Fakiri köyünde; zengini kıta ötesinde; ortadan hallice güney sahillerinde havalandı bayramda. Söz konusu seyahat olunca hepimiz Evliya Çelebi’yiz!
Oysa acayip acemiyiz. Bayramda seyranda yollara dökülür, sonra havaalanı kalabalığından şikayet ederiz. İyi de arkadaş, o halde sen niye karıştın o kalabalığa? Bir yer moda olur, ülkece oraya koşarız… Gittiğimiz yerlerde de alışılmışın dışına çıkamayız.
New York’ta gideriz Sarabeth’e ya da Bagatelle’ye kahvaltıya... Paris’te öğlen L’Avenue’de; akşam Costes Otel’de etiketlemezsek kendimizi hasta oluruz. Los Angeles’a gidip Ivy’den resim paylaşmayana ‘Hiçbir şey bilmiyor’ yakıştırmasını yaparız.
Karşımızdakinin kendine özgü yerler keşfedip risk alma ihtimalini yok sayarız. İnsanların farklı zevkleri olabildiği gibi bir algımız yok!
Sonra da “Off her yer Türk” diye hayıflanırız. İyi de arkadaşım, sen İngiliz misin de Türk’ten şikayetçisin?
Hem dokuz günlük bayramda tutup benim gibi, Yunan Adaları’na gidersen ne görmeyi umuyorsun? Fransızlar mı dolduracak eylül ayının sonunda Yunan plajlarını?
KAHVE AŞKINA...
Gurme değilim. Ortalama lezzet bana yeter! Ama kahveye gelince iş değişir. Bitiştir, başlangıçtır, konsantrasyondur, keyiftir ve huzurdur kahve benim için…
Bugün Türkiye’de iyi yemeyi çok yerde bulabiliyorum. Keza tatlıyı da öyle. Ama yemek sonrası kahve keyfim eksik kalıyor ne yazık ki. Özellikle filtre kahve konusunda çok zayıfız!
Bugüne kadar iyi lezzette, tam kıvamında demlenmiş, taze ve çok sıcak filtre kahve içebildiğim tek restoran hatırlamıyorum. Latte’yi fazla süt tadında, cappuccino’yu köpüğü yetersiz, Türk kahvesini de bayat getiriyorlar çoğunlukla. Nişantaşı’ndaki birçok kahve dükkanı bile görüntüleri oranında başarılı değiller bence.
13 yıldır her gün Starbucks’ta kahve içiyorum, bazen günde üç kez! Bir zamanlar Erenköy, Akmerkez arasında mekik dokurdum. Şimdilerde Ankara Yıldız, Arjantin, Next Level civarındayım.
Gittiğim her şehirde Starbucks ararım. Sistemleri harika! Son iki yıldır günün kahvesinde tek seçeneğin Guatemala olması sinir bozucu. Bir de bazı şubelerde makinalar eskidi sanırım. Yeni mağazalarda filtre kahve daha güzel çıkıyor.
Kahve bayat ya da soğuk olduğunda ki bazen oluyor; söylüyorum, hemen yenisini demliyorlar. Ama dedikleri gibi dört dakikada tadı oturmuyor; 10 dakika beklemek gerek. Ayrıca standart orandan 5 - 7 gr. fazla miktarda kahve konulduğunda daha lezzetli geliyor tadı.
Bildikçe huysuzlaşıyor insan! Salı günü 29 Eylül Dünya Kahve günüydü. Daha uzun yıllar kutlayalım inşallah.