'Evde ekonomiye can veriyorum'

- ‘Arka Koltuk’ fikri ortaya nasıl çıktı?

Uzun süredir üzerinde konuşulan bir projeydi, bu yıl hayata geçti. İş dünyasının önde gelen isimleri yoğun tempoda toplantıdan toplantıya koştururken, zamanının büyük bir bölümünü ister istemez otomobilin arka koltuğunda geçiriyor. İstanbul’da trafiği de düşünecek olursak, arka koltukta işlerini halletmek için epey zamanları oluyor. Biz de bu zamanda onları daha yakından tanımak istedik. NTV program birimi, projeyi sahiplendi. Ford sponsor oldu, çekimleri Mood Production üstlendi ve ortaya heyecanla sarıldığımız, çok keyifli, daha önce denenmemiş bu format çıktı. Tabii insanın ofisi kendisiyle ilgili çok şey anlatır diye, yola çıkmışken ofislerine uğramayı ve bir fırsat yaratıp çay - kahve içmeyi de ihmal etmiyoruz.

- Otomobilin içinde çekimler nasıl gerçekleşiyor?

Bana projeyi anlattıklarında, en çok merak ettiğim konu araç içi çekimlerin nasıl olacağıydı. Yıllardır alışmışız büyük stüdyolarda, devasa kameralarla yayın yapmaya, otomobilde bu iş nasıl olacak diye meraklanmıştım.

Cebe sığacak kadar küçük özel kameralar var. Yönetmenimiz Hakan Gül, arka koltuğun iki yan camına ve ön koltukların arkasına monte ettiği toplam dört gopro kamerayla oldukça iyi açılar yakaladı. Aslında mini bir stüdyo yarattı. Konuklarımız da görünce şaşırıyor ve çok beğeniyor.

- Konuklar nasıl belirleniyor?

15 yıl boyunca CNBC-e’de iş dünyasıyla iç içeydik. Ekip olarak bir liste oluşturduk. Ama birebir, irtibat kurup birinci ağızdan projeyi anlattım. Bahsettiğimde onların da ne kadar heyecanlandığını gördüm. İşi kurmuş ya da devralmış, hikayesiyle fark yaratan patronları, aslında işin direksiyonundakileri konuk ediyoruz...

- Farklı bir format. Tepkiler nasıl?

Tanıtımlar yayımlanmaya başladığından itibaren inanılmaz ilgi gördü.

Daha çok ‘Nasıl bir format?’, ‘Aracın içinde nasıl çektiniz?’ gibi sorular soruldu. Her bölüm kendine has bir akışla çekiliyor. İki toplantı arası yolda çekimlerimiz de oluyor, ofiste başlayıp evlerine bıraktığımız da... Her bölüm ayrı merak uyandırıyor.

- NTV ekranında gün içinde ekonomi programlarıyla da ekrana geliyorsunuz. Türkiye’de sürekli ekonomi değerlerinin değişmesini siz nasıl görüyorsunuz?

CNBC-e’den sonra NTV para kuşaklarıyla ekonomi ve piyasalar daha kapsamlı yer buluyor artık. Her yeni gün gibi, ekonomi de gelişen, değişen durumlara gebe... Dünyada artan jepopolitik riskler, siyasi gelişmeler, Merkez Bankası’nın kararları hiç olmadığı kadar ekonomileri ve piyasaları etkiliyor. Yoğun gündemle piyasalar hareketlendikçe, hem bize konuşacak malzeme çıkıyor hem de insanların ilgisi ve merakı artıyor. Biz de özellikle, altına ve dolara çok bakılıyor. İnsanlar doları olsun olmasın ekonomi programını izliyor.

- Siyaset ve spor programlarında olan olaylar üzerine konuşulur ama ekonomide öngörü çok önemli... Ekonomi diğer alanlara göre zor mu?

Hepsinin kendine göre zor yönleri var ve öngörü her alanda gerekli aslında... Ayrıca bugün zaten siyaseti ekonomiden ayrı düşünmek mümkün değil. Siyasetteki gelişmeler ekonomiyi, ekonomideki değişimler siyaseti birebir etkileyebiliyor. O nedenle ekonomi kadar siyaseti de izlemek durumundayız.

- İzleyiciyi nasıl ekrana çekmeye çalışıyorsunuz?

Ekonominin ve piyasaların nabzını iyi tuttuğumuzu düşünüyorum.

Doğru veriyi anlaşılır bir formatta tecrübeli isimlerin yorumlarıyla ekrana taşıyoruz. Ve en önemlisi sokağın ekonomisini yakalamaya çalışıyoruz.

- Yıllardır ekonominin içindesiniz. Yatırım yapıyor musunuz?

“Terzi kendi söküğünü dikemez” derler ya, bende de durum öyle. Para işlerine bizim evde, eşim bakıyor. Bense, ekonomiye can veriyorum.

‘Dolar ve altını çok soruyorlar’