Op. Dr. Ziya Saylan

Op. Dr. Ziya Saylan

ziya@saylan.com

Tüm Yazıları

Kadınlar, adeta doğuştan bir kamuflaj ve maskeleme ustasıdır. Tarih boyunca birçoğu, genç ve güzel görünmek adına, bugünkü modern uygulamaların temelini oluşturan pek çok yöntem denedi

TARiH BOYUNCA GÜZELLiK HiLELERi

Marilyn Monroe, ayakkabılarını farklı yüksekliklerde yaptırıp daha çok kıvırarak yürürdü.

Ortaçağda kadınlar, suçiçeği izlerini cilde konan kumaş yamalarla kapatıyor, saçlarını topuz yapıp yanaklarını yukarı çekip yüzlerini geriyordu. Geçen yüzyılda şapkalarının önüne taktıkları dantellerle yüzlerindeki kırışıkları ve lekeleri gizlediler, kocaman küpelerle erkeklerin dikkatini yüzlerinden başka yerlere çektiler. Eski Roma’da kadınlar gözlerine bir damla (güzel avratotu, bugün tıpta kullanılan Atropin) damlatarak göz bebeklerini büyüttü. Günümüzde doktorlar bu damlayı göz dibi muayenesi için kullanır ve hasta sonrasında saatlerce normal göremez.

Türk kadınları da yaptı
Romalıların ve Türklerin hamamda keselenerek bir tür cilt bakımı yaptıkları biliniyor. Ortaçağda kadınlar günümüzün cilt soyma ve yakma işlemlerini çoktan keşfetmişti. Türk kadınları gözlerini deri parçalarıyla kapatıp alevle yüzlerini yüzeysel olarak yakıp derilerini gençleştiriyordu (modern lazer uygulamaları gibi). Arap kadınları çöl kumuyla hayvan yağını, İtalyan kadınlarıysa mermer tozunu zeytinyağıyla karıştırıp mekanik zımparalamayla derilerini gençleştirdiler.
Rus Çariçesi Katerina kölelerine dudaklarını ısırtıp, kanatıp onları daha dolgun hale getirirdi. Almanya’da senelerce ısırgan otuyla dudaklar kalınlaştırıldı, yanaklar kızartıldı.
1960’lardaysa Twiggy modasıyla zayıf kadınlar gözde oldu. O zamanlar Kim Nowak’ın ufacık burnu da modaydı. Greta Garbo’nun dışarı fırlamış gözleri ve alınmış kaşları, büyükannelerimizin en büyük süsüydü.
İngiltere’de Viktorya döneminde yaygınlaşan metal korselerle ince belli olmak isteyen kadınların sağlıkları bozuldu ve ölenler bile oldu. Şimdilerde Madonna ve Beyonce, bu metal korseyi güncel hale getirdi.

TARiH BOYUNCA GÜZELLiK HiLELERi

Çocuksu kadınlar
1950’lerde topuklu ayakkabılar moda oldu ve yürümenin bile hilesi çıktı. O kadar ki, Marilyn Monroe daha dişi görünmek için ayakkabılarının topuklarını farklı uzunlukta yaptırır, bu sayede yürürken vücudunu, kalçalarını daha iyi kıvırırdı.
1960’lı yıllarda Brigitte Bardot gençleşme kavramını tamamen değiştirdi. Artık genç olmak, çocuk gibi gözükmekti. Çünkü çocuklar korunmaya ve şefkate muhtaçtı. Bardot ve Audrey Hepburn, bunun en güzel örneklerini verdiler, çocuksu kadınlar ortaya çıktı. Çocukların vücudunda kıl yoktu; kadınlar da vücut kıllarını aldırdılar. Çocuklar güzel kokardı, kadınlar parfüm kullandılar. Tekstilciler hemen modaya uydu ve daha renkli, çocuksu giysiler imal edildi.
1960’larda Parisli bir fahişe ihtiyacı olmadığı halde dişlerine çocuklara takılan diş telleri ni taktırıp meşhur bile oldu. Bu olayı davranış bilimciler, “Kocaman bir köpek görürseniz korkarsınız ama yavru bir köpek her zaman ilgi, koruma hissi ve sevgi uyandırır” diye izah etti.
Bütün bu hileler ve uygulamalar, zaman içinde geliştirilerek bugünlere geldi. Günümüzde hâlâ kadınlar, genç kalmak için yüzlerine ve ellerine zeytinyağı-limon sürüyor. Bu karışımın omega-3 ve C vitamini olduğunu bilmeseler de, büyük faydasını görüyorlar. Bunun en iyi ispatı, 90 yaşındaki annemin cildinin halen güzel olması.