CaddeHarvey Nichols kısmetse bizimle olur

Harvey Nichols kısmetse bizimle olur

23.02.2009 - 05:00 | Son Güncellenme:

Demsa Group’un Harvey Nichols’ı aldığı söylentileri üzerine konuştuğumuz Demet Sabancı Çetindoğan “Harvey Nichols’la henüz görüşmelerimiz hala devam ediyor” dedi

Harvey Nichols kısmetse bizimle olur

Demet Sabancı Çetindoğan, üç çocuk annesi genç bir iş kadını. 20 yıl çalıştığı Sabancı Holding’den ayrılıp eşi Cengiz Çetindoğan ile 9 yıl önce Demsa Group’u kurdu. Sonra Fashiontv ve ZTV ile medyaya girdi. Onkim adlı kök hücre merkeziyle tedavi ve anti-aging için umut arıyor. Şimdi Demsa Group’un Harvey Nichols’ı aldığı söylentileri var. Son gelişmeleri kendisiyle konuştuk.

Eşinizle birlikte çalışıyorsunuz. Nasıl bir iş bölümünüz var?
Eşim perakende ve inşaat işiyle ilgili. Ben de sağlık ve medya ile ilgiliyim. İş dağılımından dolayı odaklandığımız konularda daha rahat çalışabiliyoruz. Bazen soruyorlar, hepsine birden nasıl yetişiyorsunuz diye. Hepsine birden bakmıyoruz aslında. Tabii ki ortağız, birbirimize fikir soruyoruz ama aramızdaki görev dağılımı daha rahat çalışmamızı sağlıyor.

Eşlerin birlikte çalışması çok zordur derler.

Bizim ofislerimiz ayrı. Akşamları evde herkes kendi işini anlatıyor. Fikir alışverişi hoş oluyor. Belki evde ve ofiste sürekli birlikte olsaydık, sürekli aynı ortamda, aynı konular olsaydı zor olabilirdi. Ama biz onu yaşamadık.

Sabancı Holding’den ayrılıp kendi şirketlerinizi kurmaya nasıl karar verdiniz?
Farklı bir iş kolunda çalışmak istiyordum. Modayı yakından takip ediyordum. Dünyanın üçüncü büyük kanalı olan FTV ile hem yeni bir sektöre girmiş oldum, hem de ilgi alanımla birleşmiş oldu.

Modayla ilgilenmeye nasıl başladınız?
Moda, trendlerin sosyolojik çağrışımları, giyimse toplumsal kimliklerimizi yansıtmak için bir araç. Demsa olarak amacımız, önemli yabancı markaların Türkiye pazarında yaygınlaşmasını sağlamak. Bu nedenle kendimize ve Türk tüketicisine yakın ve büyüyebilecek markalar seçtik.
Portföyümüzde her kesime hitap edecek fiyat aralığında ve her türlü ihtiyacı karşılayabilecek çeşitlilikte markalar mevcut.
Demsa Group, son iki senede yüzde 40’lık büyüme oranını A plus müşterilerimize hitap edecek lüks markaları ile önümüzdeki senelerde de sürdürecek. Yeni markalar ve sürekli açılan yeni alışveriş merkezi projeleri ile birlikte 5 yıl içerisinde 150 mağaza olmayı hedefliyoruz.

Türk kadınlarının modaya bakışını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türk insanının modaya çok yakından ilgi duyduğuna inanıyorum ve zaman içerisinde sadece etiket değerinden ziyade tasarım değerine de ilgi göstermelerini keyifle takip ediyorum.

Demsa olarak Atıl Kutoğlu’nu da destekliyorsunuz. Nişantaşı’nda ilk mağaza açıldı. Bundan sonra neler planlıyorsunuz?
Atıl Kutoğlu’nun Viyana’da ve New York’ta da mağazalarını açmayı düşünüyoruz.

Kendi markanızı yaratmayı düşünür müsünüz?
Şu an için böyle bir düşüncemiz yok.

Harvey Nichols’ı aldığınız söyleniyor. Doğru mu?
Henüz görüşmelerimiz devam ediyor. Aslında görüşmelerimiz daha çok başında basına yansıdı. Hakikaten başında diyebileceğimiz bir zamanda olmuş bitmiş imzalanmış gibi basına bir bilgi geldi. Hala üzerinde çalışıyoruz. Hala bir arkadaşımız şu anda Londra’da Harvey Nichols’la görüşüyor.
Demsa Group’a geçer ise perakende konusundaki bilgi ve tecrübemizi tabii ki buraya da aktarmak isteriz. İnşallah kısmetse olur. Her şeyin hayırlısı!

Harvey Nichols dünyaca ünlü bir marka.
Evet çok bilinen bir marka. Türk tüketicisi tarafından da biliniyor ve seviliyor. Keyifli yapılmış bir mağaza. Bir şey almasanız da dolaşmak ve giyim konusunda güncel şeyleri takip etmek için keyifli bir ortam oluşmuş.

Kanyon’un amiral mağazası.
Evet, hakikaten öyle. Çok sayıda alışveriş merkezi olduğu için, bazı markalar dediğiniz gibi amiral yani çekim gücü oluyor. Kanyon’da da Harvey Nichols’ın öyle bir özelliği var.

Daha önce Harvey Nichols kapanacak diye söylentiler çıkıyordu.
Kapanmaz, öncelikle onu söyleyeyim. Harvey Nichols, kısmetse bizimle olur. Yoksa başka bir grup ile olur. Tabii ki her şeyden önce kapanmasını istemeyiz, tüketici olarak.

Haberin Devamı

Medya çok heyecan verici
Sizin için Sabancı ailesinin ilk medya patronu deniliyor.
Kesinlikle kendimi medya patronu gibi görmüyorum. Bünyemizde 2 tematik kanal (FTV ile ZTV) ve bir magazin dergimiz (Fashion Magazin) bulunmakta. Yani çok küçük bir grubuz şimdilik.

Mediasa’nın yeni projeleri var mı?
Medya benim için çok yeni bir konu. Çok heyecan verici, çok zevkli ve çok dinamik bir sektör. Tekstilde 20 sene çalıştım. Moda da dinamik ama medya kadar değilmiş. Şimdi tematik kanallar üzerine çalışıyoruz. Ben ileride tematik kanalların daha büyüyeceğini düşünüyorum. Niyetimiz geçen eylülde yeni bir tematik kanalı devreye almaktı ama kriz ortamı yüzünden bir yıl erteledik. Önümüzdeki eylüle hazırlanıyoruz.

Bu kadar çok işin arasında sizi en çok mutlu eden hangisi?
Biz Mediasa olarak ülkemizi dünyaya taşıması amacı ile birçok kültürel projelere imza atıyoruz. 7 mekân-7 modacı adı altında Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ortak gerçekleştirdiğimiz projemiz ve modanın Oscar’larını seçtiğimiz FTV moda ödül törenimiz ve 202 ülkede FTV’de yayınlanan ve gerçekleştirilen Miss FTV adlı güzellik yarışmamız var. Özellikle Miss FTV son 3 senedir ülkemizde yapılıyor. Bu kadar uluslararası bir projeyi 3 senedir ülkemizde yapıyor olmak Türk turizmi için de önemli. Bundan dolayı da ayrıca mutluyum. Böylece Türk tekstil, turizm ve tasarım anlayışı dünyada hak ettiği yere gelebilecek. Bu projeler sanırım beni en çok mutlu eden şeyler.

Resim koleksiyoneri olduğunuzu biliyoruz. Pera’da bir müze açma projeniz vardı.
Merakımız 2000 yılında tamamen bir tesadüf sonucu başladı. Halen kendimizi bu konuda eğitmek ve geliştirmek için gerek sanat ile ilgili yayınları gerek yurtdışındaki müzeleri ve sanatsal aktiviteleri takip ediyoruz. Şu an koleksiyonumuzda 150 sanatçının 700 eseri var.

Haberin Devamı

Sakin ve disiplinli çalışmayı seviyorum
Bir gününüz nasıl geçiyor?
Gündüz işlerimi takip ediyorum. Öğlen arası çalıştığım derneklerle ilgili toplantılara katılıyorum. Akşamüstü ise çocuklarla birlikte olmaya gayret ediyorum. Güne erken başladığımız için eşim ve ben hafta içi akşamları evde olmaya özen gösteriyoruz.

3 çocuk annesi bir iş kadını olarak her şeye nasıl yetişiyorsunuz? Özel bir formülünüz var mı?
Her zaman çok sistemli ve düzenli bir hayatım oldu. Çok erken kalkar, kendimi yoğun geçecek bir güne hazırlarım. Aslında işleri delege edip bunları takip etmeye çalışıyorum. Sakin ve disiplinli çalışmayı severim, özel bir formülüm yok.