Yaza doğru her yıl bir hareketlenme yaşanır yurdumuzda. Rivayete göre Red Hot Chili Peppers 'o yıl artık nihayet geliyor'dur. Bir anlık heyecana kapılan bizler, bir süre sonra 'meğer o yıl da gelen giden olmayacağını' öğrenir, hüzünleniriz. (Facebook’ta Red Hot Chili Peppers Please Come to Turkey!!! / RHCP, Lütfen Türkiye’ye Gel!!! adlı bir grup bile kuruldu. Ancak bu grubun üyeleri de konserden ümitlerini kesmiş olacaklar ki 2010’dan beri yazan çizen olmamış bu konuyu duvarlarında.)
2011 de o yıllardan biri oldu; bu yıl da bir konserde ya da festival kapsamında sahne almadı Red Hot Chili Peppers. Ancak teselli bulup umutlanmamızı sağlayan başka bir gelişme oldu: Red Hot Chili Peppers’ın onuncu stüdyo kaydının adının 'I’m With You' olacağı ve 30 Ağustos’ta yayınlanacağı duyuruldu. Ki bu albüm 2011’in en merakla beklenen albümleri arasında yer alıyor. (Merak edenler için; diğerleri de Radiohead, Lady Gaga, U2 ve Foo Fighters’ın albümleriydi.)
'I’m With You'nun albüm kapağının tasarımı da oldukça ilgi çekici. Bembeyaz, sade bir fonda hapa konmuş bir karasineği gösteren çalışma, çağdaş sanat denince akla gelen ilk isimlerden biri olan Damien Hirst’ün imzasını taşıyor.
Albümün içeriğine gelince... Öncekilerden farklı olarak bolca klavye ve perküsyon katkısı var 'I’m With You'da. Davulcu Chad Smith “Merak etmeyin, Red Hot Chili Peppers gibi tınlayacak bu albüm” diyor.
En göze çarpan değişiklik, gitarist John Frusciante’nin artık grupta olmaması. Frusciante yıllar önce gruptan bir kez daha ayrılmış, uyuşturucu batağına saplanıp yeteneğini heba etmek üzereyken diğer üyelerin ona sahip çıkmasıyla RHCP’ye geri dönmüştü. 'I’m With You'da onun yerine Josh Klinghoffer çalıyor. Grubun 'Stadium Arcadium' turnesinde gruba eşlik etmiş olan gitarist, artık resmen RHCP’nin dördüncü üyesi. Kendisinden önce grupta çalan Frusciante ve Dave Navarro gibi bir gitar virtüözü değil ancak birkaç enstrüman birden çalabilen, usta bir gitarcı.
RHCP, şekilden şekile girmesiyle de meşhur!Artık başka bir grup
Albümden yayınlanan ilk single 'The Adventures of Raindance Maggie' oldu. Grup üyeleri Red Hot Chili Peppers adı altında çalışmaya devam etseler de artık ‘bambaşka bir grup’ olduklarının altını çiziyor ve "‘I’m With You’ ile yeni bir yanımızı keşfettik” diyorlar.
Chad Smith, “Yeni albümde her şeyden biraz var, zaten biz de böyle çalışmayı seviyoruz” diyor. Modalarının hiç geçmemesini de buna bağlamak lazım belki. Tarzdan ödün vermeden kendini geliştirebilmek her grubun harcı değil ne de olsa. Smith yeni albümle ilgili olarak verdiği bir söyleşide “Stüdyoya girdiğimizde kafamızda belli bir şablon olmuyor” diyor. ‘Haydi bir araya gelip çalalım, bakalım ne olacak' diyerek çıkıyoruz yola. Josh Klinghoffer gruba katılınca daha farklı işler çıkaracağımızı biliyorduk. Dürüstçe, içimizden geldiği gibi çalmak istedik. Her kayıt aşamamız böyle başlar zaten. Josh da bize mükemmel uyum sağladı, ondan iyisini bulamazdık.”
Smith'in belirttiğine göre, hiçbir Red Hot Chili Peppers albümünde birkaç yıl önce yazılmış şarkılar yer almıyor. Her yeni albüm son bir yıl içinde yazılmış parçalardan oluşuyor ve grup üyelerinin en ‘güncel’ ruh hallerini yansıtıyor. ‘Yenilik’ duygusunu kaybetmemek de böyle mümkün olsa gerek.
Gitar virtüözü John Frusciante artık bir RHCP üyesi deği.
Fotoğraf ‘ustaya saygı’ kontenja-nından...
Yaşam, ölüm...‘I'm With You’daki bir diğer farklılık da şarkıların konuları. Funk-rock karışımı müzikleriyle dışarıya hep eğlenceli ve zıp-zıp bir görüntü veren grup, bu kez yaşam ve ölüm gibi ciddi konulara eğiliyor. Örneğin 'Brendan's Death Song' tüm üyelerin yakın arkadaşı olan ve Los Angeles punk camiasının en tanınmış kulübü olan Masque’ı işleten Brendan Mullen’ın ölümünün ardından, doğaçlama yapılarak ortaya çıkarılmış. Aerosmith'in eski zamanlarını hatırlatan karanlık balad 'Even You Brutus?' (Sen de mi Brütüs?) ise adından anlaşılacağı gibi ihanet olgusuna eğiliyor. Bu anlamda RHCP’nin büyüyüp, olgunlaştığı, kendini yeniden keşfettiği albüm denebilir 'I'm With You' için.
Çalışmada Afrika müziğinin etkisi de hissediliyor. Josh ile Flea, Blur ve Gorillaz’dan hatırlayacağınız Damon Albarn’ın projesi Africa Express ile Etiyopya’da turlama olanağı bulmuşlar ve her akşam Afrikalı grupları dinleyip onlarla çalmışlar. Böylece bu yolculuk, 'I'm With You'daki 'Take Me Home' ve 'Ethiopia' parçalarına ilham vermiş.