06.10.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:
Çekin alın aşkın üzerinden bütün o şarkıları, filmleri, romanları, şiirleri; geriye Nermin’in hayatına giren erkekleri, onlarla sevişmelerini anlatırkenki yanak seğirmesi kalır. Aşkın yalın hali: Yanaklarda seğirme, burnun ucunda hızlı bir sararma, avuçlarda ter. Aşkın; bastıramadığı arzularının, denetleyemediği coşkusunun mazereti olduğunu öğrenmesi için
Nermin’in hayatının çarşafa dolanması, giderek bir romana dönüşmesi gerekmiş. "Artık biliyorum" diyor, "Ben fazla
istekli bir kadınım."
Bir köy kızı olarak Nermin: 13 yaşında ilk aşk, 15 yaşında ilk seks, 17 yaşında ilk hamilelik. Kendisiyle evlenmeyen sevgiliye ateş açıyor.
Bir mahkum olarak Nermin: Cezaevinde büyütülen bebek. Cezaevi müdürünün istismarı. Mahkemeye müracaat.
Evli bir kadın olarak Nermin: Kendisinden çok büyük bir adamla zoraki nikah. Asla bulunamayan aşk ama 11 yıllık coşkulu bir seks hayatı.
İki çocuk daha. Kendisinden çok genç bir otobüs muavinine rastlayış.
İkinci evliliğini yapmış bir kadın olarak Nermin: Bulundu sanılan aşk ama bol bol da dayak. Bol bol seks. Ve Nermin yine boşanıyor. Çünkü yine yeni bir aşk.
Nermin Yeşil: Bir aşk hastası.
İlk aşk?
Köyde, Milas’ın bir köyünde yaşayan bir kızdım. 13 yaşındayken birisiyle tanıştım. Komşumuzun oğluydu. Bütün hayalim onunla olmaktı.
13 yaşında nasıl bir hız bu, ne acele? Kent yaşamında 13 yaş çocuk yaşıdır.
Ama köydeki genç kızlar daha gelişkin oluyor. 20 yaşında hâlâ evlenmemişse evde kalmış demektir.
Tamam, bu işin gelenek tarafı. Peki, ruhen siz 13’ünde aşka hazır mıydınız?
Bir heyecan oluyor o yaşta sadece. Her genç kızın bir heyecanı oluyor.
Hemen o yaşta cinsel deneyiminiz oldu mu onunla? Adı neydi?
Hayır, 15 yaşında cinsel ilişki yaptık. Adı Hüseyin.
Talep ondan mı geldi?
Hayır, kendiliğinden oldu.
İlk sevişmenizi nasıl algıladınız?
O anki duygu anlatılamaz.
Ne kadar süre onunla beraber oldunuz?
İki sene, haftada bir kez.
Kimse fark etmedi mi?
Flört ettiğimizi biliyorlardı ama beraber olduğumuzu bilmiyorlardı. Tarlalarda gizli gizli buluşuyorduk.
"Hüseyin’i vurdum, birkaç kez yuvarlandı"
Hamile kaldığınızı ne zaman anladınız?
Üç aylıkken.
Etrafınızdan kimse anlamadı mı?
Köyde kızlar kat kat giyindikleri için anlaşılmaz.
Bir genç kız köyde seks bilgilerini nasıl edinir?
Tarlada kadınlar kendi aralarında konuşurken duyarız. Köyde kadınlar şehirdekine göre daha açık konuşurlar. Daha dikkatsizdirler çocukların yanında büyükler.
Herhalde şehirdeki kadınlara göre doğaya daha az yabancılaştıklarındandır bu.
Evet, daha doğal konuşurlar. Kocalarını açık açık anlatırlar.
Hüseyin sizin hamile kaldığınızı öğrenince ilk ne tepki verdi?
Çok korktu babası harçlığını keser, kahveye çıkamaz diye. Beni şehirdeki amcasının kızının yanına göndermeye karar verdi. Ben evden kaçtım, gittim.
Sonra niye döndünüz?
Ailem jandarmaya bildirmişti kaçtığımı ama beni bulamıyorlardı. Hüseyin bir ay sonra beni aramaz sormaz olunca geri döndüm köye. Aileme anlattım.
Ne yaptılar?
Ne yapacaklar? Bol bol dayak attılar.
Siz ne yaptınız?
Hüseyin’i ailesi hemen bizim köyden bir başka kızla nişanlamıştı. Her gün vücudumu inceliyor, bebeğin büyümesini izliyordum. Evdeki silahı aldım. Hüseyin’in her zaman geçtiği yolda bekledim.
S34>Cezaevi müdürü beni kendisi için seçmişti"
Ağır mı yaraladınız onu?
Evet.
Bir şey söylediniz mi ateş etmeden önce?
Hayır. O da bir şey söylemedi. Aslında şunu hatırlıyorum: Ayaklarımın dibinde birkaç kez yuvarlandı. Erkekliğine çok düşkün biridir. Yüzünden, utandığını fark ettim bir bayan onu vurdu diye.
Kaçmayı düşündünüz mü?
Hayır. Zaten o anda jandarmalar geldi, gittik.
Çocuğunuzu doğurduğunuzda ne hissettiniz?
Çok utandım. Bir tek annem yanımdaydı doğumda. Ve ben bir gün bile annemin babamın yanında çocuğumu kucağıma alamadım. Hep utandım. Sütüm gelmedi, bir gün bile emziremedim oğlumu.
Çocuğunuzu cezaevinde mi büyüttünüz?
Evet, iki yaşına kadar. Sonra tahliye oldum.
Adı ne oğlunuzun?
Erdem.
Cezaevi hayatı zor muydu?
Evet. Cezaevi müdürü beni kendisi için seçmişti. Bütün güzel bayanlar bu olaylarla karşılaştı o cezaevinde. Zaten daha sonra o cezaevinin bütün memurları yargılandılar, ceza aldılar.
Siz de ifade verdiniz mi cezaevi müdürünün istismarına ilişkin?
Hayır. Çünkü ben hâlâ cezaevindeydim. Buna cesaret edemezdim. Bu adamla ilişkiye girmek ölüm gibi bir şeydi ama bir yandan da cezaevindeki hayatımızı kolaylaştırdığı için güzel bayanlar serbest kalana kadar buna dayanıyorlardı.
Tacizin bir kadına etkisi nedir?
Uzun süredir memurların ilişkiye zorladığı kadınlar bir süre sonra erkeklerden o kadar nefret ediyorlardı ki birbirleriyle ilişkiye giriyorlardı. Ben bunu yapamadım. Hep erkek, hep erkek.
Cezaevinde bebek büyütmek zor mu? Çocuk doğal bir ortamda olmadığını hissediyor mudur sizce?
Çocuğum farkında değildi nerede olduğunun ama ben çok üzülüyordum. Bizim cezamızı çocuğum çekiyordu. Ama bütün kadınlar cezaevinde çocuklu kadına yardım ederler. Çocuk cezaevinde diğer kadınları da neşelendirir. Bütün mahkumlar oğlumun teyzesi olmuştu. Biz tahliye olurken hepsi ağladılar.
Cezaevinden çıkınca ne oldu?
Tahliyeden 15-20 gün sonra ailem zorla beni başkasıyla evlendirdi. 19 yaşındaydım. Adam da 38 yaşında. Önceki karısından yaptığı çocuğu da yanındaydı. İzmir’e yerleştik.
Sevdiniz mi onu?
Hayır.
Kaç yıl evli kaldınız?
11.
Haz da mı almadınız ondan bu 11 yıl boyunca?
Ben yaşça ondan küçük olduğum için bana karşı arzusu çok fazlaydı.
Bu iyi bir şey mi?
(Gülüyor)
Ondan ne zaman hamile kaldınız?
Hemen evlenince. İşte cehalet. Korunmuyordum. İki çocuğum oldu ondan.
Adı neydi bu adamın?
Hasan. Hiçbir iz bırakmadı bende.
"Muavini görünce kendimden geçtim"
Hasan beyi terk edişiniz?
Sevgiyi arıyordum. Bir gün karşıma çıkmasını bekliyordum. Ailemi ziyarete giderken otobüsün muaviniyle aramızda bir elektriklenme oldu. Benden çok küçüktü. Hemen kendimden geçtim.
Adı neydi?
Mustafa.
Nasıl sürdü?
Gelip gittikçe beraber oluyorduk. Çok mutluydum. "Her erkek bir olmuyormuş" diyordum. Onunla evlenmek, her gece onunla olmak istiyordum. Kaçmaya karar verdim. Eşyalarımı topladım. Kendi çocuklarımı, ben büyüttüğüm için kendi çocuğum gibi sevdiğim, kocamın çocuğunu aldım ve Mustafa’ya kaçtım. Beni o çocuklarla birlikte kabul etti. İki yıl sonra Hasan’dan boşanıp Mustafa’yla evlendim. Ailesi çok karşı çıktı. Ama Mustafa, Hüseyin gibi değildi. Benim için savaştı. Ailesini karşısına aldı. Gençti, güzeldi. Bana çok cazip geldi.
Çocuklarınız etkilenmiyor muydu bu olaylardan?
Etkileniyorlardı. Erdem "Anne, artık kimseyle evlenme" diyordu.
Mustafa’dan niye ayrılıyorsunuz şimdi?
Dayak. Beni dövüyor. Az para kazandığı için ben de çalışmaya başladım. Garsonluk yapıyorum. Çok kıskanıyor beni. Devamlı dövüyor. Ama sonra yatıyoruz. Tekrar başlıyor sevgi.
Biraz önce size vuran ellerin bedeninizde dolaşıyor olması sizi rahatsız etmiyor mu?
Özür diliyor. Özür dileyince oluyor.
Artık dayanamıyor musunuz da boşanıyorsunuz?
Dayanamıyorum. Defalarca eve polis geldi. Her seferinde kapıyı açıyor, beni göstermiyor, "Bu aile içi bir mesele" diyor, polisler gidiyorlar. Ben de aldım çocukları kaçtım. Yine boşanıyorum.
İlk kocanızın çocuğu hâlâ sizle mi?
Hayır, onu genç yaşta evlendirdiler.
Yorulmadınız mı artık erkeklerden?
Yoruldum ama sevgiyi arıyorum hâlâ. Neden bulamıyorum, anlayamıyorum. Ama artık biliyorum, ben sevgiyi yakalayamayacağım.
Hâlâ seviyor musunuz erkekleri?
Sevmiyorum, komik buluyorum.
Neden komikler?
Kendilerini bir şey sanıyorlar. Bir bardak içtikleri zaman sadece erkeklik organlarını düşünüyorlar.
Artık erkeklerle hesabınızı kapattınız mı?
Hayır.
Aşık olabir misiniz yine?
İstiyorum. Ben biraz fazla istekli bir kadınım galiba. Bir erkekle olunca coşuyorum. Böyle olmasaydım hayatım bu hale gelmezdi. Ama çok sağlıklı bir kadınım. Bu her şeyi bozuyor.
Erkekleri daha az isteyen bir kadın olmak ister miydiniz?
Hayır.
Bütün hayatınızı aşk mı yönlendirdi sizin?
Evet.
Çok mu seviyorsunuz aşkı?
Bulsam severdim.
Seksi?
Seviyorum ama her şeye rağmen böyle geceleri yatarken bazen ağlıyorum. İstediğim şeyler hiç olmuyor.
Çocuklarınız ne yapıyor şimdi?
Erdem çalışıyor. Kardeşleri okuyor.