya ittiği bir kız Nehir.
- Dizi için imajınızı değiştirdiniz. Saçlarınızı kestirip siyaha boyatınca neler hissettiniz?
Uzun saçlardan vazgeçmek çok kolay olmadı. Hâlâ, ara sıra kendimi aynada görünce garipsiyorum. Fakat bu karar sadece, ‘yeni dizide yeni imaj yapalım’ gibi arkası boş bir karar değil. Aksine neredeyse bir mecburiyetten oldu. Karakterin bir gerekliliği ve gerçekçiliği için bu kararı aldık. Uzun saçlı kadın karakterin kaynak işçiliği yapması, bir tersanede çalışması hem iş güvenliği hem de rolün inandırıcılığı açısından mümkün değildi.
- İlginç bir rolünüz var. Bir gemide kaynakçısınız, bu rolü neden kabul ettiniz?
Senaryoyu okuduğum an karakterin yaşadıkları ve kendi içindeki ikilemleri beni çok heyecanlandırdı. Bir yanda içinde duygusal ve utangaç bir hanımefendi, diğer yanda ise tersanede kaynak ustalığı yapan, motosiklete binen, ailesine bakabilmek için hayatla mücadele eden ve erkek gibi yaşayan bir genç kadın.
- Rolünüze nasıl hazırlandınız?
Çekimlere başlamadan önce oyuncu koçuyla birlikte uzun süre karakter analizi yaptık. Ardından kaynak yapmayı öğrenmek için sanayide ustalardan ders aldım. Motor kullanmam gerektiği için motosiklet dersleri aldım. Ayrıca İstanbul trafiğinde motosiklet kullanmak, kaynak işçiliği yapmaktan daha zormuş bunu da gördüm.
-* Rolünüz için kimlerle görüştünüz, aileniz ve arkadaşlarınız neler söylediler?
Role karar verdiğimiz aşamada Birol Güven’in çok büyük desteği oldu. Kendisiyle çalışmak gerçekten çok keyifli.
- Dizi daha başlamadan imajınız ve rolünüz çok konuşuldu. Beklentiler çok arttı. Bu, avantaj mı yoksa dezavantaj mı?
Dezavantaj demek özgüvensizlik olur. Aksine beklenti büyüdükçe, daha da heyecanlanıyorum.
- Bundan önceki projeleriniz gençlik dizileriydi. Bu diziyle biraz farklı role bürünmek istediniz herhalde...
‘Güneşi Beklerken’in gençlik dizilerinin, bugünkü yükselişinde öncü işlerden biri olduğunu düşünüyorum. O dönem gençlik dizisi yapmak diğer işlerden ‘farklılaşmanın’ bir yoluydu. Fakat şu an her kanalda en az iki gençlik dizisi var. Kişisel olarak yine farklılaşmak için izleyici kitlesini biraz daha geniş tutabilecek bir projede yer almak istedim.
- Son yıllarda en çok konuşulan ve çıkış yakalayan oyunculardan birisiniz. Başarınızın sırrı nedir?
Özel bir sırrım yok. İşimi çok önemsiyorum. Çok çalışıyorum ve kendimi her gün geliştirmeye çalışıyorum. Bu üç madde, her meslek için başarılı olmanın sırrı bence.
‘Karşılıksız sevilmek güzel’
- Oyunculuğunuz kadar güzelliğiniz de konuşuluyor. Yağmur Tanrısevsin kendisini güzel buluyor mu?
Kendimi güzel buluyorum demek tevazuyu elden bırakmak olur. O yüzden kendimi çirkin bulmuyorum deyip, politik bir cevapla bu sorudan sıyrılmak isterim.
- Sosyal medyada çok büyük hayran kitleniz var. Bu sizi nasıl motive ediyor?
Onlarla çok güzel bir ilişkimiz var. Benimle ilgili nerede ne olmuş, ne bitmiş hepsini sosyal medyada onlardan öğreniyorum. Ve hiçbir zaman desteklerini ve sevgilerini eksik etmediler... Türkiye’nin herhangi bir yerinde birinin hiçbir karşılık beklemeksizin sizi çok sevdiğini bilmek çok güzel bir duygu.
- Üst üste ara vermeden ekranda yer alıyorsunuz. Senaryo seçerken nelere dikkat ediyorsunuz? Yüzünüzün eskimesinden korkuyor musunuz?
Her oyuncunun başına sıkça gelen bir şeye dönüştü... Dizi sayısı ve sirkülasyonu inanılmaz arttı. Her oyuncu yeni dizisine senaryosuna çok güvenerek ve uzun süre izleneceğine inandığı için başlıyor. Yüz eskime işine pek inanmıyorum çünkü her yeni dizi yeni hikaye ve yeni karakter demek. Dizilerde kendimiz olarak değil oynadığımız karakterle varız.
- İyi bir playstation oyuncusu olduğunuz yönünde duyum aldık, bu konu da iddialı mısınız?
Futbol oyunlarında değil ama diğer bazı oyunlarda iddalıyım diyebilirim. Playstation erkeklere ait bir şeymiş gibi duruyor ama kadınların da ilgisini çekebilecek oyunlar var.
‘Destek olmaktan heyecan duydum’
- ‘Geniş Aile Yapıştır’ filmine dahil olma sürecinizden bahseder misiniz? Çekimler nasıl geçti?
‘Geniş Aile’ dizi olarak yayınlandığı dönemde uzun süre beğenerek izlediğim bir projeydi. Bu yüzden filminde yer almaktan ve arkadaşlarıma destek olmaktan büyük heyecan duydum. Zaten herkesin birbirini tanıdığı çok oturmuş bir ekip... Çok güzel bir çekim süreci geçirdik.
- Rolünüzden bahseder misiniz?
Özgür kız modeli, arkeolog bir karakteri canlandırdım. Her rolde yeni bir karakter ve yeni bir meslekle tanışma, öğrenme fırsatım oluyor.
- Filmin gişesi iyi gidiyor. İki hafta üst üste gişede birinci oldu, bu başarıyı neye bağlıyorsunuz?
‘Geniş Aile’ markasının tüm Türkiye’nin bildiği ve mizah diline hakim olduğu bir ekip olması başarıda çok önemli... Bence yapılmakta geç bile kalınmış bir film.