Çapkın tura ajan soktuk

Ceplerinden tek kuruş çıkarmadan İstanbulda rüya gibi 3 gün geçiren cana yakın! Koreliler, birkaç saat içinde Türk kızları ile can ciğer kuzu sarması oldu. Turizmci Dae Woo Yun, buluşturmanın amacını "Biz sizi buluşturduk. Gerisi size kalmış" diyerek özetledi. Ancak Yun, gezi görüntülerinin Koredeki evlilik şirketinin reklamlarında kullanılacağını ve Koreli erkeklerin bir sonraki gezisinin paralı olacağını belirtince, gerçek niyet ortaya çıktı. İşte, Korelilerle hayli heyecanlı üç gün... Dünya Kupasının ardından 10 Koreli erkek ile 10 Türk kızı iki ülke arasındaki dostluğu pekiştirmek amacıyla İstanbulda buluştu. Koreli evlilik şirketi ile turizm organizatörü, modern çöpçatanlığın son örneği olurken, biz de gazeteci kimliğimizi saklayarak katıldığımız organizasyonda, Türk kızlarının karşılaştıkları olaylara ve Koreli gençlerin masum (!) tekliflerine tanıklık ettik. Spotlar, kameralar, alkışlar İlk gün geldi çattı. Tanışmanın gerçekleştirileceği Swissotele giderken karşılaştığımız son derece hoş iki kız, "Ayaklarımız geri geri gidiyor. Gelmese miydik acaba?" diyorlardı. Sonradan öğrendik ki hepsi Yunun arkadaşlarının çabalarıyla ikna edilmişler. Gelen kızların hemen hepsi iyi giyimli, güzel ve son derece sakin kızlardı. Salonun kapısında on Koreli erkek, bizi süzüyordu. İçeriye alkışlar ve kamera spotları arasında girdik. İki erkek bizi masamıza götürdü. Hal, hatır soruldu ve açılış konuşmalarına geçildi. Kalpler talimatla çıktı Bu imalı konuşmalar tamamlandıktan sonra organizasyonun çöpçatanı Kimi, Korece bir şeyler söyledi. Erkekler, oturdukları yerden ani bir hareketle, kalp şeklindeki kutuları çıkartarak bize uzattı. Kutularda daha sonradan 18 ayar olduğunu öğreneceğimiz birer şık altın kolye vardı. Kolyeleri boynumuza takanlar (Biz daha sonra geri verdik) onların deyimiyle partnerlerimiz oldu. Koreli gazetecilerin de (Bize öyle söylendi) izlediği açılış töreninde, önce organizasyonun ana sponsoru Kore Sunoo Evlilik Şirketi Başkanı Lee-Woong Jin konuşma yaptı. Bu organizasyonun Kore Savaşından beri dostluklarını koruyan iki ülke halkı arasındaki kardeşliği geliştirmek için yapıldığını söyledi ve ekledi: "Ama aranızdan evlenen çıkarsa balayınız bizden." Kafamızı karıştıran oyunlar Üç günlük gezi boyunca oyunlar bitmek bilmedi. İlk oyun, Türkiye maçında Güney Korelilerin sloganı olan "Dea Han Min Kwung" (Kore Cumhuriyeti) oldu. Ellerimizi ileriye uzatarak bu kelimeleri yaklaşık 50 kez söylememizi sağladılar. Bu arada gelen El ele tutuşun ricasını da geri çeviremedik. Oyunlar bitmek bilmedi. Top şişirme oyununun ardından, asıl kafamızı karıştıran bölüme geldik. Partnerlerimiz bize eğilerek kan gruplarımızı sordu. Biz birbirimize bakıp "Kan uyuşmazlığına mı bakıyorlar acaba?" derken, merakımızı onlar giderdi... Son derece basit bir İngilizce ile, Oyunun bir parçası dediler. Meğer, oyun kan gruplarına göre bir kişinin zengin, hareketli veya zeki olup olmadığını sorup cevaplarına göre puan vermekten ibaretmiş. Taktik: Bir kıza kilitlenin İki saat süren tanışmadan sonra ilk durak Darülaceze oldu. Burada çöpçatanımız Kimi, ilk girişimini yaptı ve partnerlerimizle el ele tutuşmamızı istedi. Daha sonra çocukları sevdik, yaşlıları ziyaret ettik; Koreli misafirlere el öpmeyi öğrettik. Ziyaretten sonra bindiğimiz otobüste çöpçatan hep anadilinde konuşuyordu. Çevirisini istediğimiz bir Koreli ise ağzından şunları kaçırdı: "Bir kızı belirleyin, sadece onunla ilgilenin." Kimi, ilerleyen günlerde "Korenin geleneksel falı" diye tarif ettiği el falında da erkeklerin kızların ellerini tutmalarını sağladı. Kimdi bu kız ve erkekler? Koreli erkeklere uyarı: Kızlar bakire, dikkatli olun! İlk soru: Evlenmeyi düşünüyor musunuz? Çöpçatan Kimi yine devrede: El tutma ve sarılma bahaneleri Biz neler yaşadık? Turizmci Yunun ilginç savunması YARIN