CaddeKimsenin yuvasını yıkmadım

Kimsenin yuvasını yıkmadım

06.03.2009 - 01:00 | Son Güncellenme:

“Binbir Gece”deki rol arkadaşı Canan Ergüder’in boşanmasıyla hiçbir ilgisinin olmadığını söyleyen Tardu Flordun, “Bana yuva yıkan erkek demeye kimsenin hakkı yok. Bildiğim kadarıyla birkaç senedir iyi gitmeyen bir ilişkisi var” diyor

Kimsenin yuvasını yıkmadım

Uç sezondur Kanal D’de yayınlanan “Binbir Gece”de Kerem karakteriyle seyirci karşısına geçen Tardu Flordun, rol arkadaşı Canan Ergüder’in boşanmasında kendisinin günah keçisi seçildiğini söyledi. Ergüder’in boşanmasıyla hiçbir alakası olmadığını belirten Flordun “Bana yuva yıkan erkek demeye kimsenin hakkı yok. Canan’ın zaten birkaç senedir iyi gitmeyen bir ilişkisi var” diyor.


Bugüne kadar çok fazla projede yer almadınız neden?
Toplamda dört beş iş var yer aldığım. Mümkün olduğu kadar içime sinen işlerde yer almak istiyorum. Senaryoyu okuduğum zaman faydam olacaksa kabul ediyorum. Ben menajersiz çalışıyorum. Türkiye’de çok doğru uygulandığına inanmıyorum. Oyuncu ulaşılmaz gösteriliyor. Oyuncuyu sırça kümesin içine koymanın bir anlamı yok.

Diziniz son zamanlarda reyting anlamında iniş yaşadı. Bir projenin bu kadar uzun sürmesi doğru mu?
Bu çok normal, her zaman aynı grafiği yakalaması beklenemez. Ama zaten reytingler de gösteriyor ki “Binbir Gece” sıktı diyenlerin hepsi tekrar geri döndü. Son birkaç ayda hikâyemiz farklı yerlere gitti ve çok güzel oldu. Rollerimiz tekrar renklendi. Ortalama olarak bana sorarsanız bir dizinin ömrü iki sezon olmalıdır. Ama “Binbir Gece” üçüncü sezonunda bile izleyicisini peşinden sürüklemeyi başarıyor. Ayrıca ekip olarak baktığımızda onların hayat mücadelesi dahilinde işin beş sezon devam etmesini tabii ki isterim. Set çalışanları bizim gibi değil daha zor şartlarda çalışıyor ve hayatlarını sürdürüyorlar.

Sette ölen iki genç kız için düzenlenen yürüyüşte siz de vardınız. Bu konuda çok duyarlı olduğunuzu görüyoruz.
Seti bırakıp yürüyüşe gittik. Bir dernek oluşumu içine girildi. Birçok kişi “Aman ne işim var” diyerek bu yürüyüşe katılmadı. Milletin tuzu kuru “Onlar gitsinler yürüsünler” diye düşünüldü. Her an her şey değişebilir. Herkes o duruma düşebilir.

Üç yıldır Kerem karakterini oynamak sizi sıkmıyor mu?
İnsan zaman zaman kendinden de sıkılıyor. Bu çok insani bir durum... Zaman zaman oyunculuklarımızı bıraktığımı, rejiyi bıraktığımız durumlarda Erol Avcı devreye giriyor. En ufak bir düşüşte bizi toplayıp motivasyon sağlıyor.

Seyirci diziyi izlerken “Yok artık” dediği durumlar oluyor. Siz de oynarken bu duyguya kapılıyor musunuz?
Yok artık diyen de oluyordur, aynı sahnede kendi hayatından bir parça bulan da oluyordur.

Dizide eşiniz Bennu’yla ipler iyice koptu. Bir de üstüne üstlük vuruldunuz.
Ama çok güzel vuruldum (Gülüyor)

Reyting almak adına dizilerde entrika, aksiyon daha fazla olmaya başladı.
Bu işin ölüsü 15 reyting alıyor. Biz yukardan başlayıp biraz düşüşe geçtiğimiz için kötü çocuk konumuna girdik.

Dizide eşiniz Bennu’nun alkol durumu var. Gerçek hayatta böyle bir eşiniz olsa tepkiniz ne olurdu?
Gerçek hayatta ilişkimi bitiririm.

Eşinizi altadıyorsunuz dizide. Gerçek hayatta aldattınız mı ya da aldatıldınız mı?
Aldattım da, aldatıldım da gerçek hayatta. Birlikte olduğun kişiyi aldatmak adrenalindir. Yaşadığım ilişkilerin bitme noktasında zaman zaman pişman da olsam aldattığım zamanlar oldu.

Bir erkek olarak aldatılmak nasıl bir duygudur. Bunu öğrendiğinizde nasıl hissettiniz kendinizi?
Bir erkek aldatıldığını itiraf etmez. Türk erkeği “Ben aldatıldım” desin mümkün mü? 11 yıl önceki ilişkimde aldatıldım. Kısa dönem askerlik yaptım. Askere giden erkeğin kaderi bu galiba. O an ilişki yaşadığım insan ve beni aldattığı insanla bir gösteriyi izlemeye gittik. Orada aralarında gizli paslaşmalar olduğunu fark ettim. Bir dakika hem de ben, geri zekalı mıyım? dedim ve direkt soruyu sordum. Cevabımı aldıktan sonra ben seni çok seviyorum ilişkimize devam etmek istiyorum dedim. Ama sonra benim şeytanlar ortaya çıktı ve çok daha kötüsünü yaşattım ona. İntikam soğuk yenen bir yemektir (Gülüyor).

Rol arkadaşınız Canan Ergüder’le aşk yaşadığınıza dair haberler çıktı. “Yuva yıkan erkek” durumuna düştüğünüzü düşünüyor musunuz?.
Biz suçlu aramayı çok seviyoruz. Günah keçisi bulmayı çok seviyoruz. Bir kadınla bir erkek iyi anlaşabilirler, iyi arkadaş olabilirler. Beraber sinemaya, yemeğe gidebilirler. Zamanın ne göstereceği belli olmaz. Canan’la sarmaş dolaş rezil bir durumda yakalanmadım ki. Canan rengini sevdiğim bir insan. Onunla sohbet etmeyi, bir yerlere gitmeyi seviyorum. Ne yuva yıkması Allah aşkına. Bir günah keçisi aranıyorsa bu piyasada o kadar çok fazla var ki. Onların peşine düşsünler.

Canan Ergüder’in eşinden boşanmasının nedeni siz misiniz?
Boşanmasının benimle hiçbir alakası yok. Bildiğim kadarıyla birkaç senedir iyi gitmeyen bir ilişkisi var. Boşanmasının benimle hiçbir ilgisi yok çünkü o benim arkadaşım.

“Arkadaşım” denilip sonra el ele poz verme durumlarına alışığız biz?
Geleceğin ne göstereceği hiç belli olmaz.

Yaş kemale eriyor derler... Evlenip çoluk çocuğa karışmayı düşünmüyor musunuz?
Evlilik bana çok uzak gelmiyor. Bir yaştan sonra çocuğunuzun olmasını istiyorsunuz. Annem ilk başlarda çok baskı yapıyordu sonra baktı bende bir hareket yok beni kendi halime bıraktı.

Haberin Devamı
Kimsenin yuvasını yıkmadım



Cezaevine girince ‘Oh be kurtulduk’ dediler
Siz de bir bıçaklama olayından dolayı içeri girmiştiniz. Cezaevinde yatan bir oyuncusunuz?
Evet aynı şeyi ben yaşadım “Tepesine vuralım bitirelim bu adamı” dediler. Sizin içeri girmenizden üzüntü duyan insanların sayısı çok az. Çoğu “Oh be kurtulduk” dedi. Birebir yaşadığım için çok iyi biliyorum. Öyle bir olay oldu ama bilindiği gibi değildi. 1.5 yıl yatacak dediler ama beni haklı çıkaran nedenler olduğu için en yüksek mahkemenin verdiği kararla dışarıya çıkardılar.

Hapishane hayatından biraz bahsedebilir misiniz?
İçeri girdiğimde ben tutuklandığım haberleri okudum düşünebiliyor musunuz. O kadar kötü bir durum ki. İçeri girdiğim günün ertesi gün “Evdeki Yabancı” dizisinin tekrarını yayınlamaya başladılar. Cezaevinde insanlar izliyor. Ben de elimde tesbih oturmuşum orada “Kapatın onu” diyordum (Gülüyor). Allah’tan yaşça çoğundan büyüktüm de ağırlığım vardı. Anında kendime tesbih yaptım.

Çıkınca size karşı bakışlar nasıldı?
Birçok insan için benim dışarı çıkmam hayal kırıklığı oldu. Cezaevinden beni resmi arabayla tiyatroya getirdiler. Beni gören oyuncu arkadaşlarımın yüzü bembeyaz oldu. İnsan şaşırabilir yüzü bembeyaz olur ama gelir sarılır, “Geçmiş olsun” der. O şoku atlattıktan sonra “Merhaba” deyip geçtiler. Kırılıyorsunuz tabii.

Cezaevinde yattığınız bir ay hayatınızda neleri değiştirdi?
Bu ülkede yaşayan, kendini duvarların arkasında gören, çok yüksek yerde gören, halkın içine karışmayı sevmeyen, ulaşılmaz durumu yapmaya çalışan bazı insanların orayı görmeleri gerektiğini düşünüyorum. Orada çok aklı başında insanlar da var. Bir ay boyunca güzel birikimler edindim.


Deniz Seki olayı ‘Vurun Kahpeye’ durumuna döndü

Deniz Seki’nin uyuşturucu kullanmak ve temin etmekten dolayı cezaevine girmesi hakkında neler söyleyeceksiniz?
Günah keçisi aramak durumu Deniz’in olayında da geçerli. Robert Downey Jr diye bir oyuncu var. Bu adam kokainden, adam bıçaklamaktan onlarca kez cezaevine girmiş çıkmış bir adam. Oscar töreninde sanıyorum Robert De Niro onunla ilgili bir konuşma yaptı. Asla onu rencide edici bir şey söylemedi, yüceltici şeyler söyledi. Deniz Seki’nin bu kadar da “Tepesine tepesine vuralım, bitirelim” olmaz ki.

Deniz Seki’ye haksızlık yapıldığını düşünüyorsunuz o zaman?
Bakın bu bir suçtur. Suçun cezası çekilmelidir ve şu anda suçun cezasını çekiyor. Ama bırakın o sadece suçunun cezasını çeksin. Kız zaten içerde. Bir de “Lanet olsun, kadının kocasını elinden aldı”, “Nazire Şenlendirici’nin büyüsü tuttu” gibi şeyler yazılıyor. Biz büyüye, yalan, dolan mistik işlere meraklı bir halk olduğumuzdan “Vurun kahpeye” durumuna döndü. Bırakın suç işledi, cezasını çeksin. Akıllanırsa akıllanır, akıllanmazsa da sizene. Neden bel altından vuruyorsunuz.

KEŞFETYENİ
Görenler babasının kopyası diyor! İşte Can'ın son hali
Görenler babasının kopyası diyor! İşte Can'ın son hali

Cadde | 01.05.2025 - 09:28

Mehmet Aslantuğ’un oğlu Can Aslantuğ babasının boyunu geçti. Son halini görenler babasının gençliği diyor..

Yazarlar