Taksim’de Boğaz keyfi

LEZZETTaksim’de Boğaz keyfi
Taksim Meydanı’nın yeni oteli Taxim Hill’in 9. katında açılan Safiri, Boğaz manzarası ve dünya mutfağından yemekleriyle Taksim’in eksik yanını tamamlıyor
MEHMET KENAN KAYA

Taksim’de bir yanı Cihangir üzerinden Boğaz’a, öte yanı Taksim Meydanı’na bakan geniş bir çatı katı. Bar, açık mutfak, ahşap masalar, siyah mermerler... Burası, Taksim Meydanı’nın yeni oteli Taxim Hill’in iki hafta önce "Safiri" adıyla açılan roof’u... Başka bir deyişle meydanın "en sıkı" manzarasına sahip yeni füzyon lokantası...
Önce adından başlayalım: Safiri, Türkçe’de "gökyakut" anlamına gelen bir sözcük. Bu yüzden de mimar Necdet Habib tarafından yapılan iç mekan tasarımına -zemin döşemelerinden bar tezgahına kadar- koyu renk mermerler hakim. Ama roof’un manzarası o kadar etkileyici ki, Safiri’yi "huzurlu ve sıcak" bir restorana dönüştürmek tasarımcısını pek de yormamış olmalı. Zira içeri girer girmez, temposu ve kalabalığıyla 9 kat aşağıda İstanbul’’un en hareketli meydanı olduğunu unutup, Cihangir’in, Üsküdar’ın, Kız Kulesi’nin masallarına dalabiliyorsunuz.

Mönü sürekli yenilecek
"İyi ama manzara karın doyurmaz" diyenlere de hemen müjdelemeli: Safiri’nin mutfağında iki genç ve ünlü usta var: Ünsal Sezer ve Selçuk Avcı. İkisi de Bolu Mengenli olan ustalardan Selçuk 3 yıl Amerika’da aşçılık okumuş. Meslek kariyerinde Dedeman, Çırağan, Changa gibi mekanların yer aldığı Sezer ise diplomalı bir mutfak eğitimcisi. Onlara Safiri’nin mutfağını sorduğumda "Kendimizi herhangi bir kalıba sokmadık. Bir sınırımız yok. Günün yeniliklerine göre değişiklikler yapmayı seviyoruz" diyorlar. Tarzlarını ise "Fransız, Türk, İtalyan ve Uzakdoğu yemeklerinin ağırlıkta olduğu füzyon mutfağı" olarak tanımlıyorlar.
Safiri açılalı henüz iki hafta olduğu için en çok tutulan yemekler şimdilik meçhul. Ama şeflerin tüyosunu vermek gerekirse, Izgara Mevsim Sebzeleri ile Erişte Yatağında Dana Bonfilesi bu mevsim mönüsünün favorileri arasında.
Mönüye gelince: Kremalı Brokoli ve Közlenmiş Domates çorbalarıyla açılan Safiri mönüsünün soğuk başlangıçlarında Yöresel Meze Çeşitleri Tabağı ve kızarmış soğanla servis edilen Somon Füme; sıcak başlangıçlar arasında da rizottolar ve Asma Yaprağında Pastırma dikkat çekiyor. Safiri’de, Kuzu Sırtı’ndan güveçe, ızgara somondan Ali Nazik’e kadar birçok yemeğin yer aldığı ana yemekleri tatlı bir sonla noktalamak isteyenleri ise Çikolatalı Sufle, Greyfurt Bararuaz, Muzlu Merengiv ve Türk Tatlı Tabağı bekliyor.
Her akşam 18.30’dan itibaren bar-restoran olarak hizmet veren Safiri, her gün açık. Yılbaşından itibaren de piyano eşliğinde canlı müzik var. Taksim’i, Boğaz’ı, bir yemek vaktine sıkıştırılmış bile olsa "kaçıp kurtulmayı" sevenlere duyurulur...
(0212) 236 67 39 / 40 n

New York’tan sosis arabası geldiAmerikan filmlerinde gördüğümüz el arabalı sokak sandviçleri artık Türkiye’de. Hot dog’cu New Frank’s’in sosis arabaları nohut-pilavın yeni rakibi
Yiyen bilir. Ne kadar hijyenik olduğu tartışılır ama seyyar arabalarda satılan nohutlu pilavın lezzeti tartışılmaz. Üstelik bu lezzet, büyük olasılıkla pilavdan kaynaklanmaz. Asıl olan, karnınız fena halde acıkmışken birdenbire karşınıza hazır yemek çıkmasıdır.
Ne yiyeceğim diye düşünmeden, sipariş verip garsonun acele etmesini beklemeden, hatta sıraya bile girmeden yiyecek bir şeye ulaşmanın keyfidir bu pilavı olduğundan daha lezzetli kılan.
Şimdi İstanbul sokaklarında seyyar nohutlu pilav, köfte arabalarının yanı sıra pek çoğumuzun Amerikan filmlerinden aşina olduğu sosisli sandviç araçları da bulunuyor. Özel tasarımlı araçlarda satılan Amerikan hot dog’u yani sosisli sandviç ile Türk tüketicisini buluşturan New Frank’s farklı bir fast food anlayışı sunuyor.

Birçok satış noktası var
New Frank’s, Amerikan usulü sosisli sandviçlerini ilk olarak Avrupa Basketbol Şampiyonası’nın finallerinde Abdi İpekçi’de hizmete soktu. Buradaki ilgiden memnun kalınmış olsa gerek ki şu anda Etiler Mayadrom Alışveriş Merkezi, Valikonağı Food Operator, Teşvikiye Milli Reasürans Merkezi ve Ortaköy Beyond Disco’da New Frank’s’in satış noktaları bulunuyor.
Özel organizasyonlarda, mesela Urban Bug partilerinde de yer alan New Frank’s, Bağdat Caddesi’nde yeni satış noktası için hazırlıklara da başladı. New Frank’s’in asıl hedefi ise franchising yöntemi ile Türkiye’nin tüm bölgelerine ulaşmak. Şirketin Türkiye distribütörü Metin Uzelli "Sabit mağazaya gerek yok" diyor. "Çünkü dünyada da hot dog bu şekilde satılıyor."

Dana etinden yapılıyor
Uzelli, New Frank’s sosislilerinin Türk tüketicinin damak tadına uygun olarak Türkiye’de üretildiğini belirtiyor. "Et oranı Amerika’daki hot dog’lardan farklı. Biz buradaki tüketici kitlenin zevklerini esas aldık. Ancak özel soslarla gerçek Amerikan hot dog lezzetini yarattık." Dana etinden üretilen ve sandviç ekmeğinden bile daha uzun olan sosisler; özel kavrulmuş soğan, turşu ve Heinz sosları ile birlikte servis ediliyor.
New Frank’s lezzetin yanı sıra hijyen konusunda da hayli iddialı. Tüm satış noktalarının denetimi Diversey Lever tarafından yapılıyor.




PAZAR