Bedelli askerlik için yurtdışına açıldılar!

Birincisi üçü de şarkıcı... Alişan, Gökhan Özen ve Yalın... Şov dünyasının bu üç isminin birçok ortak yönü var... İkincisi üçü de bekâr...Üçüncüsü, üçünün de isminin son harfi aynı...Hepsi bu mu?Şöhrete ve paraya Türkiye'de kavuşan üç yakışıklı, bekâr ve gözde şarkıcının bir başka ortak özelliği var ki, işte budur bizim yazımınız konusu...Hatırlar mısınız bilmem?Gökhan Özen, birkaç yıl önce Girne'de jetski ile açıldığı Akdeniz'de kaybolup bir gün sonra ortaya çıkınca herkesi şaşırtmıştı. Özen'in jetski'ye binerken terliksiz, ortaya çıktığında ise terlikli olması da, "Reklam kokan hareketler bunlar" şeklinde yorumlanmıştı...Özen, bu yaz başlayıp sonbaharda da süren Star TV'deki "Yalan Dünya" adlı dizisi bitmek üzereyken bir açıklama yapıp yine herkesi şaşırttı.Şarkıcı, "Aslında daha önce gidecektim ama bu dizi nedeniyle o seyahat planımı erteledim. İngiltere'ye gideceğim. İki yıl yokum" dedi...Gökhan Özen'in bu yurtdışı planını bir kenara not edip Alişan'a geçelim. Alişan, hayli zamandır şarkıcılığının yanı sıra "Cennet Mahallesi" dizisinin de yıldızıydı. Üstelik dizi için kılıktan kılığa girip, şarkıcılık kadar oyunculukta da iddialı olduğunu gösterdi.Yapımcı Türker İnanoğlu, "Cennet Mahallesi" ekibiyle ATV için yeni bir dizi çekmeye karar verdi. Ancak "Cennet Mahallesi" ekibinden sadece bir kişi, "Ben yokum, bana müsaade" dedi. Bu kişi tabii ki Alişan'dan başkası değildi...Çünkü Alişan, Macaristan'da tekstil işine girdi. Budapeşte'de Societa adlı Türk tekstil şirketine ortak olan Alişan, Türk asıllı Macar yönetmen Nejat Can Togay'ın çekeceği bir filmde de oynayacağını açıkladı. Şarkıcı ve tekstilci Alişan, yılın en az altı ayını geçireceği Budapeşte'de Gor Nagy Maria adlı okulda oyunculuk eğitimi göreceğini de söyledi.Alişan'ın tekstilcilik aşkını da bir kenara not edip gelelim bir başka pop yıldızı Yalın'a... Bu filmde bir film var Yalın'ı, Gökhan Özen ve Alişan gibi Avrupa kesmedi...Gerçi onun da bir ayağı Londra'da ama Yalın bu konuda kendine Tarkan ve Kenan Doğulu'yu rehber edinip ABD'ye de uzandı.Yalın'ın bir ayağı Londra'da, bir ayağı Los Angeles'ta.Alişan'ın Macaristan'ı, Gökhan Özen'in İngiltere'yi mesken tutmasının, Yalın'ın Londra-Los Angeles hattında mekik dokumasının sebebi ne peki?"Bedelli" efendim, "bedelli"..."Dövizli askerlik" uğruna gurbete giden bu arkadaşlara bir tavsiyem olacak...Kısa adı ASAL olan Asker Alma Dairesi Başkanlığı bu konuda müthiş deneyimli...ASAL elemanları ajan gibi çalışıp tek tek ortaya çıkarıyorlar "hülle"leri...Beyan ettikleri evraklarla "dövizli askerlik" hakkını kazananların ülkeye giriş çıkışlarını öylesine sıkı takip ediyorlar ki, bir yıl içinde Türkiye'de geçirdikleri toplam süre altı ayı bir gün geçti mi seçenek belli:Önce 21 gün süren kısa bir "bedelli", sonra upuzun ve "bedelsiz" vatan hizmeti!İnanmayan Kubat'ı arayıp, "Sahi sen bedelli askerlik yaptıktan sonra niye bir de normal askerlik yaptın?" diye sorup öğrensin... Doğulu'nun izinde AHMET ÇAKAR FENA ÇAKAR! Kadın yarışmacıyı "Karadul"a benzetti Eski hakem, günümüzün popüler futbol yorumcusu Dr. Ahmet Çakar'ın sunuculuğunu yaptığı "Şansa Bak" adlı yarışma FOX'ta başlayacak. FOX, tanıtmak amacıyla pazar günü "Şansa Bak"tan bir bölüm yayımladı, izlerken şaşırdım kaldım. Yarışmadan kısacak bir bölüm bile, bazılarının reyting için neler yaptığını, bazılarının da para uğruna nelere katlandığını gözler önüne sermeye yetti. Sunucu Ahmet Çakar'ın karşısında biri kadın, diğeri erkek iki yarışmacı var. Erkek yarışmacının adı Hüseyin Fidan, kadın yarışmacının ise Eylem Doğan...Çakar, "Nobel neyi keşfetti?" sorusunu yönelttiği Hüseyin Fidan'dan yanlış yanıt geldiğini görünce aldı sazı eline...Erkek yarışmacıya, "Hüseyin, ilk defa gözlerinde benimle ilgili soru işaretleri gördüm" diyen Çakar, sonra da kadın yarışmacıya döndü:"Bu sorunun cevabını bildiğinizi biliyorum. Ama bir şey daha biliyorum. Bundan sonra Hüseyin'e vereceğin her cevap ya yanlıştır ya da yanlıştır. Benim tanıdığım Eylem Hanım bundan sonra artık Hüseyin'in kaybetmesini ister."Eylem Doğan'ın yanıtı "Tabii ki" oldu. Ve diyalog şöyle sürüp gitti:A.Ç.: Kaybetmesini istiyorsunuz.K.Y.: Elbette. Bu yarışmaya kazanmak için geldim. Yardım etmek için değil.A.Ç.: Karadul diye bir örümcek vardır bilir misiniz?K.Y.: Biliyorum.A.Ç.: Karadul büyük bir örümcek. Büyükçe bir örümcek. Öldürücü zehri vardır. Erkeği ile münasebete girdikten sonra onu öldürür. Zehirleyerek öldürür ve ona halk arasında karadul derler. aeyuboglu@milliyet.com.tr