Dr. Hasan İnsel

Dr. Hasan İnsel

hinsel@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Son araştırmalar D vitamini eksikliğinin kalp hastalığı riskiyle bağlantılı olabileceğini düşündürüyor. Kışın D vitamini eksikliği daha da belirgin oluyor. Vitamin takviyesine ihtiyacınız olup olmadığını doktorunuzla görüşmenizde yarar var


Son zamanlardaki araştırma sonuçları D vitamininin, şimdiye dek bilinmeyen bir özelliğini ortaya koyuyor ve D vitamini eksikliğinin kalp hastalığı riski ile bağlantılı olabileceğini düşündürüyor. Son çalışmalar D vitamininin kalbin pompalama gücünü ve kalp hücresinin yapısını pozitif yönde etkilediğini göstermiştir. Bu bakımdan D vitamini kalp hastalıklarından korunmada önleyici olarak dikkat çekmeye başlamıştır.
D vitamininin yeterince alınmamasının, kalp hastalığıyla bağlantısı iyi bilinen yüksek tansiyon, obezite ve şeker hastalığı gibi başka risk faktörlerinde de etkili olabileceği öne sürülüyor. Araştırmalar D vitamini düzeyleri düşük olan kişilerin kalp krizi, inme ve kalple ilişkili başka hastalıklara yakalanma riskinin D vitamini düzeyleri yüksek olanlara göre iki kat daha fazla olduğunu gösteriyor. Bu nedenle şimdi

Kalbin yeni dostu D vitamini
araştırmacılar D vitamini düzeylerinin taranması ve düşükse tedavi edilmesi fikri üzerinde çalışıyorlar. Böylece basit, güvenli ve ucuz bir tedaviyle kalp hastalığı riski azaltılabilecek mi, o araştırılıyor şu sıralar.

10 dakikalık güneş ışığı
D vitamini gereksiniminin büyük bölümü cildimizin güneş ışığına maruz kalmasıyla karşılanır. Somon, sardalya, ton balığı, balık yağı ve D vitamini katkılı süt, yumurta ve bazı tahıl gevrekleri günlük beslenmemizdeki D vitamini kaynakları arasında sayılabilir. Vitamin destekleri kullanılarak da D vitamini alınabilir.
Normalde beslenmeyle D vitamini ihtiyacını karşılamak oldukça zordur, yukarıda sayılan besinler yeterli tüketilmemektedir. Sütler D vitamini ile takviye edilmektedir ancak, yine de unutmamak lazımdır ki günlük D vitamini ihtiyacını ancak dört bardak zenginleştirilmiş süt içerek karşılayabiliriz. Bu arada iyi haber vermek gerekirse; günde 10-15 dakikalık direkt güneş ışığı normalde bize gerekli olan D vitaminini karşılamaya yetecektir.


D vitamini eksikliği testi
Vitamin D düzeyleri, kan testiyle ölçülebiliyor. D vitamini noksanlığı kandaki 25 (OH) D düzeyinin 20 ng/dL’nin altında olması şeklinde tanımlanıyor.
D vitamini testinin normal değerleri bazı laboratuvarlarda yaz ve kış olarak farklılık gösteriyor, buna dikkat etmek gerek. Yüksek D vitamini dozları zehirlenmeye neden olabileceğinden, D vitamini desteğinin mutlaka doktor kontrolünde uygulanması lazım.
D vitamini eksikliğinin zararları yalnızca kemikle (osteoporoz) ve yeni anlaşıldığı üzere kalple de sınırlı değil. Vücuttaki önemli rolü nedeniyle araştırmacılar yetersiz D vitamini alımının kanserden depresyona kadar birçok hastalıkla ilişkili olabileceğini düşünüyorlar ve bu yöndeki kanıtlar artıyor.
D vitamini desteğinin insanları birçok kronik hastalıktan ne ölçüde koruyacağını ise, gelecekteki çalışmalar gösterecek.


Kış aylarında daha belirgin
D vitamini noksanlığının kemik ve kas güçsüzlüğüne neden olduğu eskiden beri bilinen bir gerçek. İleri derecede D vitamini eksikliğinin sebep olduğu raşitizm gibi hastalıklar bize daha ilkokulda öğretilir. Bu vitamin vücut için önemli mineraller olan kalsiyum ve fosforun emilimi için temel öneme sahip. Aynı zamanda da kemik, dişler, sinir sistemi ve bağışıklık, bazı hormonların düzenlenmesi, normal hücre çoğalması ve olgunlaşması gibi fonksiyonları var. D vitamini azlığı, hormon düzeylerini değiştirerek insülin direncini artırmak suretiyle diyabet riskini yükseltiyor. D vitaminin noksanlığının önceden sanılana göre çok daha yaygın olduğu ve sağlıklı gözüken erişkinlerin yaklaşık yarısında D vitamini noksanlığı olduğu tahmin ediliyor. Son 15-20 yıl içinde insanlardaki ortalama D vitamini düzeylerinde yüzde 7-12 oranında düşüş olduğu görülüyor.
Son yıllarda D vitamini noksanlığındaki bu artış, kişilerin kapalı mekânlarda daha çok zaman geçirmelerine ve güneşten daha fazla korunmalarına bağlanabilir. Son yıllarda güneşte fazla kalmayın ve kuvvetli güneş koruyucuları sürün dememiz belki bir etken ama, başka açıdan bakıldığında da gerekli D vitamini sentezi için günde 10-15 dakikalık güneş almak yeterli aslında. Güneşten koruma faktörü (SPF) 15 olan bir güneş koruyucusu, deriden D vitamini sentezinin yüzde 99’unu bloke ediyor. Ayrıca yaşlanma ve fazla kilolar da güneş ışığından D vitamini sentezini azaltıyor. Erişkinlerin süt tüketimini azaltmaları da bu noksanlığın başka bir nedeni olabilir. Kış aylarında kişilerde D vitamini noksanlığı daha da belirgin olmaktadır. Bu nedenle D vitamini takviyesine ihtiyacınız olup olmadığını doktorunuzla görüşmekte yarar var.