Cadde “BENDEN DEMET AKALIN ŞARKISI ÇIKMAZ”

“BENDEN DEMET AKALIN ŞARKISI ÇIKMAZ”

15.12.2012 - 20:22 | Son Güncellenme:

Sektördeki darboğaz, ailesinde yaşadığı kayıplar, uzun süre piyasadan uzak kalmasına yol açmış Demet Sağıroğlu’nun.

“BENDEN DEMET AKALIN ŞARKISI ÇIKMAZ”

‘Hiç Özlemedin’le aramıza dönen Sağıroğlu, “Ben sadece şarkı söylemeyi seviyorum. Caz da söylüyorum, sanat müziği de, rock da... İşin bütününe baktığımda ‘Bu benim’ diyorum. Ben bu albümü dinleseydim severdim” diyor

90 yılında ‘Gözlerinin Hapsindeyim’le Kayahan’ın vokalisti olarak Eurovision serüvenini yaşadın. Bugün ne düşünüyorsun Eurovision hakkında?
Bizim gittiğimiz zaman başkaydı. Öyle büyük bütçeler falan yoktu mesela. Türkiye’nin turizmine katkıda bulunacak klip benzeri bir şey çekiliyordu. Hep Pamukkale, Ürgüp görüntüleri yani... Biz de yarışmada çıkıp şarkımızı söylüyorduk, hepsi bu... 17’nci olmuştuk ama rakiplerimiz Toto Cutugno, Azucar Moreno gibi isimlerdi.

Haberin Devamı

Sertab Erener’in birinciliğinden sonra daha bir önemser olduk sanki...
Oylama sistemi başta olmak üzere birçok şey değişti. Şimdi tamamen farklı bir şov oldu Eurovision. Sertab’ın birinciliği; maNga’nın ikinciliği; katılan diğer grupların başarıları elbette çok önemli.

Uzun süredir kadın sanatçı temsil etmiyor Türkiye’yi... Hatta Hadise’den beri sadece erkek rock grupları katılıyor. Can Bonomo için de rock’çı diyebiliriz...
Ben Can Bonomo gibi yeni müzisyenlerin katılmasını daha doğru buluyorum. Can’a da çok yakıştı, doğru seçimdi... Eskiden olduğu gibi Ajda Pekkan’ların, MFÖ’lerin, Kayahan’ların gönderilmesi gerekmiyor. Can Bonomo Eurovision sayesinde rüştünü ispatladı, işleri açıldı. Yeni isimlere daha çok faydası olabiliyor... Kariyer sahibi sanatçılar içinse büyük risk.

Haberin Devamı

Bu sene katılmıyormuşuz Eurovision’a gözümüz aydın...
Çok enteresan, çünkü TRT daha yeni çağırdı bizi bir toplantı için. Biz dediğim; eskiden katılanlar, sektörün önde gelen isimleri falan. Bu seneki yarışmayla ilgili fikir alışverişi yapıldı. Beyin fırtınasının sonucu bu olmuş demek.
n Sen de uzun süre Kayahan’ın vokalisti olarak çalıştın. Kendi kanatlarınla uçmaya karar verdiğinde Kayahan izin vermedi... Rüştünü ispatlayamamış mıydın Kayahan’a?
Kayahan Ağabey benim hazır olmadığımı düşünüyordu. Ama ben kendime inanıyordum. Doğrusunu yaptığımı düşünüyorum. Aradan dört yıl geçmişti. ‘Kınalı Bebek’in, ‘Arnavut Kaldırımı’nın başarılı olması haklılığımın göstergesi midir bilmem. Ancak Kayahan Ağabey’den çok şey öğrendim. O da kendi inandığı şeyi söylüyordu, kendine göre haklıydı.

“Amerika’da ruhumu temizledim”

2004’te ‘Korkum Yok’u çıkardıktan sonra 2009’da çıkan ‘Silkelen’e kadar beş yıllık bir duraklama dönemin var...
O benim duraklamam değil piyasanın duraklamasaydı. Müzik sektörü darboğaza girdi; yapımcılar da kendi bakış açılarına göre ‘garantili’ işleri çıkarmaya karar verdiler. Topkapı Müzik’ten sonra yaptığım işin arkasında duracak bir yapımcı bulamadım.
Görüştüğüm yapımcılardan biri bana “Sizden Demet Akalın şarkıları yapmanızı istiyorum” dedi. Neden Demet Sağıroğlu; Demet Akalın şarkısı yapsın değil mi? Bir başkası tutturdu Türk sanat müziği albümü yapalım diye... Anlat anlat bitmez.

Haberin Devamı

Açık sözlülüğün böylesi... Sen ne yaptın peki?
Bu talep üzerine ne yapılır; müzik yapmama kararı aldım tabii. Sadece film müzikleriyle uğraştım. Mecburdum. ‘Silkelen’de de albümün promosyonunu yapamadık. Üst üste annemi, anneannemi ve babamı kaybettim. O acıları yaşadıktan sonra da her şeyi bırakıp kız kardeşimin yanına Amerika’ya gittim.

Amerika’da zaman nasıl aktı?
Bol bol şarkı biriktirdim. Ruhumu temizledim, aklımı temizledim. Sonunda kendimi hazır hissettim. Hakan Eren’le anlaştım. Beni anlayan, beni değiştirmeye çalışmayan bir yapımcı Hakan Eren.

Film müzikleri demişken yeni albümün ‘Hiç Özlemedin’de rahmetli Melih Kibar’la yaptığınız ‘Adını Sen Koy’un ilk kaydı var. Bu şarkı Tuna Kiremitçi’nin filmine adını vermişti...
Evet öyle oldu. Çok özel bir şarkı benim için. Tuna, bu filmin adını bu şekilde koymuş oldu.

Haberin Devamı

“Ben sadece şarkı söylemeyi seviyorum”
Yeni albümü dinlediğimde Tuna Kiremitçi’ye ait üç şarkının bariz farklı bir hali var. Senin yaptığın şarkılar bambaşka, Ajda Pekkan cover’ı ‘Bir Köşede Yalnız’ başka bir his, ‘I’ll Meet You At Midnight’ cover’ı başka bir his, ‘Adını Sen Koy’ başka bir his, ‘Bitmeliyiz’de senfonik bir his var...
Ben bu durumun bir avantaj olduğuna inanıyorum. Albümde farklı şarkı formları, farklı düzenlemeler var, katılıyorum sana. Şunu söyleyeyim; ben sadece şarkı söylemeyi seviyorum. Hem opera/şan okudum, hem Türk sanat müziği şan okudum. Hepsi var içimde. Sahnede caz da söylüyorum, sanat müziği de, rock da... İşin bütününe baktığımda “Bu benim” diyorum. Ben bu albümü dinleseydim severdim.

Yeni albüm dışında başka bir heyecan var mı şu sıralar hayatında?
Erkek arkadaşım Murat Özdemir ve müzisyen dostum Uğraş Çömez’le stüdyo açtık. Adı Stüdyo 13. Bir tarafı fotoğraf stüdyosu, diğer tarafı müzik stüdyosu. Çok güzel işler çıkartacağımıza inanıyoruz ortak enerjimiz sayesinde.

Haberin Devamı

“TÜRKiYE’NiN SERT ÜSLUBA iHTiYACI YOK”

Fazıl Say’la da dost olduğunu biliyorum. Ne düşünüyorsun son dönemdeki çıkışları ve başına gelenler hakkında?
Ben Fazıl’ın söylediklerini iyi niyetle söylediğine inanıyorum öncelikle. Elbette herkesin dünya görüşü, inancı farklıdır. Öte yandan Türkiye’nin bu kadar sert bir üsluba ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Bu kadar sert ifade ettiğin zaman düşüncelerini; söylediklerin o üslubun gölgesinde kalıyor ve boşa kürek çekmiş oluyorsun. Bazı konuların üzerine inatla gitmenin kimseye faydası yok. İsteyen istediği şeye inansın, isteyen istediği müziği dinlesin. Bir kesimin dinlediği bir müzik türünü ve o türün temsilcilerini hakarete varan bir üslupla aşağılamak da pek doğru gelmedi bana. Herhalde ağzından kaçtı ve sonra geri adım atamadı...