Cadde“istanbullular vapurda buluşuyor”

“istanbullular vapurda buluşuyor”

31.05.2012 - 18:28 | Son Güncellenme:

Ömer Öztürk, TRT Türk’te ekrana gelen ‘Vapurda Çay Simit Sohbet’ programının yapımcısı ve sunucusu. İlk röportajını verdiğini söylüyor.

“istanbullular vapurda buluşuyor”

Heyecanlı... “Amacım sadece ünlü isimleri programa getirmek değil” diyen Öztürk, her hafta seçtiği iki
vapur yolcusuna, tanığı isimlerle sohbet etme şansı da tanıyor...

Haberin Devamı

Vapurda program yapma fikri nasıl ortaya çıktı?
Öğrencilik yıllarımda sürekli vapur kullanmam bu fikrin ortaya çıkmasında etkili oldu. İnsanların tanıdığı, bildiği, kendine yakın hissettiği şeyleri yapması lazım. O yıllarda izlediğim stüdyo programlarından çok hoşlanmıyordum. Sonuçta İstanbul gibi bir şehirde yaşıyoruz. Her tarafta tarih gizli. Simgeler çok önemli. Bu simgelerden biri de, şehir hatları vapurları. Ben vapurda çok önemli yazarlarla, oyuncularla karşılaştım ve formata ünlüleri de dahil etmek istedim. Proje üç yılda hayat buldu. Önce bir demo süreci oldu, ardından bazı kanallarla görüştük. Bu fikri hayata geçirmek için defalarca Ankara’ya gittim geldim. Aslında vapur, İstanbullunun buluşma noktası. Daha önce bu simge kullanılmış, ama vapur hareket halinde değilken... Benim istediğim ‘doğal’ bir program yapmaktı. Gerçek yolcuların olduğu, sefer saatlerinde... Tabii biraz zor, koordinasyon gerektiriyor. Hem ünlü konuğunuzu o vapura yetiştirebilmek zorundasınız, hem de aksamadan çekimi tamamlamak...

Haberin Devamı


Yolculardan nasıl tepki alıyorsunuz?
Başlarda çok şaşırdılar. Çünkü programa katılan ünlü isimlerle sohbet edebileceklerini yolculara duyurmamıştık. 20’nin üzerinde bölüm çektik ve çok değerli isimleri ağırladık. Barbaros Şansal, Ahmet Ümit, Jehan Barbur... Ben Beyazıt Öztürk’ün, Cem Yılmaz’ın, Yılmaz Erdoğan’ın da bu vapura geleceğine inanıyorum. Amacımız, sadece ünlü konuğu vapura getirmek değil, bu buluşmayı yaparken vapur yolcusuna da konukla sohbet etme şansı vermek. Her hafta iki vapur yolcusunu sohbete dahil ediyoruz. Bazen benim sormaya çekindiğim şeyleri onlar soruyor. Ünlü kişilerle aynı masada çay içip, simit yiyorlar. Konuklarımız da bu durumdan çok keyif alıyor.

Konuklarla şehir hayatı üzerine mi sohbet ediyorsunuz?
Sohbet konumuz, gelen konuğa göre şekilleniyor. Sadece Murat Belge’yle İstanbul’u konuştuk. Programa tek konuk almayı tercih ediyorum. Çünkü misafirimize yeteri kadar zaman ayırmak istiyoruz. Belgesel olacak projeler hazırlama gayreti içindeyiz. Televizyon, çabuk tüketilen bir şey. Bu yüzden ‘Vapur Sohbetleri’ adı altında programın kitabını ve DVD’sini çıkarmak istiyorum.

Haberin Devamı

Siz aynı zamanda programın yapımcısınız... Evet... Televizyonla ilgili birkaç yeni projem daha olacak.


Nasıl bir ekibiniz var?
Ben 30 yaşındayım, ekibimizin yaş ortalaması 20-21. Her profesyonelin yanına bir stajyer var. İleride onların başarılarını görmek beni çok mutlu edecek.


Akademisyenliği de sığdırmışsınız kariyerinize...
Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunuyum. Bitirdikten sonra okulda akademisyen olarak da çalıştım. Master’ımı sinema üzerine yaptım. Birikimleri paylaşmak için 50-60’lı yaşların beklenmesi gerektiğini düşünmüyorum. Akademik hayatın ardından bilgilerimi ekibimle paylaşma yoluna gittim. Ayrıca her dönem en az 10 iletişim fakültesi öğrencisi seçip, ofisimizdeki sohbet okulunun içine katıyorum.


Hedefiniz nedir?
Sinema eğitimi aldığım için ilerleyen dönemlerde bu alanla ilgili bir şeyler yapmayı çok arzuluyorum. Kendi yazacağım filmleri çekmek istiyorum. Nuri Bilge Ceylan filmlerinin yapımcısı Zeynep Özbatur Atakan’ın öğrencisiyim. Burak Göral’dan da senaryo dersleri alıyorum.

Haberin Devamı


“istanbullular vapurda buluşuyor”

“Bu şehri tanıdıkça sevdim”

Size göre İstanbul’un simgesi vapur mu, yoksa çay-simit mi?
Benim için çay-simit, martı, vapur bunlar bir üçleme. Hepsini bir bütün olarak görmek lazım. Programımızın ismi de buradan geliyor.


Sizin İstanbul’unuz nerede başlıyor?
Ben Eskişehirliyim. Üniversiteyi kazandıktan sonra İstanbul’a geldim. Burayı tanıdıkça, yaşadıkça sevdim. Evet; Boğaz’ı var, yalıları var ama ben Barbaros Hayrettin Paşa İskelesi’ni gördüğümde, Sepetçiler Kasrı’nın geçmişini öğrendiğimde, dünyanın en büyük saray lobisinin Dolmabahçe Sarayı olduğunu duyduğumda, daha çok keyif almaya başladım.


Sizce İstanbul’u en iyi anlatan yazar kim?
Tarihi açıdan baktığımızda, Murat Belge ve İlber Ortaylı’dır herhalde.


Şehri en iyi anlatan şarkı peki?
Sezen Aksu’dan ‘Ah İstanbul’.

KEŞFETYENİ
Survivor'da yine olay! İsmail Balaban'ın cezası belli oldu
Survivor'da yine olay! İsmail Balaban'ın cezası belli oldu

Cadde | 15.05.2025 - 00:38

Acun Ilıcalı konseyde İsmail'in aldığı cezayı açıkladı. İşte Survivor'da merak edilen detaylar...

Yazarlar