Instagram’daki bir çantanın fotoğrafını çekip büyütüyorum, taklit mi orijinal mi şıp diye anlıyorum. Çünkü ikinci el butiği var!
New York, Londra gibi şehirlerde Sharon Stone, Mary Kate, Rachel Zoe ve daha bir sürü isim ikinci el satış yapan mağazalardan çıkarken görüntülenebiliyor.
Bizde de son zamanlarda yaygınlaşmaya başladı ikinci el merakı...
Ankara’da bulunan Happily Seconds Butik’in sahibi Ceren Sür’ü yakalamışken bir sürü soru sordum. İşte anlattıklarından bazıları:
“En çok çanta satıyoruz. Ama kadınlar bu konuda çekimser. Özellikle Ankaralılar İstanbul’dan gelen ürün istiyorlar, arkadaşlarınınkini almaktan korkuyor. ‘Bu çanta filancanın değil mi?’ ‘Aa biliyorum, bilmem kim bunu sana getirecekti’ gibi ‘uyanık’ taktiklerle ürünün kime ait olduğunu öğrenmeye çalışıyorlar.”
“Anadolu’da da kadınlar markaya çok düşkün. Özellikle Konya ve Kayseri’den çok müşterim var.”
“Kadınlar ürünleri şoförleriyle alıp gönderiyor. Gözlük ve şapkayla gelenler oluyor. Alışveriş merkezinin ön taraflarında bir mağazaya taşınmayı düşündüm ama sürekli müşterilerim ‘Hayır, arka tarafta kal’ diye ısrar etti.”
“Benden ürün aldığını en yakın arkadaşından bile saklayanlar var.”
“Sanılanın aksine müşterilerimiz, gelir düzeyi yüksek kişiler. Çünkü marka ikinci el olsa da değerli ve fiyatı ucuz değil.”
“Bana Uzakdoğu üretimi çantaları ‘orijinal’ diye getiren oluyor. Aralarından çok başarılı taklitler çıkıyor. Ama tabii ben artık markaları sürekli takip halindeyim, işim bu. Hangi ürünün hangi modeli hatta hangi rengi kaç yılında üretildi ezbere biliyorum. Replika satan mağazaları da inceliyorum. Zaten bana gelen ürünlerin seri numaralarını, faturalarını ve çantaların kartlarını istiyorum. Risk alamam, itibarım söz konusu.”
“Bazıları da ellerindeki ürünün taklit olduğunu bilmeden getiriyor. Arkadaşı, sevgilisi hediye almış. Gerçeği öğrenince üzülüyor ve utanıyor. Hele bir müşterim yıllarca kuzeninin ona yurt dışından marka çantalar hediye getirdiğini sanarak yaşamış. Öğrendi ki hepsi taklitmiş.”
Orijinali nasıl anlarsınız?