09.09.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:
Üç kuşak insanın hayatına şarkılarıyla girdi: "Memleketim", "Kimler Geldi Kimler Geçti", "Sensiz Yıllarda", "Bambaşka Biri"... "Memleketim" haricindeki hemen hemen tüm parçalarını tek bir kişi için yazdı. Yaklaşık 50 yıllık yasak aşkı Kemal bey için (soyadını vermiyor). Sözlendiler ama Fikret Şeneş, Bedii Çapa'dan sahip olduğu iki oğlunun ardından bir kez daha çocuk yapmak istemediğinden evlenemediler. Hani "Kavuşamayınca aşk olur" derler ya onların aşkı kavuşamadılar diye daha da büyüdü... Şeneş'in dediği gibi eğer kavuşsalardı tüm bu şarkılar olmayacaktı. Çünkü ona kızdığı zaman "Seveceğim gezeceğim / Görürsün sana neler edeceğim" dedi. O evlendikten sonra "Sevgi buldun mu yabancı kollarda / Mutlu oldun mu?" diye sordu. Aşklarının gizliliğinden bahsederken "Bir günah gibi gizledim seni" sözlerini seçti. Belki de ikisinin aşkını en güzel anlatan şarkı "Kimler Geldi Kimler Geçti"ydi... "Başkası paylaşıyor alın yazını / Ben sensiz yaşıyorum yasak aşkını..."Şimdi Ajda Pekkan, onu süperstar yapan kadına vefa borcunu ödüyor. Yarın akşam Kuruçeşme Arena'da onun için "Kimler Geldi Kimler Geçti" adında bir gece düzenliyor. Geceyi Demet Akbağ sunacak. Sahneye çıkacak isim listesi kabarık. Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Ayten Alpman, Aşkın Nur Yengi, Deniz Seki, Levent Yüksel,... Konserde Akbağ da şarkı söyleyecek. Belki Şeneş de.Şeneş'le Ayaspaşa'daki Boğaz'a nazır evinde buluşuyoruz. Bizim için sofra kurmuş, kendi elleriyle peynirli sufle yapmış. Tipik bir anneanne gibi "Şunu da ye, bunu da ye çocuğum" diyor. Yemekten sonra aşk yüzünden çok çetin geçen hayatını dinliyorum. Yasak aşkını, eski kocasını, Ajda Pekkan'ı... Esprili, alaycı, açıksözlü. Sanki 86 yaşında değil de yaşıtım gibi. Öyle muhabbet ediyor... Fikret Şeneş hayran kalınacak bir kadın. Türk popunun ilk kadın söz yazarı. Kalemim çok kuvvetliydi. Koleje girmek isteyenlere neden bu okulda okumak istiyorsunuz diye kompozisyon yazdırıyorlardı. Benimki bütün okulda nam saldı. Düşünün, 12-13 yaşında yazdığım şey dikkati celbediyordu. Okuldan mezun olduktan sonra ilk evlenen de ilk doğuran da ben oldum. Evlilik nedeniyle konservatuvarı da bitiremedim. Oysa sesim güzeldi. Kolejdeki hocam Faruk Nafiz Çamlıbel "Kolejin sesi" diye severdi beni. Babamın bir lafı vardı: "40'ından sonra saz çalınmaz, ikindiden sonra dükkan açılmaz." Ben ikindiden sonra girdim söz yazma işlerine. Amerikan Kız Koleji'nden mezun olduktan sonra konservatuvara gidip şan eğitimi almışsınız. Sahneye çıkıp şarkıcılık yapmak yerine neden sahne arkasında kalıp söz yazdınız? 1950'lerin ortalarında, ben 30'lu yaşların başındayken arkadaşlarla Erol Büyükburç'u dinlemeye giderdik. İngilizce şarkı söylerdi ama anlamlarını bilmezdi. İngilizce bildiğim için ona anlattım. Sonra İngilizce şarkılar yazmaya başladım. Şan dersi aldığım ve yıllarca piyano çaldığım için nereye hangi sözün uyduğunu, ölçüyü biliyordum. Tanju Okan'la tanışınca Okan benden "Strangers In The Night"a Türkçe söz yazmamı istedi. Böylece 1960'ların sonunda, ilk Türkçe söz yazdığım şarkı "İki Yabancı" çıktı ortaya. 1996'da da Ajda'ya verdiğim "Bir Hata" ile kapanışı yaptım. Müzik dünyasına sizi kim soktu? Halkın büyük kısmı bilmiyor bu şarkıların benim olduğunu. Karı (Ayten Alpman'ı kastediyor) yıllarca "'Memleketim' Fikret Şeneş'in" diyemedi. Neredeyse benim diyecek. Hatırsızlıklar kırdı beni. Müzik de yozlaşınca çekildim piyasadan. Bir de şarkı yazmak sıhhatimi bozmaya başlamıştı. Şarkıyı bitireceğim diye günlerce uykusuz kalıyordum. Neden bıraktınız söz yazmayı? "Ajda kimi getirse beğenmedim. Bir tek Okan Tapan'da kusur bulamadım" İki oğlum bir kızım var. Ajda oğlum Ahmet'in arkadaşıydı. Zavallı Ajda benim yüzümden koca bulamadı. Tanıştırmak için kimi getirse beğenmiyorum. O da bana "Abla yapma ya!" diyor. Ne yapayım, tutmuyor gözüm. Bir lafı, bir hareketi tüylerimi diken diken ediyor. Bunları Ajda'ya söyleyince kızcağız da soğuyor. Bir tek Okan Tapan'da kusur bulamamıştım. Ondan da Ajda ayrıldı. Ajda Pekkan'ı 17 yaşından beri tanıyorsunuz. Anne-kız gibisinizdir artık... Her anne kadar erkek arkadaşlarını beğenmezlik eder misiniz? Ayten Alpman "Memleketim"i beğenmedi. "Ben cazcıyım" dedi. "Gebertirim seni, okuyacaksın" dedim. Ajda "Kimler Geldi Kimler Geçti"yi söylemek istemedi. Bir daha şarkı vermemekle tehdit ettim, mecbur okudu. Dillere pelesenk olmuş şarkılarınızı söylemek istemeyen şarkıcılar oldu mu? Ajda. Ben olmasam o bu kadar ünlenmezdi, o olmasa da ben. O benim dostum. Yaşadıklarımı, sözlerimin nasıl ortaya çıktığını bilir. Şarkılarımı hissederek söyler. Ajda'ya hep söylerim: "Ben sevici değilim. Senden maddi çıkarım da yok. Param var. Kusurlarını affettim çünkü benim elbiselerimi taşıyan en güzel mankensin. Benim eserlerimi söylerken benim kadar titiz davranıyorsun." Şarkılarınızı en iyi kim söyledi? Sanki yarın düğünüm var. Ajda'nın fikriydi bu gece, onun vefa gösterisi. Düşünün, 300'e yakın eser vermişim Türk pop müziğine. 85'i Ajda'ya gitmiş. Bir de bu gece tamamen şans eseri Kemal'in doğum gününe denk geliyor. Ama çağırmadım onu konsere. Adınıza bir gece düzenlemesi ne hissettiriyor size? Annem ve babam 45 yıl süren büyük bir aşk yaşadılar. O kadar mutluydular ki soyadı olarak Şeneş'i aldılar. Annemin adı Calibe'ydi ama babam ona Cili derdi. Şu an benim ve oğullarımın oturduğu Cili apartmanını da annem için yaptırdı. "Annem ve babam o kadar mutluydular ki Şeneş soyadını aldılar" "Kemal'le evlenseydik bu şarkılar çıkmazdı. Hasret duygusuyla yazdım tüm sözleri" Çok üzdü beni. Aslında birlikte olduğumuz 18 yıl boyunca her gün seviştik Bedii ile. Eğer hanımlar kocamı bu kadar yakışıklı bulmasaydı Bedii beni aldatmazdı. Kadınlar çeldi aklını. Beni aldattığı kadın yıllarca evime girip çıkan bir tanıdığımızdı. 40'ından sonra azanı her zaman teneşir paklamıyor. Bedii ile ilk evliliğimden Ahmet, ikinci evliliğimden Celal oldu. Ahmet "Babamı affet anne" diye diye ikinci kez evlendirdi beni babasıyla. Yine de çok kızmadım. Bedii sonra Gönül Yazar'la evlendi. Ona bile şarkı sözü verdim. İlk evliliğiniz nasıl geçti? Oğullarınızın babası, dönemin ünlü fabrikatörü, Çapamarka'nın sahibi Bedii bey sizi aldatmış. Neler yaşadınız? Bedii ile ayrıldıktan sonra yani 35'lerimde Reşat Kulüp'te tanıştık. İhtilal kurbanıyım ben. Neden derseniz, adam askeri pilottu. Bu ihtilalden sonra askere öyle bir sempati doğdu ki ne zaman asker görsek üstüne atlar hale geldik. Kemal beni kulüpte görmüş ve beğenmiş. Ondan geldi ilk adım. Ben de onu beğendim tabii. Şarkılarınıza ilham veren Kemal beyle nerede, nasıl tanıştınız? Sözlendik. Ama Kemal bey çocuk diye tutturdu. Ben "Bedii beyin cicilerini büyütürken bir de senin cicilerini büyütemem" dedim. Bu sırada Kemal beyin Ankara'da çapkınlık yaptığının haberini aldım. Çok kızdım. Gidip başkasıyla evlendim. O da benden 15 gün sonra Ankara'da nikah masasına oturdu. Üç yıl öncesine kadar sürdü gizli ilişkimiz. Eşi de çocukları da aşkımızı bilmiyor. O dönem ikiniz de bekardınız. Niye evlenmediniz? "Azgın karı, adam üstünde öldü, derler diye korktum" Bilmiyorlar. Kemal bir kere Ajda'nın konserine gelmişti çocuklarıyla. Ajda edepsizi de "Ay Kemal enişte. İşte şarkıların kahramanı" diye bağırmıştı. Boğacaktım vallahi onu. Ailesinin bunca yıl sizden haberi olmaması mümkün mü? Tabii. Kavuşamadık diye bu kadar büyüdü aşkımız. Hasretin verdiği duygularla yazdım şarkıları. Eğer Kemal beyle evlenseydiniz, biz bu şarkılardan mahrum mu kalacaktık? Kemal bey benden beş yaş küçük. Geldi 80'e. Sağlık problemleri başladı. Birkaç ayda bir buluşurduk. Biz buluştuğumuzda Allah göstermesin Kemal beye bir şey olursa benim günahıma girerler. "Azgın karı. Adam üstünde öldü" derler diye korktum. Bilmezler ki kaç yıldır aramızda seksüel olarak bir şey yok. Yaşınız 90'a yaklaştı. Bu saatten sonra bu ilişkiyi bitirmenizin sebebi neydi? Çocuk musun yavrum? Özlemez miyim? Kalk git yatak odamdaki başucuma bak. Hep onun fotoğrafları... İnsan söküp atabilir mi? Aldı bilmediği bir kadıncağızı. Dört senede dört çocuğu oldu. Çocukları da büyüdü. "Senin mesuliyetlerin var. Bu işi el aleme rezil olmadan, tadında bitirelim" dedim. Hiç görüşmüyor musunuz artık? Özlemiyor musunuz onu?