Klasik mi erotik mi?

ABD’de yılın en çok satan romanı, erotik kitap ‘Fifty Shades of Grey’ olunca, yayıncılar atağa geçti ve klasiklere ‘erotik sahneler’ eklendi. İlk kurban, Jane Austen’ın efsane karakteri Jane Eyre ve Mr. Rochester... Çift, kitabın yeni versiyonunda alabildiğine sevişiyor

Hiçbir edebi iddiası olmayan ‘Fifty Shades of Grey’i, ABD’li kadınlar başucunda, hatta kucağında taşıyor bugünlerde. İşin tuhaf tarafı; kadınların sevdiği türden bir ‘Brigitte Jones’ hikayesi anlatmıyor kitap; bilakis başkarakterlerin bütün ‘hünerlerini’ sergiledikleri bir erotik-hikaye bu. Pek de ‘masumane’ değil. Öyküde kırbaçlar, zincirler, kelepçeler dört dönüyor ve hatta zaman zaman başrole oynuyor. Esas oğlan zengin, yakışıklı Christian Grey ile masum üniversite öğrencisi Anastasia Steele, röportaj için bir araya gelirler ve işler zamanla çığırından çıkar. ABD’li eleştirmenler, kitabın elle tutulur yanı olmadığında neredeyse hemfikir. Kurgusunun sorunlu, karakterlerinin yapay olduğu görüşü yaygın. Yazar E. L. James’in de edebi bir iddiası yok zaten. Tamamen satışa yönelik yazılmış ve amacına fazlasıyla ulaşmış bir kitap bu.

Eylülde Türkçe’de
‘Fifty Shades of Grey’, ABD’de listeleri altüst ettikten sonra akıllara gelen ‘parlak’ fikirse, en az kitabın kendisi kadar tartışılıyor bugünlerde. Fikir şu: Madem ‘erotik-kitap’ diye bir piyasa türedi, bunu best-seller’larla sınırlı tutmayalım, dünya klasiklerini yeniden yazıp kitabın arasına 1-2 sevişme sahnesi koyalım. Total-E-Bound Publishing’in kurucusu Claire Siemaszkiewicz durumu şöyle açıklıyor: “Biz kitapların orijinal metinlerini bozmuyoruz. İnsanların keyif alacağı ‘eksik’ düşündüğümüz sahneleri ekleyerek romanları genişletmek istiyoruz. İnsanlar bu projeyi ya sevecek ya da nefret edecek ama biz böyle bir pazar olduğuna eminiz. Bu projeyi yeni jenerasyona klasikleri sunduğumuz kadar, klasikleri seven fakat bizim de ne yaptığımızı merak eden insanlara da sunuyoruz.”

ABD’de fikrin ilk iki ‘kurbanı’, Jane Austen ve Charlotte Bronte kitapları oldu. Anlayacağınız yeni nesil, dünya klasiklerini satır aralarına yatak sahnelerinin eklendiği, tuhaf bir ‘patch-work’ olarak öğrenecekler. Bu fikrin ve ‘erotik-kitap’ modasının Türkiye’yi nasıl etkileyeceğiyse henüz muamma. Kesin olan tek şey; Pegasus Yayınları’nın ‘Fifty Shades of Grey’in yayın haklarını satın aldığı ve kitabı önümüzdeki ay yayımlayacağı... Yeni ‘erotik çok satanlar’ dalgasına ve onun artçı sarsıntısı ‘klasiğe erotizm ekleyelim’ fikrine bakalım bizimkiler nasıl yaklaşacak?
www.twitter.com/gulumdagli

HAFTANIN NOTLARI

* Bu yazın çok konuşulan sergilerinden ‘The Great Masters’, 27 Ağustos’a kadar uzatıldı. Hâlâ görmediyseniz; Tophane-i Amire’nin sergi salonunun ortasında metrelerce uzayan ve heybetiyle büyüleyen Davud Heykeli reprodüksiyonunu ve Leonardo’nun ‘Son Yemek’ freskini kaçırmayın. Eserler orijinal değil ama orijinali kadar iyi kopyalar... Her gün 10.00-19.00 arasında, perşembeleri 21.00’e kadar açık.

* 20 yaşında şiir yazmayı bırakmasına rağmen, dünyanın en önemli şairlerinden sayılan Arthur Rimbaud, yazdıklarıyla, yaşantısıyla ve kişiliğiyle, edebiyat gündeminden düşmeyen bir isim. İş Kültür Yayınları’nın ‘Dünyaya Yön Verenler’ dizisinden çıkan ‘Rimbaud’ biyografisi de, Arthur Rimbaud’un serseri ruhunu, Paul Verlaine’le ilişkisini anlatan yepyeni bir kitap. Biyografi okuyarak kafasını rahatlatanlar için... İş Kültür Yayınları, 48 TL.

* Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri’yle ilgili en çok eleştirilen konu, ödül verilecek oyunların en az 75 kişilik salonlarda sahnelenmesi şartıydı. 2012-2013 sezonunda, bu sınırlama kaldırılıyor ve Afife artık alternatif tiyatro mekanlarına da kapılarını açıyor. Böylece adaylar daha geniş perspektifle belirlenecek. Bakalım Nisan 2013’teki Afife Ödülleri’nde neler olacak?

* Kitap okuyarak uykuya dalmak isteyenlere, Nöroloji Uzmanı Dr. Gülten Özdemir’in bir uyarısı var: “Ağır ve gerilim yüklü kitaplar uyku kaçırır. Pembe dizilerse daha rahat uyumanızı sağlar.” Bu uyarı vesilesiyle, geçen hafta hayatını kaybeden ‘aşk romanı prensesi’ Maeve Binchy’i analım. Başta ‘İtalyanca Aşk Başkadır’ olmak üzere, birçok kitabıyla çok satanlar listesine giren, Türkiye’de de çok okunan yazar, popüler ‘pembe’ kitapların sahibiydi. Kendisine aynı zamanda “Uyku getiren romanların yazarı” diyebiliriz sanırım.