Cüneyt Sadıç

Cüneyt Sadıç

csadic@destinationsforever.com

Tüm Yazıları

2015’ten beri kötü giden kruvaziyer turizmi tam 2019’da toparlanıyordu ki Kovid-19 illeti ile bir kez daha sarsıldı. 2015’te 343 kruvaziyer gemisiyle yaklaşık 595 bin turistin geldiği İstanbul’a, gerek batı ülkelerinin Türkiye’ye dönük politikaları, gerekse Galataport projesi nedeniyle Karaköy Limanı’nın devre dışı kalmasından dolayı, 2016’da 54 gemiyle 43 bin turist, 2017’deyse sadece dört gemiyle bin 200 turist gelirken, 2018’de gelen giden olmadı. 2019 yılında 13 gemi 7500 misafir getirdi. Sonra sessizliğe büründü İstanbul.
Turizmciler pes etmediler. Dört elle sarıldılar işlerine, ellerinde kalan kısıtlı imkanlarla ülkemizi tanıtmaya devam ettiler. Bu arada İstanbul da yıllardır beklediği yeni kruvaziyer limanına da kavuştu. Hasret kaldığımız lüks gemiler tekrar İstanbul siluetindeki yerlerini almaya, hasretle beklenen misafirler müze ve ören yerlerini doldurmaya başladı.

Haberin Devamı

Kruvaziyer yolcusuna İstanbul bir eziyet

Trafik ve keşmekeş!

Denizi geçtik, derede boğulmak üzereyiz. Bu yıl toplam 130 gemi ağırlayacak İstanbul ve önümüzdeki yıl bu sayının en az iki katına çıkması bekleniyor. Ama derede boğulmazsak!
Kruvaziyer yolcusu yaşlıdır, nazlıdır ve de zamanı kısıtlıdır. Kısıtlı zamanlarını en iyi şekilde değerlendirmek sadece birkaç saat kalacağı şehri güven içinde olabildiğince tanımak için düzenlenen turlara katılır ve kesinlikle uğradığı limanlarda iyi alışveriş yapar. İstanbul hariç!
İstanbul’da tur otobüsleri daha turun başında limandan çıkamıyor. Galataport’tan Meclisi Mebusan Caddesi’ne çıkış Kılıç Ali Paşa Caddesi üzerinden sağlanıyor. Ama yasak olmasına rağmen bu dar caddeye park eden araçlar nedeniyle otobüsler limandan çıkamıyor, limana dönemiyor.
Çok mu zor bunun önüne geçmek? Limandan Sultanahmet bölgesine ulaşmak ise mümkün değil. Yüzlerce otobüs Çatladıkapı’dan giriş yaparak daracık sokaklarda ilerlemek zorunda bırakılmakta 10 küsür yıldır. Sultanahamet’e en yakın dar bir ara sokakta indirilen misafirlerin otobüsten inerken ilk karşılaştığı şey müthiş bir kargaşa ve otobüs şoförünün trafik polisleri ile yaşadığı sorun.
Neden yıllar boyu yolcu indirme bindirme için kullandıkları ve son birkaç yıldır bir turizm şirketine ait çift katlı otobüslerin gün boyu park ettiği Sultanahmet Meydanı’ndaki durakta misafirlerini indiremiyorlar, anlamak mümkün değil!
Tüm bunlara ek olarak bir de okul gezileri var. Yıllardır söylüyoruz. Okul gezileri randevulu olmalı ve sayıları sınırlı olmalı. Ama en önemlisi limanda gemi olduğu günlerde okul gezilerine izin verilmemeli. Çünkü gemiden çıkan binlerce yolcuya ek bir de binlerce öğrenci eklenince hem trafik felç olmakta hem de müzeler.

Haberin Devamı

Önlem alalım

Türkiye dış ticaret açığını yıllardır turizmden elde ettiği döviz geliri ile dengeler. Kruvaziyer yolcusu uğradığı limanlarda alışveriş yapmayı, para harcamayı sever. İstanbul hariç!
Burada turistik alışverişin en önemli merkezi Nuruosmaniye Caddesi, Kapalıçarşı hattı. Gezi programlarını tamamlayan kruvaziyer misafirlerinin son durağı her daim Nuruosmaniye ve Kapalıçarşı olurdu geçtiğimiz yıllarda. Artık mümkün değil. Çünkü çarşıya ulaşmak için bir 30 dakika, sonra otobüsle buluşmak için tekrar bir 30 dakika daha yürümek zorunda. Yaş ortalaması yüksek olan misafirlerden bu performansı beklemek mümkün değil.
İki gazeteci misafirimin bu şartlar altında tamamladıkları bir tur sonrası yaptıkları yorum ile bitirelim bu haftaki yazıyı. “Such a bad experience never again!” Türkçe meali ile “O kadar kötü bir deneyimdi ki, bir daha mı asla!”
Aman dikkat, yol yakınken önlem almak lazım!