CaddeSiz botokslu kadınlar! Hepiniz aynısınız

Siz botokslu kadınlar! Hepiniz aynısınız

27.11.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Siz botokslu kadınlar Hepiniz aynısınız

malphan@milliyet.com.tr Geçti bu hallerim. Dedim ya, bir delilik gelmişti öyle.20'li yaşların sonuna yaklaşırken gençlik birden önem kazanıyor. Elinden kayıyor ya... Ne yapacaksın, paniğe kapılıyorsun. Fakat şimdi bakınca, ben hafif atlatmışım bu dönemi. Millet estetikçilere koşturuyor.Efendim, "anoreksia"dan (yememe hastalığı) sonra dünyamızın genç kızlarını tehdit eden yeni hastalık "age-oreksia". Age-orexia bir tür yaş kompleksi. Kendini yaşlı bulma hali. Yaşlanma korkusu. Hep genç kalma isteği. Şimdi artık kafayı sıfır beden olmaktan çok, genç görünmeye takmış durumdayız.Bu daha çok 20'li yaşların hastalığı. Aşısı yok, psikoloğa falan götüreceksiniz kızınızı, kardeşinizi, ablanızı, her kimse...Yok "age-oreksikler" diyet falan yapmıyor.Bunlar hababam estetikçilerin kliniğine taşınıyor. Yaklaşık bir yıl önce kırışıklıklarla kafayı bozmuştum. Sabah akşam kremleniyordum. Göze ayrı, yüze ayrı, dudağa ayrı, boyuna ayrı, göğüslere ayrı... Bunun maskesi var, temizleme kremi var, nemlendiricisi var, anti-aging'i var, serumu var, var da var... Ha bir de vücudu sıkılaştırıcı kremler falan var. Birkaç ay sürdü bu delirmiş halim. Görseniz ama, sabah akşam yarım saat ayna karşısındayım. Öyle motiveyim ki dişimi fırçalamayı unutuyorum, kremlenmeyi unutmuyorum. Mesela... 28 yaşında bir kız kaşlarının arasında incecik bir çizgi görüyor. Gidip oturuyor estetikçinin koltuğuna. (Her isteyene estetik yapmayan doktorları tenzih ediyorum). Estetikçi bakıyor kızın alnına; "Hımmm" diyor, "Bu, kaşlarını çok çatan insanlarda rastlanan bir vaka."Bak sen, nasıl ciddi, nasıl ciddi... Sanırsın ki kız kanser.Sonra kızın alnındaki iki ince çizgi estetikçinin dikkatini çekiyor. "Bunlar da kaşlarınızı çok kaldırdığınız için oluyor."Sonra taramaya devam ediyor. Göz kenarlarındaki "kazayaklarına" yıllarca ucuz Jackie O tarzı gözlüklerin ardında gözleri kısmasının neden olduğunu söylüyor.Alın size bir hayat dersi... Asla ucuz gözlük takmayın!Şimdi rakamlara dönelim...Amerikan Marie Claire dergisindeki bir makaleye göre 2006'da 19-34 yaşları arasında yarım milyon Amerikalı estetik müdahaleye başvurdu. Daha genç olanlar yüzlerine 317 bin doz doldurucu şırınga ettirdi. Bunların 261 bininin şırınga ettirdiği şey Restylane adlı bir tür "asit"ti. Bu rakama bir de botoks yaptıran 18 yaşının altında sekiz bin kızı ekleyin. Ucuz gözlük takmayın! Bu Amerika örneği bize de çok uzak değil. Refah düzeyimiz biraz daha yüksek olsa bu rakamları yakalayacağımıza şüphe yok. Bakınız Derin Mermerci'ye... 30'una gelmeden botoksa teslim olanlardan. Daha yaşlanmadan yaşlanmanın bunalımını yaşıyoruz. Sağlık sisteminin işlemediği, yarın ne halde olacağımızı bilmediğimiz bir ülkede korkularımıza bir de kırışıklıklar mı eklendi?Diyorlar ki erken müdahale kırışıklıkların ortaya çıkışını ertelermiş. Altı ayda bir botoks yaptırırsak, bugün 50 ve 60 yaşlarında kadınların ihtiyacı olan yüz gerdirme ameliyatlarına bizim ihtiyacımız olmayacakmış. Külahıma anlat!Söylesenize, kırışıklık olmayacak diye o donuk ifadeye razı mısınız? Siz botokslu kadınlar! Hepiniz aynı görünüyorsunuz, farkında değil misiniz? Birilerinin sizi çimdikleyip kendinize getirmesi gerekiyor. Ayrıca ister kabul edin, ister etmeyin, en sonunda yaşlanacaksınız. Şu gerçekle yüzleşin artık! Yüzünüzü şişme bebek suratına dönüştüreceğinize zarafetle yaşlanmayı seçebilirsiniz. Biraz daha yaşı geçkin olanlar; gerçekçi olun, ne sanıyorsunuz ki, Liz Hurley misiniz, Sharon Stone mu? Değilsiniz. Hem çocuk doğurduktan, hayatınızın erkeğini bulduktan sonra ne önemi var ki? Yaşlanmanın pazarlığı falan yok, asla kazanamayacağınız bir savaşa girmenin ne anlamı var? Er geç yaşlanacaksınız Ben televizyonlarda da artık yaşını başını almış, yüzü kırışmış kadınlar görmek istiyorum. Bu açık oturumlardaki kel, şişman, yüzü kırışmış adamları izliyorum madem, neden kadınları da izlemeyeyim? Haber spikerleri genç ve güzel kadınlar, tamam ama bana ne? Kadın kontenjanını dolduruyorlar malum. Merak ediyorum bu genç ve güzel spikerler nasıl bir gelecek korkusu yaşıyorlar? Yarın öbür gün onların da pabucunun dama atılacağının farkındalar tahminimce. Bu nasıl bir iştir? Sporcuları anlarım, 30'una kadar profesyonel sporcu oldun oldun... Ama bu spor değil ki, kafa işi, çıkıp konuşuyorsun. Oturumlarda kadın niye yok ya da bu kadar az var? Akıllı, donanımlı kadın mı yok memlekette? Haber sunmaya gelince tamam, yorum yapmaya gelince "Sen anlamazsın" mı? Açık oturumlarda neden kadın konuk yok?

EN ÇOK OKUNANLAR

KEŞFETYENİ

İlgili Haberler