Evliliği sallantıda olan bir arkadaşımız var. Aile terapistine gidiyorlar, bir ileri iki geri devam!
Geçenlerde ortak arkadaşımıza sordum, “Nasıl durumlar?” diye.
“İkinci çocuk geliyor,” dedi.“Demek hallettiler problemlerini” dedim.
“Yok, adam hiç istemiyor ama bizim kız ‘boşansak bile doğuracağım’ diye tutturuyor”dedi. Kadın belli ki evliliğini kurtarmak adına çocuktan medet umuyor.
Psikolog İlkim Öz, bir programda “İki çocuklular daha mutlu olduklarından değil, artan sorumluluklardan dolayı daha zor ayrılıyorlar”demişti.
Düşünüyorum da… Oğluma sinirlenip acısını kocamdan çıkarıyorum bazen. Hareket kabiliyetim azaldı, seyahatler gözümde büyüyor. Yolculuklarda ya kimliğimi kontuarda unutuyorum ya paltomu x-ray cihazında. Gittiğimiz her yerde bize dair bir anı bırakıyorum. Gözlük, eldiven, biberon, oyuncak vs.
İlk araba yolculuğumuzda yanımıza mama almamışız. Açlık çığlıkları bugün bile kulağımda. Kabul ediyorum ben beceriksizim.
Ama inanın çoğu evde böyle, bakmayın biz kadınlar söz konusu aile olduğunda yalancılık yapabiliyoruz. Instagram fotoğrafları da yalana kılıf.
Çare çocuk değil...
Çocuk evliliği aile yapan, müthiş enerji getiren bir şey.
Öte yandan geceleri uykunun en tatlı yerinde ağlayan, yemeğin tam ortasında altını pisleten bir minoşla yaşamak pek romantik değil. Büyüdükçe problemler farklılaşıyor.
Çocuklu masalarda karı - kocanın sohbet ettiğini gördünüz mü? Afacanların etrafında dönen dünya, karı - kocayı uzaklaştırabiliyor.
Hele de ailenin erkeği çok evcimen bir yapıda olmadığında, evinin ve işinin dışında bir küçük dünya daha yaratmak isteyebiliyor kendine. İlla yasak ilişkiye girer demiyorum. Kendine ayırdığı özel alan ve anlardan söz ediyorum.
Bebek kokusu nefis, çocuk insanı geliştiriyor. Ama zorlanan bir evliliğin çaresi değil!
Ünlüler dünyasında da boşanacaklar haberleri çıkıp çocuk uğruna devam eden evlilikler var. Örnek yok, bildiklerim sizin de okuduklarınız!
Üç kadın, üç ayrı tarz
‘Kocan Kadar Konuş’un oyuncusu Gülenay Kalkan’a stil danışmanlığı yapan blogger Ayşegül Uluç, turuncu ‘Other Stories’ kıyafeti ve Adidas ayakkabılarıyla havanın soğuğunu unutturdu.
Beşiktaş’a olan bağlılığıyla bilinen Aslı Üstünkaya, Beymen İstinye Park’taki davete siyah beyaz klasik bir şıklıkla, kraliyet mensuplarını andıran tarzla.
Parçalara tek tek bakıldığında hepsi trendy, öyle güzel kombinlenmiş ki bağırmak şöyle dursun, mütevazı bir şekilde durmuşlar yerlerinde. Kıyafetler de giyenin ruhunu alıyor çünkü. Dingin, rahat bir konser şıklığı.