Pazar“Modanın sanata ihtiyacı var”

“Modanın sanata ihtiyacı var”

02.03.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Bu yıl iki Yves Saint Laurent filmi birden vizyona girerken Milliyet Sanat da bu ayki sayısında ünlü modacının sanatla ilişkisine yer verdi

“Modanın sanata ihtiyacı var”

Her biyografik film “Gerçeği yansıtıyor mu?” tartışmalarını beraberinde getirir. Jalil Lespert’in “Yves Saint Laurent” filmi sadece bununla da kalmadı; bu yıl vizyona gireceği açıklanan iki Yves Saint Laurent (YSL) biyografisinden biri olmasıyla da sansasyonun dozunu iyice artırdı. Fransız medyası Lespert’in “Yves Saint Laurent”ı ile ekim ayında vizyona gireceği açıklanan Bertrand Bonello’nun “Saint Laurent”ını rakip filmler olarak lanse ederken, hangi filmi kimin desteklediğine dair haberlerle tartışmaları alevlendirdi.
Bonello, YSL markasını bünyesinde barındıran Kering grubunun CEO’su François-Henri Pinault’dan gerekli izinleri almakla yetindi. Jalil Lespert ve ekibi ise, tasarımcının iş ortağı ve sevgilisi Pierre Berge’nin onayını alarak ve işbirliği yapmayı teklif ederek bir adım öne geçti. Berge bu nazik teklife oldukça cömert bir karşılık verdi. Ekip Pierre Berge-Yves Saint Laurent Vakfı’nın geniş arşivine erişim hakkı kazandı; bazı sahneleri markanın Paris, Avenue Marceau’daki ana binasında hatta Saint Laurent’ın kapalı tutulan stüdyosunda çekme fırsatına sahip oldu ve Comedie Française üyesi Pierre Niney’in fiziksel olarak gerçeğinden ayırt edilemez bir Yves Saint Laurent’a dönüştüğü film için 77 orijinal koleksiyon parçasını ödünç alma şansını yakaladı. 1965 tarihli koleksiyona ait ikonik Mondrian kokteyl elbisesi filmde rastlayacağınız orijinal parçalardan sadece bir tanesi. Film modacının özel hayatına ve karanlık ruhuna odaklansa da YSL’in sanatla kurduğu bağa dair ipuçlarını da yakalayabiliyorsunuz.
1936 Cezayir doğumlu tasarımcı, 18 yaşında Christian Dior’un yanında moda hayatına başlayıp sadece üç yıl sonra baştasarımcılığa terfi etmişti. Catherine Deneuve, Bianca Jagger ve Grace Kelly onun ilham kaynaklarıydı. 1960’lar YSL’in tasarladıkları olmadan düşünülemezdi. Ama onun belki de en farklı yönü sanat tarihine düşkünlüğüydü.

Sanat koleksiyonu zengindi

YSL “Modanın sanat olmadığına ama var olmak için sanata ihtiyacı olduğuna” tüm kalbiyle inanıyordu. Modaya başladığı ilk yıllardan itibaren de sanat tarihi onun önemli bir ilham kaynağı oldu. Uzun yıllar sanat tarihine ve resmin ustalarına referans verdi. “Resimde ötesine geçilemeyecek” tanımlamasıyla hayranlığını ve saygısını dile getirdiği Piet Mondrian’ı diğerleri takip etti. Matisse, Van Gogh, Braque, Leger onun ilham kaynakları oldu. 1966’da Tom Wesselmann ve pop-art’a göz kırptı,
gece elbiselerini göz yanılsamaları ile hareketlendirdi. 1967 koleksiyonunda kübizmin köklerini araştırdı; kübistlerin Afrika heykellerini keşfetmesine benzer şekilde YSL Afrika sıcaklığının ve safari şıklığının peşine düştü.
Henri Matisse’in 1940 tarihli “La Blouse Romaine” tablosu, 1981 sonbahar-kış koleksiyonunda ipek bir bluza esin kaynağı oldu. Renklerin aynen bir Matisse tablosundaki kadar baskın olduğu bir koleksiyona imza attı. Van Gogh’un zambaklarını ceketlerin üzerine adapte ettiği 1988 ilkbahar-yaz koleksiyonunun kapanışını ise dekoltesinden George Braque’ın güvercinlerinin taştığı bir gelinlikle yaptı.
Sanatla ilişkisini kendi sözleriyle açıklamak gerekirse, amacı “ustalara yakın hissedebilmek ve onların dehasından bazı dersler çıkarabilmek”ti. Üstelik bu yakınlığı sadece duygusal değil, fiziksel olarak da kurmayı başardı. Yves Saint-Laurent ve Pierre Berge çifti, müzelerin gıpta edeceği bir sanat koleksiyonuna sahipti.

Haberin Devamı

Kadınların hizmetindeydi
Ocak 2002’de emekliye ayrıldığını açıkladı YSL. Üç hafta sonra Centre Pompidou’da, 40 yıla yayılan üretiminin “dönüm noktası” tasarımlarının ve
son ilkbahar-yaz
haute-couture koleksiyonunun tanıtıldığı retrospektif bir şov ile aktif moda hayatına veda etti. Pierre Berge-Yves Saint Laurent Vakfı tarafından organize edilen YSL retrospektifinin prömiyeri 2010 senesinde Paris’in saygın Petit Palais’sinde yapıldı, sonrasındaki duraklar ise Madrid ve Denver’dı. 2008’de vefat ettiğinde Yves Saint Laurent, moda tarihinin en özgün isimlerinden biriydi; modayı, modaya bakışı ve sanatla modanın ilişkisini değiştirmişti. Şu sözleri onun işine bakışını özetliyordu: “Benim giysilerle yaptığım, müzikte, mimaride, resimde
ya da diğer sanatlarda yapılanlar kadar önemli değil. Yine de bir değeri var. Ben kendimi kadınların hizmetine sunmak istedim.” n

KEŞFETYENİ
Survivor'dan elendikten sonra Yiğit Poyraz'dan ilk paylaşım!
Survivor'dan elendikten sonra Yiğit Poyraz'dan ilk paylaşım!

Cadde | 03.05.2025 - 07:13

Survivor All Star 2025'e sürpriz bir şekilde veda eden isim Yiğit Poyraz olmuştu. İlk paylaşımını yapan Poyraz'ın 'Usta' ifadesi dikkat çekti.

Yazarlar