İşte Türkiye'nin en iyi şarapları

myalcin@turk.net Harika Boğaziçi manzaralı salonda, belki de en şanssız kişiydim. Çünkü uzun masanın en başında oturuyordum ve denize bakıyordum. Boğazın her an güneşin sularda yarattığı yeni bir renk dalgasıyla ya da kuğu gibi süzülen bir gemiyle değişen manzarası, şaraplara odaklanmamı neredeyse imkânsız kılıyordu. Salonun tül perdesini kapatmasam, en sıradan şaraplara bile yüksek puanlar vermem işten bile sayılmayacaktı! Uzun masadaki diğer tadımcılar, Gusto'nun Yayın Koordinatörü Ahmet Örs, şarap bilimcilerimizin duayeni Prof. Dr. Nihat Aktan, Tekirdağ İçki Fabrikası eski Müdürü, duayen Tekel'ci Kadir Albayrak, uluslararası yiyecek-içecek danışmanı Osman Serim ve Türk Someliyeler Derneği'nin kurucularından, someliye Ali Dündül'dü. Yan masamızda da gözlemci sıfatıyla Sevilen Şarapları'ndan Enis Güner, Büyülübağ'dan Alp Törüner ve Kavaklıdere'den de Ahu Tokgöz vardı.Türkiye'nin ilk içki kültürü dergisi Gusto'nun bu yıl altıncısı yapılan "Yılın En İyi Şarapları" büyük tadımında, jüri olarak iki gruba ayrıldık ve sek beyaz, roze ve kırmızılardan toplam 172 şarabı tattık. Tadım her zamanki gibi merkezi Fransa'da bulunan Uluslararası Bağcılık ve Şarapçılık Ofisi OIV'nin uluslararası şarap yarışmaları için koyduğu kıstaslara göre yapıldı. Ortam bol ışıklı, kötü kokulardan uzak ve hafif serindi. Şaraplar ideal tadım sıcaklıklarında, etiket ve şişeleri görülmeyecek kılıflar içinde servis edildi. Etiketler görünmeden Uluslararası Standartlar Enstitüsü ISO'nun onayladığı profesyonel tadım kadehleriyle tadılarak, 20 puanlık bir skala içinde renkleri, kokuları, tatları ve damakta oluşturdukları armoni başlıkları altında puanlandı. Puanların bilgisayarda toplanıp ortalarının alınmalarıyla da, günün sonunda Türkiye'nin en iyi şarapları belirlendi. Jüri üyelerinin sonuçlar alındıktan sonra genel izlenimleri, şaraplarımızın temel kalitelerinin yükseldiği yolundaydı. Eskisi gibi aşırı ekşi, okside veya sirkeleşmiş şaraplara pek rastlanmadı. Teknoloji ve şarap yapımında ustalaşma, büyük hataları önlüyordu. Ancak bu kez de vasatta bir eşitlenme ortaya çıkmıştı; hemen tüm şaraplar birbirlerine benziyordu. Kalitesi ve özgün bukeleriyle diğerlerinden çok ayrışan şaraplar çok azdı. Kırmızıların çoğunun genç, sivri ve köşeli oldukları, içim olgunluğuna henüz gelmeden piyasaya sürüldükleri de dikkat çekti.Dikkat çeken bir sorun da, mantarlarla ilgiliydi... Bu yıl, şimdiye dek hiç olmadığı kadar "mantar kokulu", şarapçılık deyimiyle "buşone" çıktı. Şaraplar genç olmalarına rağmen, mantarları tarafından bozulmuşlar, küflü ve çürüksü kokular yüzünden içilemez hale gelmişlerdi. Bunun sebebini de Prof. Aktan'dan öğrendik. Nihat Hoca, "Portekiz'in küçük ve ilkel mantar üreticileri bile artık Türk şarapçılarına mantar satıyorlar. Şarap üreticileri küçük hesaplarla kalitesiz mantar almamalılar" uyarısında bulundu.Tadımın sonunda tüm jüri üyelerinin ortak dileği, 2008'in sonbaharında daha iyi sürprizlerle karşılaşabilmekti. Zira Türk şaraplarını, mahalle bakkallarına kadar giren ucuz yeni dünya şarapları karşısında ayakta tutabilecek tek çıkış yolu, yüksek kalite ve özgün lezzetti. Büyük sürprizler yoktu ALTIN LİSTE Sevilen Premium Chardonnay 2005Umurbey Sauvignon Blanc 2006 Beyaz Doluca Karma Gamay- Boğazkere 2002Kavaklıdere Öküzgözü 2002 Kırmızı GÜMÜŞ LİSTE Kocabağ Misli Emir-Narince 2006Sarafin Sauvignon Blanc 2006Sevilen Chardonnay 2006 Beyaz Sevilen Majestik roze 2006Sevilen R 2006Villa Doluca roze 2006 Roze Bakus Butik Cabernet Sauvignon Reserve 2003Doluca Karma Cabernet Sauvignon-Öküzgözü 2003Gülor Cabernet-Shiraz 2005Gülor Merlot 2005Kavaklıdere Boğazkere 2002Sevilen Centum Syrah 2005Sevilen Kalecik Karası 2005 Kırmızı BRONZ LİSTE Corvus Teneia Çavuş 2005Doluca Antik beyaz 2004Kavaklıdere Ancyra Narince 2005 Kavaklıdere Angora beyaz 2006Kavaklıdere Vinart Emir-Sultaniye 2005Sarafin Chardonnay 2005 Beyaz Lal 2006 Roze Bortaçina Karanar 2002Çamlıbağ Merlot 2006Kavaklıdere Selection 2004Pamukkale Anfora Shiraz Reserve 2004Sarafin Cabernet Sauvignon 2004Sarafin Merlot 2005Turasan Boğazkere 2003 Kırmızı