14.07.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:
68 kuşağı yerleşik değerlere isyanı temsil eden uzun ve dağınık saçları ile hafızalara kazındı. Bugün o kuşağın temsilcilerinin birçoğu kel. Ya oğulları? Paris’te Merch Sharp & Dohme İlaçları tarafından düzenlenen "Yeni ‘Hair jenerasyonu’ kel mi olacak?" adlı workshop’ta bu sorunun cevabı arandı. 68’lerin ünlü müzikali "Hairöden esinlenilerek hazırlanan workshop’a katılan uzmanlar "Saç dökülmesi kalıtımsal. Bu risk öngörülebilir. Ve dermatologlar bu derde deva olabilir" diyorlar.
"Erkek tipi saç dökülmesi artık kader değil" diyen Philipp Üniversitesi’nde Dermatoloji Bölüm Başkanı Dr. Rudolf Happle, Avrupa İlaç Dairesi ve FDA tarafından onaylanan ve reçeteli satılan Propecia’nın 10 vakadan 9’unda saç dökülmesini durdurduğunu belirtiyor. Araştırmalar da bunu onaylar nitelikte. Bu ay başında Paris’te yapılan "Yeni ‘Hair jenerasyon’ kel mi olacak?öta saçı dökülmüş babalar ile ilaç kullanarak babasının akıbetine uğramamaya çalışan oğullar bir aradaydı.
Kendisi de kel olan Dr. Happle "Finasterid daha çok 18-45 yaş arasındaki erkeklerde işe yarıyor" diyor ve ilacın sadece kalıtımsal yolla aktarılan saç dökülmelerinde etkili olduğunun altını çiziyor. "Kemoterapi ya da bir saç hastalığı ile dökülen saçlar bu ilaçla geri gelmez" diyen Dr. Happle ilacın şimdiye kadar saptanan ciddi bir yan etkisi olmadığını da söylüyor. "Ancak biliyorsunuz bu tip araştırmalar yıllarca sürer. Şu anda tek söyleyebileceğimiz, bu ilacın 10 yıldır incelendiği ve şu ana kadar ilacı kullanmış olan iki milyon kişide hiçbir majör olaya rastlanmadığı" diyor Happle. (T.A.)
Araştırmaya katılan Alman baba Adam Krebs ve oğul Wolfgang Krebs (üstte). Wolfgang Krebs "Saçlarım dökülmeye başladığında çok üzüldüm. Babama baktım ve onun gibi olacağımı sandım. Bir yıldır ilaç kullanıyorum ve artık saçlarım dökülmüyor" diyor. Koreli baba-oğul Hong seok Kim ve Kwang sik Kim (altta) de finasteridin saç dökülmesini engellediğinde hemfikir.
Her sabah uyandığınızda yastığın üzerinde, her duştan sonra küvette bir tutam saç bırakıyorsunuz. "Stresten oluyordur", "Yediklerim dokundu herhalde", "Şampuanımı değiştirmeliyim" diye düşünüyorsunuz. Ya bu durumun yediklerinizle, kullandığınız ürünlerle bir alakası yoksa? Ya saçlarınız dökülmeye devam ederse? Ya sizdeki saç dökülmesi genetikse?
Bilim adamları erkek tipi saç dökülmesinin anne ve babadan kalıtım yoluyla aktarıldığını söylüyorlar. Ve böyle bir durumla karşı karşıya olan erkeklerin yapması gereken en doğru şeyin bir dermatolog ile görüşmesi olduğunda hemfikirler. Oysa 2001’de Ohio’daki Dayton Tıp Fakültesi’nin yaşları 18-49 arasında değişen 254 katılımcıya uyguladığı anket saçları dökülmeye başlayan erkeklerin yüzde 60’ının şampuanın değiştirilmesi gibi önlemlere başvurduğunu gösteriyor. MSD Laboratuvarları’nın, erkeklerin saç dökülmesine yönelik davranışlarını incelemek amacıyla yaptığı araştırma ise beş erkekten dördünün konuyu bir doktorla konuşmaktan utandıklarını ortaya koyuyor.
Dünya Kupası’nın başarılı hakemi "Türkiye’nin uğuru" Collina ve tenisçi Agassi saçsız bir kafayla da yakışıklı, hatta maço görünülebileceğini kanıtladılar ama erkeklerin çoğu hâlâ kelliğin hayatlarını olumsuz etkileyeceğine inanıyor.
Paris’teki St. Jean de Dieu, Mediko- Sosyal Merkezi Psikoloji Departmanı Direktörü Dr. Luce Janin-Devillars erkeklerin saç dökülmesine gösterdikleri psikolojik tepkinin yaşları ile ilişkili olduğunu söylüyor. "40’ın üzerindeki erkekler saçlarının dökülmesini genç olanlara göre nispeten kolay kabul ediyor. 20’li yaşlarda saçı dökülenler çok mutsuz ve agresif" diyor Janin-Devillars.
Janin-Devillars’a göre erkekler saçlarıyla birlikte güven duygularını da kaybediyor: "Aslında kadınlar sevdikleri erkeği saçsız da seviyorlar. Ancak buna erkekleri inandırmakta zorlanıyorlar."