Y kuşağı masası

Zeynep Kakınç - Restoranların sosyal hayatımızda tekrar yerini almaya başlamasıyla yeme-içme sektöründe tanıtım ve reklam çalışmaları hız kazandı. İşletmeler bu zor dönemin ardından kendilerini en iyi şekilde tanıtmak ve müşteri kitlelerini genişletmek istiyorlar. Araştırmalar, gastronomi sektörünün en verimli hedef kitlesi olarak Y kuşağını gösteriyor. Yani 1981 ile 1996 yılları arasında doğanlar. Ben de hem bu grubun yeme-içme ve yaşam alışkanlıklarına değinmek hem de tercihlerini etkileyen faktörlere dikkat çekmek istiyorum.

Forbes’a göre, Y kuşağı, ABD’nin dörtte birini oluşturuyor. Türkiye’de ise nüfusun yüzde 35’ini bu grup oluşturuyor. Y kuşağı, gelecek 5-10 yıl en yüksek harcama yapacak çoğunluk olarak değerlendiriliyor. İşte tam da bu sebeple birçok sektör için öncelikli hedef kitle olarak tanımlanıyorlar. Y kuşağı kendinden önceki kuşakları etkiliyor, tamamen ayrı bir felsefesi olan Z‘ye ise yol gösteriyor.

University of Iowa School of Social Work’ün çalıştay raporunda bu kuşağın özellikleri şöyle sıralanıyor: Global odaklı, sağlık, spor ve bedenleriyle ilgili. Eğitimi yüksek, geleceğe yönelik oldukça iyimser, özgüven sahibi, ahlaki konularda güçlü bir duruş sergileyen, her türlü bilgiye ve kaynağa ulaşılabileceğini düşünen, farklılığa sadece değer vermeyip aynı zamanda farklılığı arayan…

Bu nesil, keskin tercihlere ve geniş bir beğeni yelpazesine sahip. Sadece restoran deneyimi değil eve servis hizmeti de onlar için önemli. Bu neslin hafif çılgın bir doğası var ve bu sebeple belki bir restoranı denemelerini sağlamak kolay. Ama onları müdavim kılmak o kadar da kolay değil.

Peki, bu etkin kuşak ne yiyip içiyor: Organik ve doğal beslenmeyi önemsiyorlar. Fast Food ile servisli restoranların bir karışımı genel eğilimleri. Evde yemeyi seviyorlar, dışarıda ise sağlıklı menüleri tercih ediyor ve fiyatları dikkate alıyorlar.

Yemeklerde kullanılan malzemelerin kaynağı, nasıl temin edildikleri çok önemli. Vejetaryen ve vegan beslenmeye de önem veriyorlar.

Hangi restoranları tercih ederler?

Açık fikirli ve meraklılar. Yeni lezzetler ve farklı yemeklere düşkünler. Yeter ki, malzemenin temiz ve sağlıklı olduğuna güvensinler. Yemek yerken bile dijital dünyadan kopmuyorlar. Y kuşağının her zaman kendini en rahat hissettiği mekânı seçeceği unutulmamalı. Yani garsonların, restoran sahiplerinin ve işletmecilerin gösterecekleri yakınlık, sıcaklık, samimiyet çok önem taşıyor. Gittikleri mekânlar konforlu ve samimi olmalı. Bu kuşak ailelerine kıyasla 3 kat daha fazla dışarıda yemek yiyor.

Satın alma gücü en kalabalık grup olarak alışkanlıkları ve ilgi alanları, ürünlerini pazarlamak isteyen işletmelerin en çok dikkat etmeleri gereken konuların başında geliyor. Bu kuşağın kendinden öncekilere kıyasla önemli bir farkları var: Sosyal medya. Onlar ne yiyeceklerinin kararını okuyarak, dostlarıyla, aileleriyle, gerektiğinde profesyonellerle tartışarak veriyor. YouTube kanallarının etkisindeler. Instagram’da yemek influencerlarını takip ediyorlar.

Restoran sektörü çok zor bir dönemi geride bırakırken, geleceğe umutla bakmak istiyor. Sanıyorum ki düşük kapasiteyle de olsa açılmadan tüm sektör memnun. Önümüzdeki dönemde tüm işletmeler eski iş hacimlerini yakalamayı ümit ediyor. Öylesine zorlu bir dönemden çıkıldı ki, işletmeler için hata payı eskisine nazaran çok. Yani aslında hem umutlu hem de hassas bir dönem başlıyor. Normalleşme sürecinde işletmelerin hedef kitlelerinin tutum ve ihtiyaçlarını doğru analiz etmeleri de sanıyorum her zamankinden daha kritik.

Sadakat programları

Pandemi süreciyle birlikte dijital dünya rutin hayatımızın bir parçası olurken, dijital mecralardaki tanıtımlar da daha fazla önem kazandı. İşletmeler Y kuşağının gönlünü nasıl fetheder?                

Birkaç ipucu şöyle:

Sosyal medya restoranlar için en etkili pazarlama aracı, sosyal medyanızı profesyonelce yönetin.

Yeni teknolojilere açık olun, Y kuşağı teknoloji meraklısı bir nesil ve onların ilgisini çekebilmek ve takdirini kazanmak için kullanabileceğiniz her alanda teknolojiyi kullanın.

Özgün olun, otantik olmak bu kuşağın kalbine giden yol.

Yenilikçi olun, Y kuşağını cezbetmek isteyen hiçbir işletme trendleri kaçırmamalı!

Sadakat programları oluşturun. Yeni müşteri kazanmak eskileri elde tutmaktan çok daha maliyetli olduğu asla unutulmamalı.

Sağlıklı, doğal ve organik ürünlerin menünüzdeki payını artırın.