Gülay Afşar

Gülay Afşar

gulay.afsar@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bu hayatta sevdiğin işi yapıyorsan, hiç çalışmıyor gibisindir. Hele de içine aşk katıyorsan, hep genç kalıyorsundur. İşte en güzel örneği: Erol Evgin. Yaş alır ama yaşlanmaz, çok çalışır ama enerjisi bitmez. Sahneye çıktığında, genç kızların hayallerini süsleyen bir yıldız, sohbet ettiğinizdeyse mütevazı bir dostunuz olur. O yüzdendir ki, Evgin bizim kahramanımızdır.

Nasıl olmasın ki! Sanat hayatında 50 yıla yaklaşırken, hâlâ ilk günkü heyecanla Türkiye turneleri yapıyor. Geçtiğimiz yıl, uzun bir aradan sonra yola çıkıp, Anadolu’daki hayranlarıyla buluştuğu çok sayıda konser gerçekleştirdi. Aslında, 80’lerden bu yana ilk Türkiye turnesiydi ve bıraktıkları yerden aynı coşkuyla dinleyenleriyle bir araya geldi.

Haberin Devamı

Erol Evgin olmak

Evgin’e de iyi gelmiş olmalı ki, o tatlı heyecanla, bu sene Türkiye turnesine yeniden çıktı. Turneyi “Hayatımda hep ayrıcalıklı bir yere sahip” dediği İzmir’den başlattı. İzmir Fuar alanındaki konseri dolayısıyla, eski güzel İzmir Fuarı yıllarını da hatırladığını anlatıyordu. Sonrasında, 24 Haziran seçimleri nedeniyle kısa bir ara verip, temmuzdan itibaren daha çok Ege ve Akdeniz sahil şeridi olmak üzere, il il konserleri eylül sonuna kadar devam edecek. Her zamanki gibi,
o çok sevilen parçaları hep birlikte söylenecek, hikayeler, fıkralar
anlatılacak, biraz da sohbet edilecek ve yeni anılar biriktirilecek. En güzeli de, hep dilediği gibi, sonuna kadar şarkı söyleyecek.

‘Altın Düetler’in ikincisi

Erol Evgin’in kadın yorumcularla yaptığı ‘Altın Düetler’ albümü, en çok dinlenenlerden oldu. Özellikle Sıla ile seslendirdikleri ‘Ateşle Oynama’, vazgeçilmezlerimiz arasına girdi. Şimdi de devamı geliyor... Yine özel isimlerle düetler hazırlanıyor. Kimler kimler yok ki; Ajda Pekkan, Funda Arar, Nil Karaibrahimgil, Zara ve Kibariye gibi yorumcularla daha geniş bir yelpazeden isimlerle buluşuyor. Pekkan’la en güzel şarkılarından ‘İçimdeki Fırtına’yı söylüyorlar. Albümle ilgili epey yol alınmış, ağustos sonuna yetişmesi planlanıyor. Yani yıl boyu, art arda konserler ve yeni bir albümle ‘Erol Evgin efsanesi’ devam edecek.

Haberin Devamı

İSTANBUL MODERN, BEYOĞLU’NDA

Yıllar içinde farklılaşan algıya rağmen, Beyoğlu deyince benim hâlâ aklıma kültür, sanat, tarih ve estetik geliyor. Son 1-2 yıldır görülen hareketin, canlandırılan sanat mekanlarıyla artığını düşünüyorum. Beyoğlu’ndaki geçici mekanına taşınan İstanbul Modern’in, Meşrutiyet Caddesi’ne getirdiği coşkuyu da bir dayanak olarak hissediyorum.

Türkiye’nin ilk modern ve çağdaş sanat müzesi İstanbul Modern,
14 yıl süreyle Karaköy’deki 4 numaralı antrepoda, sanatseverleri ağırladı. Galataport projesi kapsamında Karaköy’deki binanın yeniden inşa edilecek olması dolayısıyla, bir süreliğine Beyoğlu’ndaki eski Union Française binasına taşındı. 1896’da Alexandre Vallaury tarafından inşa edilen yapı, daha ilk andan sıcak atmosferiyle ziyaretçileri kucaklıyor. Ne de olsa, yüzyılı aşkın bir yaşanmışlık var ardında...

Erol Evgin olmak

Sekiz katlı tarihi bina, 22 Mayıs itibarıyla ziyarete açıldı. Bu özel
mekan, günümüz heykel sanatının en özgün ve yenilikçi sanatçılarından Anthony Cragg ‘in ‘İnsan Doğası’ başlıklı sergisiyle, sanatseverleri karşıladı.

Haberin Devamı

Cragg, dünyada birçok önemli müzenin ve koleksiyonerin koleksiyonunda yer alan ve 50 yıla yaklaşan kariyeri olan bir sanatçı... Türk koleksiyonerlerin de çok ilgi gösterdiği Cragg daha önce birkaç kez Türkiye’ye gelmiş, bir isim. Dünyada saygın kültür-sanat yayınlarının kapağında yer alan heykelleri biliniyor.

Serginin açılışına 2 bin civarında konuk katılırken, ertesi gün ziyaret ettiğim İstanbul Modern’in bu geçici binası, kendi adıma bana çok yakın geldi. Lokasyonu ve tarihi bir mekan olması dolayısıyla, sanki çok zamandır tanıdığım bir yermiş hissini verdi.
Sade bir şekilde yenilenmiş olması ve eserlerin ihtişamıyla yarattığı iç uyum, en güzel müze ziyaretlerimden biri olarak aklımda yer etti.

İstanbul Modern’in üç yıl süreyle Beyoğlu’nda kalması, sonrasında yepyeni bir tasarımla, dünyaca ünlü mimar Renzo Piano’nun imzasını taşıyacak Karaköy’e taşınması planlanıyor. Bir sanat izleyicisi olarak, yeni yerin dünya standardlarında muhteşem bir mekan olacağından hiç kuşku duymuyorum, ama içten içe Beyoğlu’ndaki bu geçici binanın da korunmasını diliyorum.

Anthony Cragg sergisi, 11 Kasım‘a kadar ziyaretçilerini bekliyor.