Dr. Hasan İnsel

Dr. Hasan İnsel

hinsel@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Mahir doktor ellerinin küçücük deliklerden girip her yere yetişen uzantıları robotlar küçücük deliklerden, çok rahat hareket ederek en ücra köşelere kadar ulaşılıyor
İntermed’i kurduğumuz yıllar biz hep dahiliye ağırlıklı çalışıyorduk. Kadıköy Şifa Hastanesi de kadın-doğum ağırlıklı. O yıllardan beri Kadıköy Şifa benim belleğimde kadın doğum branşının öne çıktığı ve nesli az bulunan İstanbul efendilerinin idare ettiği, çok kaliteli, küçük bir hastaneydi. Yıllar geçtikçe gördük ki kaliteden hiç ödün verilmedi, hep modern servisler ilave oldu.
Geçenlerde Kadıköy Şifa’nın Ataşehir hastanesinin açılışı vardı. Oraya dünya ilaç devi Kaneka firmasından gelen Japon misafirlerimi de götürdüm. Japon dostlarım her odadan odaya geçişte, burası da mı normal hasta odası, olamaz diye şaşırıp kaldılar. Güler yüzlü, sıcacık bir aile atmosferi içinde günümüzün gerektirdiği ileri tıbbi teknik donanıma sahip bu modern hastaneyi gezdikçe gördük ki, Kadıköy Şifa Ataşehir Hastanesi öncelikle kadın doğumda değil, tıbbın her branşında üst seviyeyi yakalamış.

Haberin Devamı

ROBOTiK CERRAHi



Kalp ameliyatları ile tanımıştık
Hastanenin yönetim kurulu başkanı Buket Pilavcı Hanım, “Hasan Bey, yeni robotumuz geldi, şu an ilk denemesi yapılıyor, beraber görelim mi?” dedi. Önce kalp ameliyatları ile tanımıştık robotu. Kalpten sonra ürolojinin, genel cerrahinin vazgeçilmez bir parçası, mahir doktor ellerinin küçücük deliklerden girip her yere yetişen uzantıları olmuştu robot. Geldik yeni gelen robotun bulunduğu ameliyathaneye, markası Da Vinci, en son tipi. Kollarının ucunda ameliyat kıskaçları, pırıl pırıl karşımda duruyordu Da Vinci robot. Besbelli paketi yeni açılmış, başında meslektaşlar, deniyorlar sırayla.
“Sen de dener misin?” dediler bana. Daha cümleleri bitmeden koltuğuna oturmuş, tarif ettikleri gibi iki elimin baş ve orta parmaklarını kumandaya takmıştım bile. İnanılmaz bir his. Minicik kollar sanki sizin parmaklarınız oluyor, 360 derece her yöne dönmek dahil yapamayacağınız hareket yok. İnsan dokusuna bu derece saygı gösteren, bu derece çalıştığı yeri koruyan bir alete dokunmak bile ayrı bir haz verdi bana doktor olarak. Ayaklarım geri gide gide, aklım onda kalarak ayrıldım robotun başından. Cerrahinin her alanında kullanılacakmış, jinekoloji dahil.

Yumuşacık dokunuyor
“Teknolojinin insana dokunduğu yer” yazıyordu hastanenin kapısında. Hem de yumuşacık dokunuyordu teknoloji burada insana, pamuk gibi metal ellerle. Kadıköy Şifa ekibi, Ataşehir’de yeni açılan hastanesinde ileri teknolojiyle insanı, yılların verdiği bir deneyim ve profesyonellikle buluşturmayı başarmıştı.
Sınıf arkadaşım jinekolog Prof. Dr. Ergin Bengisu’yu aradım, “Hoca gel bu akşam Rumeli Balıkçısı’na gidelim, Hakan bize bir kalkan yapsın, sen de bu arada bana robot cerrahisinin jinekolojide de neden çok önemli olduğunu anlat” dedim. Boğaz’a karşı, tandırda nefis bir kalkan balığı yerken anlattı Ergin Hoca.

Komplikasyon oranı düşüyor
“Özellikle kanser vakalarının çoğunda kadınlar kilolu ve yaşı ilerlemiş olduğundan en büyük problem ameliyat harika geçse de karında açılan ameliyat yerinden kaynaklanıyor” dedi. “Bu yaralar bazen bir türlü kapanmıyor, iltihaplanıyor ve hakikaten ciddi komplikasyonlara neden oluyor. Bu bakımdan robotik cerrahide minicik kolcuklarla küçücük deliklerden, çok rahat hareket ederek en ücra köşelere kadar ulaşıldığından, bu durum özellikle tümör ameliyatlarında hem hastanın sağlığı, hem de ameliyatın başarısı için çok önemli” diye devam etti. “Bu sayede hem hastalar çok kısa sürede iyileşiyor, hem de komplikasyon oranı çok düşüyor. Artık jinekolojinin çoğu ameliyatında bu modern robotlar sıklıkla kullanılıyor” dedi.
Bu robotlara hep bir isim verilir, adettir. Bakalım Kadıköy Şifa’nın robotunun ismi ne olacak? Aklıma birden Monaco Prensesi Caroline geldi, onun 1956’da doğduğu gün, biz de bir Packard araba almıştık. Rahmetli dayım o koskoca arabanın adını Caroline koymuştu. Caroline’i öyle benimsemiştik ki, yıllarca o koskoca mavi araba, bizim küçücük asil kızımız olarak yaşadı. Ben oldum olası makinelere hayranımdır, onların insan yapısı bir türlü yaşayan organizmalar olduğu düşüncesindeyimdir. Onların da bir ismi ve biraz da sevgiyi hak ettiklerine inanırım, bunu onlara çok görmemek lazım, bize o kadar yardımcı oluyorlar ki, hem de hiçbir karşılık alamadan.