PazarYusuf Atılgan’ın kitapları

Yusuf Atılgan’ın kitapları

18.02.2001 - 00:00 | Son Güncellenme:

Yusuf Atılgan’ın kitapları

Yusuf Atılgan’ın kitapları

Yusuf Atılgan’ın kitapları

Yusuf Atılgan için yazdığım bir yazıda, onu şöyle nitelendirmiştim:
"Dünyanın en sessiz insanlarından biriydi.
Uysallığın haritası.
Başkaldırmanın fısıltısı.
Okyanusun içinden usulca akan dere.
Kaplanın yüreğindeki kuştüyü elmas.
Kırçiçeğinin tarihe direnişi."
Belki çok duygusal sözlerdi bunlar. Ama Yusuf Atılgan’ı anarken duygusal olmamam söz konusu değil.
Onu yakından tanımıştım. Arkadaşlık etmiştik. Bir süre Milliyet Yayınları’nda birlikte çalışmıştık.
Şimdi bakıyorum da, yukarıdaki sözlerim aslında çok gerçekçi geliyor bana. Başkaldıran, direnen bir yazardı Yusuf Atılgan. Ama eylemini alanlarda davul zurna çalarak, çığlıklar atarak değil, masasının başında sessizce, alçakgönüllükle gerçekleştirdi. Sanki fısıltıyla akıp giden yapıtlarında emeği, onuru savundu, bunu yaparken de insanın özünü verdi.
***
Önümde dört kitabı duruyor şimdi: "Aylak Adam", "Bütün Öyküleri", "Anayurt Oteli", "Canistan".
Sonuncusu dışında hepsini ilk yayımladıklarında (bazılarını yayımlanmadan önce) okumuştum. Şimdi Yapı Kredi Yayınları, onun bütün yapıtlarını yeniden okura sundu.
"Aylak Adam" 1958’de "Cumhuriyet" gazetesinin Yunus Nadi Roman Armağanı’nda ikincilik ödülü alınca, edebiyat dünyamıza bir fırtına gibi girmişti Yusuf Atılgan. Bunu iki yıl sonra "Bodur Minareden Öte" başlığı altında topladığı öyküleri izledi. İkinci romanını 1973’te yayımladı: "Anayurt Oteli". Sekiz yıl sonra da bir çocuk kitabı "Ekmek Elden Süt Memeden".
"Canistan" tamamlanmamış bir roman. Ama onu da inanılmaz keyifle, bitmesini istemeyerek okudum.
Sonra "Bütün Öyküleri"ni... Benim için düpedüz bir başyapıt olan "Korkut’a Masal"a kim bilir kaçıncı kez döndüm.
Sadece dört kitap. Bir yaşam boyunca sadece dört kitap.
Yazar olana yetiyor.

BİR DAKİKA ARA
"Şanghaylı Kadın"ın öyküsü
Orson Welles 1938’de H.G. Wells’in romanından radyoya uyarlanan "Dünyaların Savaşı / War of the Worlds" ile büyük üne kavuşmuştu. Marslıların dünyaya saldırısını anlatan yapıt, beklenmeyen bir etki yaratmış, oyunu gerçek sanan yüz binlerce Amerikalı korku içinde sokağa dökülmüştü.
"Dünyaların Savaşı", Welles’e Hollywood’un kapısını açtı. Sanatçı, "Yurttaş Kane / Citizen Kane"i yaptı. Ama tiyatroyu bırakmadı.
1947’de Boston’da bir oyun hazırlıyordu. Parasız kalınca Hollywood’a, Columbia’nın "büyük patron"u Harry Cohn’a telefon edip 50.bin dolar borç istedi. Cohn yanaşmadı buna. Welles, umutsuzluk içinde, harika bir polisiye roman okuduğunu, onu Columbia için sinemaya uyarlamak istediğini söyledi. Romanın adını sordu Cohn.
Welles çevresine bakındı. Gözüne bir köşede kitap okuyan gardropçu kadın ilişti. Kadına, kitabın kapağını göstermesi için işaret etti.
Kadın kitabı kaldırıp kapağını gösterdi:
"Sherwood King’in romanı," dedi Welles. "Adı ‘Uyanmadan Ölürsem’ (If I Die Before I Wake)"
Cohn hemen 50.bin dolar gönderdi Welles’e. Welles, King’in romanını "Şanghaylı Kadın" (The Lady From Shanghai) adıyla sinemaya aktardı, başrolü de Rita Hayworth’la paylaştı.



PAZAR