‘Oyuncu kadrosu olarak renkliyiz’

Sercan Kısmet - Nazlı Bulum, ‘Sadakatsiz’ dizisi ve ‘Kral Lear’ oyunuyla izleyici karşısına çıkıyor. ‘Sadakatsiz’in hayatının özel bir yerinde olduğunu söyleyen oyuncu, “Uzun soluklu bir televizyon dizisinin öğretici yanlarını keşfediyorum” diyor. Bulum’la dizisini, tiyatro oyununu ve hedeflerini konuştuk.

‘Sadakatsiz’de genç ve tecrübeli oyuncular var. Sette ortam nasıl?

Evet, hem yaş ve deneyim açısından hem de geldiğimiz yerler anlamında birbirimizden farklıyız. Oyuncu kadrosu olarak renkliyiz. Herkes bir önceki bölümde koyduğu performansın hep bir üstüne çıkmaya uğraşıyor. Disiplinli
oluşumuz bence ortak noktamız. Herkes işin kendine düşen kısmı için elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor. Dizimizin başarısının sırrı bu sanıyorum temelde.

Dizi hayatınızda neleri değiştirdi?

Hayatımda özel bir yerde ve hep öyle kalacağını biliyorum. Kendimi güvende hissettiğim bir yerde, desteklerini hissettiğim insanlarla çalışıyorum ve bu ayaklarımı yere daha sağlam basmamı, mesleğimle olan ilişkime daha da güvenmemi sağladı. Bir karaktere böyle uzun süre ve yoğun tempoda çalışmak büyük şans. Uzun soluklu bir televizyon dizisinin öğretici yanlarını keşfediyorum.

Şiddet mağduru bir kadını oynadınız. O sahnelerde neler hissettiniz?

Şiddeti meşrulaştırmamak bütün ekibin her zaman hassas noktası oldu. Dolayısıyla, ‘Biz özendirici bir sahne mi çekiyoruz, normalize mi ediyoruz şiddeti?’ gibi bir endişem hiç olmadı. Bunu çok önemsiyorum. Selçuk ve Nil’in neden bu noktaya geldiği hayatlarındaki hangi zaaf ve travmaları birbirileriyle kurdukları ilişkide görüyoruz, buna odaklandık. Teknik olarak bu sahneler bir koreografi gibi çalışılıyor.

Maalesef Türkiye’de şiddet ve taciz olayları sık sık gündeme geliyor. Bu konu hakkında neler söylersiniz?

Bu vahim gidişat toplumsal olarak nasıl çözülür, benim kişisel olarak hayatla ilgili gündemim. Dünyanın da gündemi bu. Bir kolay yolu, tek ve net bir çözümü olmadığını biliyorum bu eşitsizliğin. Genel algımızı, hayata ve insana bakışımızı değiştirmemiz, kendimizden başlamamız gerekiyor.

Kadir Has Üniversitesi Tiyatro Bölümü’nden mezun oldunuz. Eğitimini alıp, sete girmenin avantajları neler?

Her işte olduğu gibi aslında, oyunculuk gerçekten ancak sistemli olarak çalışmanızın şart olduğu bir sanat... Bir rol verilmemiş olsa da o dönem, bir işte çalışmıyor olsan da enstrümanın kendin olduğun bir iş ve çalışma aslında durmuyor, devam ediyor yaşadıkça. Hayatına bu anlamda yaymadan devam edilebilecek bir meslek değil. Eğitim bu anlamda çok yol gösterici.

Tanınır olmak nasıl bir his?

Benim tanınır olma hissini sindirerek yaşamakta olduğumu düşünüyorum ve bu hoşuma gidiyor. Daha geniş kitlelerle kontağım ise ‘Sadakatsiz’le oldu. ‘Evimizin kızı gibisin’ diyen çok oluyor. Bir keresinde bir hanım, beni kızının arkadaşı sandı, sonra anladı nereden hatırladığını. Böyle bir aidiyet duygusuyla karşılaşmak sevindirici.

Oyunculukla ilgili planlarınız neler?

Yaptığımdan çok farklı değil. Tiyatroda da sinema da dizide de beraber aynı derdi sırtlandığım, birlikte hikaye anlatmayı sevdiğim insanlarla, öncekinden daha farklı yerlerden, koşullardan gelen karakterlere hayat verebilmek ve durmadan oynamak. Ben Oğlak burcuyum, çalışmadan duramam, hayatım işimle paralel ilerledi hep. O yüzden sadece ve hep oynamaya devam etmek planım, hayalim.

‘Hayran olunası bir şey’

‘Kral Lear’ tiyatro oyununda yer alıyorsunuz, seyirciden nasıl tepkiler geliyor?

2018 Ekim ayından beri oynuyoruz. Ankara-İzmir başta olmak üzere yaptığımız turneler boyunca da, İstanbul’da da seyircinin ilgisi hiç azalmadı. ‘Kral Lear’ bir masaldan yola çıkarak yazılmış bir oyun, uzun ve şiiri ağır orijinal yapıt. Bizim çevirimiz de Haluk Abi’ye (Bilginer) ait. Tam olarak bir uyarlama değil, ama günümüz şartlarına göre sadeleştirilmiş ve kısaltılmış bir versiyonumuz, rejimiz var.

Haluk Bilginer ile karşılıklı oynamak nasıl?

Kendini oyuncu olarak ekip arkadaşlarından ayırmayan, bizlerin de ayırmamıza müsaade etmemiş biri. Ders vermek, örnek olmak gibi dertlerle benimle ilişki kurmadı hiç, eşit bir sahne partnerliği yaşayabilmemiz için gereken prova düzenini sağladı. Bu çok zor ve hayran olunası bir şey.