Hem bedene hem ruha şifa

Sağlık en önemli hazinemiz şüphesiz. Onun için “Her işin başı sağlık” deriz. Son yıllarda yaşam biçimimizin de etkisiyle bel ağrıları ve bel fıtığı hastalığı en yaygın karşılaşılan sağlık sorunlarından. Beyin Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kırar ameliyatsız bel ve boyun fıtığı tedavisindeki başarısı ile biliniyor. Dr. Fatih Kırar pozitif bir kişilik. Sorumluluğu ağır, zor bir mesleği başarı ile gerçekleştirirken yoğunluktan fırsat buldukça ailesine zaman ayırıyor, dostlarıyla buluştuğunda ney üflüyor ve yorgunlukların üstesinden gelmeyi biliyor. Op. Dr. Fatih Kırar toplumda sıkça rastlanılan bel fıtığı rahatsızlığından yola çıkarak dikkat edilmesi gereken noktaları anlattı.

Bel fıtığı konusunda hastaların  genellikle bardağın taştığı noktada hekimlere başvurduğunu söyleyen Op. Dr. Fatih Kırar, her yaş grubunun bu rahatsızlığa sahip olduğunu vurguluyor: “Bel ağrıları ve bel fıtığı hastalığı bütün dünyada en yaygın karşılaşılan sağlık sorunlarından birisi. Dünya Sağlık Örgütü de bunu teyit ediyor. Maalesef her yaştan hastamız var. Bu tabii yaşam biçimimizin de oluşturduğu bir sonuç. Bel fıtığının 1’den 4’e kadar dereceleri var. Eğer kişinin bel ağrıları varsa, bunlar bel fıtığının uyarıcılarıdır. Deprem uyarıcıları gibi. Bu ağrılar bir süre sonra geçtiğinde ihmal ediliyor, taa ki şiddetli ağrılar başlayıncaya, bacaklara vuruncaya kadar. İşte bardağın taşması bunu ifade ediyor. Yani fıtığın 3. veya 4. dereceye ulaştığını gösteriyor. Onun için diyoruz ki vatandaşlarımız bu ağrıları ilk hissettiğinde tedavi sürecini başlatmalı.”

Mesleki çalışmalar dışındaki ilgi alanlarını anlatan Op. Dr. Fatih Kırar okuma ve araştırmayı sevdiğini, sanata ilgi duyduğunu anlatıyor. Kırar imkan ve zaman buldukça dostlarıyla bir araya geldiğini, ney üflediğini söylüyor.

Ameliyatsız tedavi yöntemleri

Hastaların tedavi için mutlaka uzman hekimden destek alması gerektiğine dikkat çeken Dr. Kırar, hastalığın kademelerinin olduğunu hatırlatarak, ameliyat noktasına gelmeyen hastaların son teknoloji ameliyatsız bel fıtığı tedavi yöntemleriyle 15 dakikalık bir işlem sonrasında ağrılarından kurtulduğunu söylüyor: “Cerrahi müdahale en son seçenek olarak uygulanmakta. Ancak hastalarımız bu noktaya gelmeden önce, yani hastalık ilk aşamadayken tedavi yolunu seçmeli. Tedaviyi geciktirmemek çok önemli. Her vücutta, tanıya göre farklı tedavi yöntemleri mevcut. Dolayısıyla hastalarımız erken müdahale ile ameliyatsız, son teknoloji tedavilerle bel fıtığı ağrılarından kurtularak sağlığına kavuşmasını önemsiyoruz.”

Ameliyatsız bel ve boyun fıtığı tedavisinin dünyada da giderek yaygınlaştığını ifade eden Dr. Kırar, kendisinin yüzde bir hastayı ameliyat ettiğini belirterek, radyofrekans, regresyon gibi diğer tedavi yöntemlerini öncelediklerini vurguluyor: “Ameliyat çok zor bir karar. Ameliyatsız tedavi konusunda 8-9 yöntem kullanıyoruz. Bunların başında radyofrekans yöntemi geliyor. Bu yöntemde genel anestezi yok. Sadece ilgili bölgeye işlem yaparak hastamızı ağrılarından kurtarıyoruz. Hasta 15 dakika sonra ayağa kalkıyor. Bu yöntem boyun fıtığında, hamile hastalarda da rahatlıkla kullanılabiliyor. Çünkü hiçbir yan etkisi yok.” Omurilik içerisinden geçen sinirlerin doğal koruma mekanizmalarının bulunduğunu belirten Dr. Kırar, regresyon yöntemiyle de fıtığın etkisiz hale getirildiğini söylüyor.

Sağlık turizmi gelişiyor

Op. Dr. Fatih Kırar, ülkemizin son yıllarda sağlık alanında önemli bir gelişme kaydettiğini ve bunun da sağlık turizmini olumlu etkilediğini söylüyor. Ülkemize 2019 yılında 700 binden fazla yabancı misafirin tedavi olduğunu ve 1 milyar doların üzerinde bir katma değer sağladığına da dikkat çekiyor. Bir sonraki yıl bu sayının Kovid-19 salgınına rağmen iki katına yaklaştığını ifade eden Dr. Kırar, “2020’de 1 milyon 300 bin kişi tedavi için ülkemizi seçti. Yine 2020’de sektörün ülke ekonomisine katkısı 2 milyar dolara yaklaştı. Şehir hastaneleri ve modern kliniklerin her geçen gün arttığı ülkemizde bu sayıların önümüzdeki yıllarda da artarak devam edeceğini görüyoruz” diyor.

“Ailem enerji kaynağım”

 Bütün yoğunluğuna rağmen ailesine zaman ayırmaya gayret ettiğini ifade eden Dr. Fatih Kırar, “Ailem benim varlık sebebim, moral kaynağım. Her şeye rağmen birlikte vakit geçirmeye gayret ederim” diyor.