05.10.2010 - 00:01 | Son Güncellenme:
AYŞEGÜL AYDOĞAN ATAKAN
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gökhan Demir, "Yeni tedavilerle artık meme kanserini diyabet, tansiyon türü kronik hastalıklar gibi kontrol altına alabiliyoruz. Meme kanseri cephaneleğimizin en güçlü olduğu kanser türlerinden" diyor. Prof. Dr. Gökhan Demir, meme kanserinin teşhis ve tedavisinde gelinen noktayı anlattı.
Meme kanserinin görülme sıklığı nedir?
Meme kanseri toplumdaki en önemli sağlık sorunlarından biri. Her 8-9 kadından biri bu hastalıkla karşı karşıya kalıyor.
İnsan bedeninden kaynaklanan pek çok tümör türü var ama bunlar içinde birkaç tanesi var ki, ayrı özelliğe sahip. Meme tümörleri de bunlardan biri. Bu tümörlerde hastalığın erken teşhis edilmesi mümkün olursa hastalık tamamen şifaya kavuşabiliyor. Bu nedenle biz meme tümörünü şikayete yol açmadan erken dönemde yakalayıp teşhis edebilmeye gayret ediyoruz. Bugüne kadar elimizde kemoterapi, radyoterapi ve hormonal tedaviler vardı. Artık akıllı moleküller denen biyolojik tedaviler de var.
Erken teşhis için ne yapmalı?
Kanser taraması denilen tarama programlarının uygulanması gerekiyor. 40 yaşından itibaren hiçbir riski bulunmayan, ailede meme kanseri öyküsü olmayan kadınların düzenli olarak mamografik taramalarını yaptırması gerekiyor.
Türkiye'deki tarama yöntemleri yeterli mi?
ABD'de meme tümörlerinin tespit edilme büyüklüğü 1.2 santimetreyken son yıllarda bir santimetrenin altına inmeye başladı. Türkiye'de 7-8 yıl önce yapılan çalışmalarda tümörün tespit edilme büyüklüğü, 2.3-2.4 santimetre civarındaydı. Bugün tümörü tespit etme büyüklüğü artık 1-1.5 santimetreye yaklaştı.
Elle muayenenin erken teşhisteki yeri nedir?
Takiplerle birlikte mutlaka her kadının ayda bir kere, memelerini ve koltuk altını muayene etmesini istiyoruz. Bununla yüzeysel tümörler farkedilebilir ama bir santimetrenin altındakileri tespit etmenin tek yolu görüntüleme yöntemleri.
Türkiye'de meme kanseri genelde kaçınca evrede yakalanıyor?
Sıklıkla ikinci ve üçüncü evrelerde yakalanıyor. Türkiye'de meme kanseri tanı yaşı, batıya göre daha genç. Genç meme tümörlü hastalarının oranı oldukça yüksek.
Tedavi şansı nedir?
Modern tedaviler meme kanserini kronik hastalık haline getirmeyi başardı. Meme kanserini yapan hücrelerin hangi mekanizmaları çalıştır- dığını çok daha iyi biliyoruz.
HANGi TARAMA YÖNTEMi NE ZAMAN YAPILMALI?
Kendİ kendİne muayene:20 yaşından başlayarak her ay yapılması önerilir.
Klİnİk meme muayenesİ:20-40 yaş arası 2-3 yılda bir, 40 yaş üzerindeki kadınlardaysa her yıl doktor tarafından yapılması önerilir.
Mammografİ (meme röntgenİ): 50 yaş üzerindeki kadınlarda yılda bir yapılması önerilirken, 40-50 yaş arasındaki kadınlarda meme dokusu daha yoğun olduğu için şüpheli kitleleri gösterme başarısı daha düşüktür. Bu yaşlar arasında yapılıp yapılmayacağı, yapılacaksa da hangi sıklıkta yapıması gerektiği tartışmalı. Amerikan Kanser Cemiyeti, mammografi çekimlerinin 40 yaşında başlamasını ve her yıl tekrarlanmasını önermektedir. 35 yaşın altına önerilmiyor.
Ultrason: Tek başına bir tarama testi değildir. Gerekli görüldüğünde diğer testlere eklenmelidir.
Meme MR'ı: Ailesinde meme kanseri olan, yüksek riskli kişilerde faydalı olduğu düşünülüyor. Ancak bu konu hâlâ araştırılıyor.
YARIN: KANSERE ‘AŞK OLSUN’ DEDİ