“BiR CÜNEYT ARKIN DAHA ÇIKMAZ”

Yeni neslin oyuncuları arasında Kenan İmirzalıoğlu ve Bergüzar Korel’i yere göğe koyamayan Arkın, diğerleri içinse lafını esirgemiyor. Yılların aktörü, “Bir tane daha Cüneyt Arkın çıkarsınlar bakalım. Çıkarsınlar, ayaklarını öperim” diyor

Sadri Alışık Ödülleri gecesinde çok duygulandınız. Yeşilçam günlerinizi mi hatırladınız?
Dile kolay; yıllarımı verdim sinemaya. Eski filmlerimden parçalar, ölen arkadaşlarımın görüntülerini görmek beni eski günlere götürdü. O insanlarla çok güzel günler yaşadım. Bizim zamanımızda sinemanın halkla ilişkisi dehşet güzeldi. Türk sineması halkla beraber yapılırdı. Türk filmleri çok basittir ama seyircinin hoşlanacağı onlarca mesele vardır. Şimdiki dizilerde yaratıcılık yok. Bu gençleri anlamıyorum ben zaten.

Neden?
Okumadıklarını gördüm.Gazete okumuyorlar, şiir okumuyorlar. Halbuki bir şekilde yaratıcılıklarını ortaya çıkarmaları lazım. Dizilerin yeni başladığı dönemde birçok genç oyuncu dikkatimi çekmişti. Onlardan çok şey bekledim ama olmadı.

Kimler artık tat vermiyor?
‘Adını Feriha Koydum’da oynayan çocuk (Çağatay Ulusoy), bir de ölen kemancı hocasına aşık çocuk.

Aras Bulut İynemli mi?
Evet, o. Oyunculuklarından umutlu olduğum gençler kötü oynamaya başladı. Vakitleri yok çünkü.

İyi bir oyuncu nasıl olmalı peki?
Oyuncuysan, 24 saat oyuncu olarak yaşayacaksın. Her an bakacaksın, göreceksin, fark edeceksin ve bunların üzerine düşüneceksin. Sanatçının topluma örnek olması lazım. Bakıyorum, biri uyuşuturucudan yakalanıyor, diğeri hep ortalıkta. Oyuncuların gizemli olması lazım. İnandırıcılığını kaybetmemeli. Basınla da çok iyi geçinemiyorlar. Kendini bir halt sanma gibi tavırları var.

“Beren çocuksu Nurgül patavatsız” Dizilere dönelim... Beğendiğiniz işler yok mu?
‘Muhteşem Yüzyıl’dan vazgeçtim. Ortalama bir dizi formatına indi. ‘Karadayı’yı hapsolmuş gibi izliyorum. Çok güzel bir dizi. Kenan İmirzalıoğlu, harika bir oyuncu. Tam bir sinema yüzü var. Oynarken öyle güzel çeşitlendiriyor ki... Gözlerinden öperim.

Başka kimleri beğeniyorsunuz?
Kıvanç Tatlıtuğ’u da beğeniyorum. Azimli bir çocuk. Bir de ‘Harem’ dizisinde bir çocuk var.

Oğlunuz Murat mı?
Evet. Herif ilk ‘Pis Yedili’yle çıktı, hiçbir yeteneği yoktu. Şimdi ustalaştı bakıyorum. Ama devamlı okuyor. Eee, kolay değil oyunculuk. Ben 24 yaşında, doktorluğu bırakıp başladım. Bir tane daha Cüneyt Arkın çıkarsınlar bakalım. Çıkarsınlar, ayaklarını öperim. Ben kendimi, kendim yarattım. Gençlere de aynı şeyi söylüyorum: İçinizdeki yaratıcılığı ortaya çıkarın! Senin beni bir araya getirmek istediğin çocuğun ismi neydi?

Burak Özçivit...
Burak, fizik olarak tam bir akıncı. Ama at bindiğinde, atla özdeşleşmiyor. O yavaş yavaş olur. Ama onun şöyle bir şansızlığı var: Meyhanelerde içen, sokakta kız peşinde koşan biri olarak başladı. ‘Malkoçoğlu’, ‘Bali Bey’ dediklerinde benim içim yanıyor. Akıncı bu ya...

Beren Saat ve Tuba Büyüküstün’ü sürekli kıyaslıyorlar. Onları nasıl buluyorsunuz?
Beren, kadınsı değil. Kapıdan içeri girince “Vauv, ne güzel” demezsin. Oyunculuğu fena değil. Ama bu yeni rol, hiç onun rolü değil. Bu isimler iyi bir hikayede oynamasalardı, ünlü olmazlardı. Hikaye tutunca içindekiler meşhur oluyor. Sen oynasaydın, sen de meşhur olurdun. Diğer isimleri hatırlat bana!

Nurgül Yeşilçay, Bergüzar Korel...
Nurgül, güzel, hoş kız da patavatsız konuşmaları var. Bergüzar, melek yüzlü bir kız. Onda müthiş bir yetenek var. İnşallah kötü yönetmene denk gelmez. O bir maden, çok iyi işlemek lazım.

“Erkan Petekkaya iyi bir oyuncu değil” Dizi ve film setlerinde yaşanan aşklarla ilgili ne düşünüyorsunuz? Yeşilçam film setlerinde de aşk kaçınılmaz mıydı?
Bizde öyle bir ilişki pek bulamazsınız. Çünkü bizim birbirimize saygımız vardı. Filmde öyle bir aşk yaşanırdı ki, dışarıda aynı büyüklükte o aşkı yaşamanın imkanı yoktu. Antalya’da film çektiğimiz günlerde, otel falan olmadığı için hep bir arada kalırdık. Fatma Girik yanımda yatardı. Hiç öyle şeyler yaşamadık.

Bir dönem maddi zorluklar yaşadığınız basına yansımıştı. Para konusunda kendinizi başarısız görüyor musunuz?
Ben köylüyüm. Babam, “Üç kazanıyorsan ikisini kenara koy” derdi. Benim kuşağım şöhreti, parayı bilmedi. Bir kere sanatçı, belli bir yaştan sonra sefalete düşmemeli. Onurunu koruyacak parası olmalı. İnsan hiç yaşlanmayacağını sanıyor. Yeni nesil de şimdiden yaşlılık durumlarını düşünüp para biriktirmeli. Şimdi bir kardeşimiz, ‘Dila Hanım’ dizisinden bölüm başına 50 bin TL alıyormuş. Geçenlerde bir çocukla sohbet ediyoruz, “Cüneyt Abi kaç yaşındasın?” dedi, “76” deyince “Çüş” dedi. Ben de onun aldığı paraya “Çüş” diyorum. Genç oyuncular bu düzen böyle gidecek sanmasınlar. İleride bu kadar çok dizi çekilmeyebilir.

Erkan Petekkaya’nın oyunculuğunu nasıl buluyorsunuz?
‘Dila Hanım’da ‘Rıza’yı taşıyamadı. Kadir İnanır nasıldı yaa! Heybetli, erkek. Erkan Petekkaya, çok da iyi bir oyuncu değil. İşini çok seviyor, disiplinli, saygılı ama o kadar çok dizi üst üste çekti ki... Oturup, “Kendimi nasıl geliştiririm?” diye düşünmesi lazım. Benim söylemem gerek bunları. Hepsini seviyorum, çok iyi oyuncu olmalarını, büyük paralar kazanmalarını yürekten istiyorum. Hiçbirini eleştirirken kötü niyetim yok. Bir yararım olsun diye eleştiriyorum.

“LAFTA HERKES DEVRİMCİ”

Akil İnsanlar kadrosunda yer almak ister miydiniz?
Nayır! Ben zaten onlarla geçinemezdim. Biri çıktı Atatürk’ü, devrimleri reddetti. Ben o adamlarla beraber olur muyum? Sanatçı muhaliftir. Sanatçı devrimcidir. Eğer samimiysen, dürüstsen Türk halkı yüreğinin en güzel yerine koyar seni. Böyle bir halk dünyada yok. Ona layık olman lazım. 2-3 arabesk şarkı söylemekle olmuyor bu iş. Eylemin var mı? Lafta herkes devrimci.