25.10.2011 - 21:03 | Son Güncellenme:
NEŞE MESUTOĞLU/nese.mesutoglu@milliyet.com.tr
MARMARA GiRiŞi
FENERBAHÇETarihi, Bizans dönemine kadar uzanan Fenerbahçe Feneri, Kadıköy ilçesinde, semte adını veren Fenerbahçe Burnu’nda bulunuyor. Efsaneye göre burada, Hera ve İreas olarak adlandırılan kayalıklara yakın bir yerde, tanrıça Hera’ya atanmış bir tapınak var. Bu kayalıkların üzerine bir ateş kulesi yapılmış. Osmanlı dönemi kaynaklarında bu kulenin ‘Bağçe-i Fener‘ adıyla, 1570’lerde kullanıldığı yazılıdır. Kanuni Sultan Süleyman zamanında inşa edildiği tahmin edilen feneri, 17’nci yüzyıl Vakanüvistlerinden Râşid, 1720-1721’deki tarihinde yeni yapılacak fenerlere örnek olarak gösterir.
AHIRKAPI
Osmanlı döneminde yapılan ilk fener, Ahırkapı’da, Marmara Denizi ve İstanbul Boğazı’na hizmet verdi. Yapılış öyküsü, bir deniz kazasına dayanıyor. 1775’te Mısır’a gitmekte olan Hacı Kaptan emrindeki bir kalyon, Kumkapı’da karaya oturur. Kazayı öğrenen padişah, denizcilerin kurtarılmasında hazır bulunur. Bir denizcinin “Buraya bir fener yapılıp, her gece kandiller yanarsa, uzağa giden gemiler ışığı görüp yollarını bulur ve kazaya uğramaz” demesi üzerine padişah, Kaptan-ı Derya Süleyman Paşa’ya emir vererek Ahırkapı’da ilk feneri yaptırır. Türkiye’nin en yüksek ikinci feneri olan ve 1755’te III. Osman tarafından yaptırılan fener, beyaz bir kule şeklinde, İstanbul’u çeviren surlardan birinin üzerine oturtulmuştur. Denizden yüksekliğiyse 40 metredir. Adını hemen yanı başındaki kale kapsından alan Ahırkapı Feneri, ‘kurmal fener’ olarak tanımlanıyor.
YEŞİLKÖY
İstanbul’a giren gemiler ilk önce tarihi Yeşilköy Feneri’yle karşılaşır. Böylece gemiler Boğaz’a giriş rotalarını tespit etmiş olurlar. 1856’da Fransızlar tarafından ‘taş kule’ olarak inşa edilen bu fener, ilk önce ‘Ayastafonos’ olarak adlandırıldı. İsmi daha sonra bulunduğu semte uygun olarak değiştirilip, Yeşilköy Feneri oldu. 23 metre yüksekliğindeki taş kulenin yanı sıra, bir de lojmanı bulunan Yeşilköy Feneri, 1945-1988 yılları arasında üç kez restore edildi. Ulusal miras listesindeki fenerin gardiyan binası bugün restoran olarak hizmet veriyor. Fenerse 151 yıldır işlevini kesintisiz sürdürüyor.
KARADENiZ GiRiŞi
RUMELİ
Rumeli Feneri ya da resmi adıyla Türkeli Feneri, İstanbul Boğazı’nın Karadeniz’le birleştiği kuzey ucunda yer alır. Karşısındaki Anadolu Feneri’nden iki deniz mili uzaktadır. Bu iki feneri birleştiren çizgi, İstanbul Limanı’nın kuzey sınırını oluşturuyor. Fener kulesi içinde Sarı Saltuk Hazretleri’nin mezarının bulunduğu iddiasıyla buranın aynı zamanda türbeye dönüştürülmesi, Rumeli Feneri’ni halkın ziyaret ettiği kutsal bir mekan haline de getiriyor. Kırım Savaşı sırasında gemilerin Boğaz’ın ve Karadeniz’in girişlerini görebilmeleri için yapılmasına karar verilen fener, 15 Mayıs 1856’dan sonra Fransızlar tarafından işletildi. 1933’te Fransızlara verilen 100 senelik işletme imtiyazı iptal edildi ve Türklere geçti. Deniz yüzeyinden 58 metre yüksekte olan kule, 30 metre boyunda.
ŞİLE
Türkiye’nin en büyük, dünyanın ikinci büyük feneri; Karadeniz’deki kıyı emniyetini sağlıyor. Osmanlı İmparatorluğu zamanında, 1859 yılında yaptırılan Şile Feneri, deniz seviyesinden 60 metre yükseklikteki kayalıklar üzerinde, 110 santimetre kalınlığında, kule şeklinde inşa edildi. 20 deniz mili görüş mesafesine sahip kurmal sistemli fener, ilk dönemlerde üç fitilli gaz lambasıyla, 1968’deyse elektrikle çalışmaya başladı. Bugün müzeye çevrilen Şile Feneri’nin 150 yıllık geçmişi var.
ANADOLU
Karşısındaki Rumeli Feneri’nden iki deniz mili uzaklıkta bulunan Anadolu Feneri, sabit silindir kristalinin içindeki bin vatlık ampul, kristalin çevresinde elektrik motoruyla dönen bir paravan sayesinde yanıp sönüyor, elektrik kesintilerinde bütangazla destekleniyor. İlk günkü gibi korunan ve açık havalarda 16 deniz mili açıktan görülebilen fener, İstanbul’un Karadeniz’e açılan kapılarından birinde, Karadeniz’den gelip Boğaz’a girecek gemilere rehberlik ediyor. Beyaz taştan yapılmış fenerin boyu 20 metre. Yalnızca Beykoz’a dönük yüzünün dar kısmı karanlıkta kalan Anadolu Feneri, orijinal halini koruyan nadir örneklerden biri. Bir tek fenerin kristalini döndüren motor ve ampul sonradan eklenmiş. Denizden 75 metre yükseklikteki fener, saniyede bir beyaz ışık veriyor, 18 saniye bekliyor.