02.05.2021 - 03:05 | Son Güncellenme:
Ceyda Ulukaya -Kozmetik ürünlerin testlerinde kullanılan tavşan Ralph’in yaşamından bir kesiti konu alan “Save Ralph” (Ralph’i Kurtar) filmi, hayvan deneyleri konusunda dünya çapında farkındalık yarattı. Hayvanların bilimsel amaçlarla deneylerde kullanılması tamamen yasak olmamakla birlikte, bugün Türkiye dahil birçok ülkede kozmetik ürünlerin hayvanlar üzerinde test edilmesi yasak. Peki, hayvanlar üzerinde test edilmeyen ürünler başka hangi yollarla test ediliyor? Kozmetik sektörü hayvanlar üzerinde test etmediği ürünleri hangi alternatif yöntemlerle geliştiriyor?
Deneye Hayır Derneği Başkanı Yağmur Özgür Güven, kozmetik sektöründe yeniden doku örnekleriyle çalışmanın yaygın bir yöntem olduğunu, ürünün kullanım amacına göre farklı birçok yöntem bulunduğunu anlatıyor: “Save Ralph (Ralph’i Kurtar) filminde gördüğümüz bir sahne vardı hatırlarsanız, tavşanın gözüne bir kimyasal damlatıyorlar. O yöntem, aslında çok uzun zaman önce yerini bir alternatif yönteme bıraktı, o da yeniden yapılandırılmış kornea epiteli. Şu anda ülkemizde, cilde sürülen ya da mukoza tabakasına temas eden kozmetik ürünlerin geliştirilmesi konusunda birçok geçerli alternatif yöntem mevcut. Bunlar zaten ilgili Kozmetik Yönetmeliği Kılavuzu’nda da belirtiliyor. Ürünün kullanım amacına göre değişen yöntemler söz konusu. Gözle ilgiliyse, bahsettiğimiz yapılandırılmış kornea epiteli, mukozayla ilgiliyse yapılandırılmış mukoza üzerinde test edilmesi gibi. Bir krem ya da şampuan düşünelim, o zaman derinin belli katmanlarıyla ilgili, hem üst hem de alt katmanlar için ayrı alternatif test yöntemleri var; deriye nüfuz edip etmediğine göre ya da ürünün içeriğine ve kullanım amacına göre hepsinin ayrı bir alternatif yöntemi mevcut. Kozmetik üreticileri de belirtilen tüm bu kural ve yöntemlere uyuyor.”
Onaylanmış metotlar
Deneye Hayır Derneği’nin, hayvan deneylerine alternatif olarak kullanımda olan metotlardan bir kısmına yer verdiği yazısında, cilt tahribat ve iritasyonunu saptamak için uygulanan testlere alternatif olarak kullanımda olan ve onaylanmış bazı metotlardan da bahsediliyor. Ürün veya bileşeninin cilt üzerinde neden olduğu kaşınma, şişme ve enflamasyonu belirlemek için kullanılan ve tipik olarak tavşanlar üzerinde uygulanan bu testlere alternatif metotlar şöyle:
EpiSkin TM
Değiştirilmiş Epiderm TM Deri İritasyon Testi (SIT)
SkinEthicTM Yeniden Yapılandırılmış İnsan Epidermisi
EST-1000
EpiDermTM
Ayrıca bir kimyasalın alerjik reaksiyona yol açıp açmayacağının belirlenmesi için kullanılan ve genellikle kemiricilerin traşlanmış ciltleri üzerinde uygulanan cilt duyarlılığı testlerine alternatif olarak da doğrudan peptid reaktivite ölçümü ve insan hücre dizisi aktivasyon testi gibi yöntemler bulunuyor.
Hayvan deneylerine alternatif yöntemler
In vitro testlerde ürün veya bileşenleri, hayvandan alınan hücrelerin çoğaltılmasıyla elde edilen dokular üzerinde deneniyor
In vitro testler, Türkiye dahil birçok ülkenin kozmetik ürünlerin hayvanlar üzerinde test edilmesini yasaklamasına önayak olan temel yöntemlerden biri kabul ediliyor. Bu yöntem, ürün ya da kimyasalların hayvanlar üzerinde denenmesi yerine hayvanlardan alınan hücrelerin laboratuvar ortamında çoğaltılmasıyla elde edilen hücre ve doku kültürleri üzerinde denenmesini öngörüyor. Bunun yanı sıra Beste Kınıkoğlu’nun 2017’de yayınlanan çalışması, insan deri kök hücresinden üretilen doku örneklerinin patoloji, biyoloji, toksikoloji ve kozmetik alanlarında hayvan deneylerine alternatif olarak kullanılabileceğine işaret ediyor.
In vitro testlere göre daha kompleks ve gelişmiş bir metot olarak tanımlanan mikroakışkan çip testleri ise biyolojik hastalıklar süreçlerinde, ilaç etki ve yan etki mekanizmalarının çalışılmasında tercih edilen bir yöntem. İlaç emilimlerini gözlemlemek içinse doku-organ banyoları denilen ve ameliyat sonrası insanlardan alınan doku parçalArından elde edilen insan doku örnekleriyle çalışılan bir yöntemden söz etmek mümkün. Son zamanlarda ilaç etki ve yan etki çalışmalarında, daha kesin sonuçlar verdiği için hayvan deneylerinin yerini insan doku örnekleri üzerinde yapılan testlere bıraktığı söylenebilir. Buna ek olarak ilaçların erken evrede etki ve yan etkilerini gözlemek için ekonomik bir yol olarak geliştirilen mikrodoz uygulamasının yanı sıra bilgisayar programlarını kullanarak oluşturulan vücut, organ gerçeklik simülasyonlarına dayanan in siliko tekniklerin de mevcut olduğunu hatırlamakta fayda var.