Konfor alanı kişinin kendini güvende hissettiği ve düzenini bozmak istemediği alan olarak tabir edilebilir.

Herkesin konfor alanı farklı olabilir.

Bu kimi için, işyerinde sorumluluk almaktan kaçmak kimi için ise spora başlamak olabilir.

Bugün diyete başlamak ve konfor alanı ilişkisini inceleyeceğiz.

Diyete başlamak istiyorsunuz ama kafanızda soru işaretleri var, sürekli erteliyorsunuz. Bu konfor alanı dışına çıkamamak sebebiyle olur.

Sonrasında karar verip başlamak konfor alanı dışına çıkmak için bir adımdır.

Konfor alanı dışına çıktığımızda korku alanına geçeriz. Burada içinizden ve etraftan türlü türlü sesler gelmeye başlar. Kendinizi sürekli bahane üretirken bulursunuz. Yemek yemeyi çok sevdiğinizi, spor yapmaya vaktiniz olmadığını söyler durursunuz .Eğer bahaneleri aşar ve başladığınız yolda devam ederseniz korku alanından çıkabilirsiniz. Eğer aşamaz ve vazgeçerseniz tekrar konfor alanına dönerseniz ve başladığınız yerden bir adım öteye gidememiş olursunuz.

Fakat bahaneleri aşar yeni alana geçerseniz işte orası öğrenme alanıdır.

Kendinize yeni bilgiler katacağınız bahanelerden sıyrılmış bakış açısıyla hayatınıza devam ettiğiniz bu alanda yeni beslenme bilgileri öğrenebilir, ideal kilonuza ulaşmanın size nasıl yeni bir konfor alanına ulaştırdığının farkına varabilirsiniz. Yemek yemenin keyifli olduğunu fakat porsiyon kontrolü ile çok daha keyifli hale geldiğini öğrenebilirsiniz. Başka bir öğrenme alanı ise spor için olabilir. Belki de bugüne dek denediğiniz spor aktiviteleri sizin için uygun değildir ama deneyerek en sevdiğinizi bulmuş olabilirsiniz.

Öğrenme alanına geçtiğimizde artık gelişme alanına gelmişizdir. Gelişim alanınıza ulaştığınızda önceki konfor alanınızın çok daha büyük bir alanına sahipsinizdir. Hayatınızda yapmaktan keyif aldığınız bir spor aktivitesi vardır. Bahaneler ürettiğiniz aktivite sizin yeni konfor alanınız olmuştur. Sağlıklı beslenerek sağlıklı bir bedene ulaşmanın hazzı artık sizinledir.

Unutmayın limandan uzaklaşmayan gemiler asla gerçek işlevlerini yerine getiremez.

Sizin bu hayatta gerçekten amacınız ne onu bulun ve onun için sınırları zorlayın.

Fatma Sevilay Demirci Kan

Diyetdem Beslenme ve Danışmanlık Merkezi Kurucu Diyetisyeni

Kasım ayının gelmesiyle birlikte,günler kısaldı.Güneş ışığından faydalandığımız saatler oldukça azaldı.

Güneşe maruz kaldığımız zaman diliminin azalması ile d vitamin eksikliğinin oldukça arttığı gözlemlenmektedir.

Kış aylarında D vitamininden zengin besinlerle beslenmek oldukça önemlidir.

Eksikliği ve yetersizliği durumunda halsizlik,depresyon,eklem ağrıları,zayıf bağışıklık sistemi ve kilo vermede zorluklar görülmektedir.

Herhangi bir eksiklik görülmediği durumlarda veya eksikliğin tedavisi sırasında besinlerle D vitaminini artırmak için günlük beslenmede D vitamini kaynaklarına yer verilmelidir.

D vitamini en çok balık, karaciğer ve yumurta sarısında bulunmaktadır. D vitamin yağda eriyen vitaminlerden biridir.Özellikle somon, uskumru, ton balığı, sardalya gibi yağlı balıklar D vitamininin iyi kaynaklarındandır. Bunun yanında günlük beslenmede süt, peynir, yoğurt, tereyağı gibi süt ürünlerine yer vererek D vitamini alımı arttırılabilir.

Kış aylarında özellikle bağışıklığınızı güçlendirmek,daha aktif bir yaşam sürmek için d vitamini seviyelerinizi kontrol ettirip, gerekiyorsa d vitamin takviyesi almayı ihmal etmeyin.

İyi beslenmenin formülü ruhumuzu da iyi beslemek unutmayın. D vitamin ruhumuzu da iyi gelen vitaminler arasında.

Kendinize iyi davrandığınız bir ay olsun…

Fatma Sevilay Demirci Kan

Her geçen gün yeni bir zayıflama ilacı akımının etkisinde kalıp sonrasında elinde hayal kırıklığı kalanlardansanız eğer bu yazı tam size gore!

Öncelikle sevinmelisiniz çünkü hala hayattasınız. Bildiğiniz üzere bu tarz ilaçlar kullanarak hayatını kaybedenlerin sayısı oldukça fazla.

Peki bu kadar ürkütücü olmasına ragmen nedir hala o ilacı almanızın sebebi?

Ya kilo verirsem umudu mu?

Sizce dünyanın en büyük problemlerinden biri olan obeziteye çözüm olacak bir ilaç bulunmuş olsa , 79-89 liraya bir de bir Alana bir hediye paketlerinde satılır mı?

Yukarıda ki cümleyi bir kez daha sorun kendinize, satılmaz değil mi?

Mantıklı düşündüğümüzde olmayacağını biliyorsak benim de bir beslenme uzmanı olarak bunu size hatırlatmak boynumun borcudur.

Mucize ilaç, mucize çay üzülerek söylüyorum ki henüz bulunmadı.

Bulunduğunda en ön sıradan bizler önereceğiz sizlere, çünkü işi zayıflatmak olanlar bizleriz.,

Işte size şok zayıflama tavsiyesi de geliyor!

Kendinize iyi davranın ;

Bol su tüketin

Hareketli olun

Gülümseyin

Harcadığınızdan daha az enerji alın

Mucize içinizde unutmayın.

Fatma Sevilay Demirci Kan

Diyetdem Beslenme ve Danışmanlık Merkezi Yönetici Diyetisyeni

https://www.instagram.com/diyetdem/?hl=tr

Detoks kelimesinin türkçe karşığı arınma,temizlenme.Eğer gerçekten gerek varsa doktor,diyetisyen,psikolog eşiliğinde yatarak tedavi şeklinde yapılmalıdır.

Fakat şimdilerde moda bir diyet şekline dönüştü bu kelime!

21 günlük şeker detoksu ,

10 günlük hurma detoksu,

3 günlük ayran detoksu,

Arınmanız gereken şey detoks kelimesi!

Detoks dediğiniz şey bunlar değil!

Bunlar 21 günlük-3 günlük gelip geçici kötü beslenme şekilleri!

İhtiyacınız olan kesinlikle “zihin detoksu”.

Vücudunuz bu kadar eziyeti asla haketmiyor.

Ve vücudunuzu bu tarz zorlamalara soktuğunuzda stres kaynaklı daha çok toksik madde birikimine yol açtığı dahi gözlenmiş.

Bu tarz detoks adı altında sağlıksız beslenme biçimine girişen insanların tartıda geçici kilo kayıpları gördüğü,düzelmesi beklenirken bozulan kan bulguları olduğu ,yetersiz beslenme kaynaklı psikolojik kötülük hali ve sonrasında yeme bozuklukları başladığı görülmektedir.

Sizler sağlıklı beslenmeye odaklanın.

Her hafta 0,5 kg verirseniz 1 yılda 26 kilo verirsiniz.

1 yıl içinde detokslarla 20 kg verip 25 kg geri almaktansa,küçük adımlarla hedefe odaklanın.

Kalıcı olana ulaşmak her zaman keyif verici olandır unutmayın.

2019 yılının en temel sağlıklı beslenme sorunlarından biri hiç başlayamamak!

Danışanlarımda gözlemlediğim kadarıyla sağlıklı beslenmek isteyen fakat ilk adımı nasıl atacağını bilemeyen kitle oldukça büyüyor.

İçimizdeki o isteği harekete geçirmek için 7 aşamalı bir yol izleyelim!

1- İNANIN!

Sağlıklı beslenmeyi gerçekten hayatımızın bir parçası haline getirip, sürekli olmasını sağlayacağımıza inanmak en önemli adım.

2- NE İSTEDİĞİNİZİ BİLİN, GERÇEKÇİ HEDEFLER BELİRLEYİN!

1 ayda 10 kilo vermeyi hedefleyip başaramayınca yılmak yerine daha gerçekçi, gerçekleşme potansiyeli yüksek hedefler koymak başarmamızı ve daha çok motive olmamızı sağlayacaktır.

Her zaman bir hayaliniz olsun, olmak istediğiniz bedeni hayal edin ve hedefinizi adım adım gerçekleştirin.

Hayal ettiğiniz bedeni başka birinin üzerinde değil kendi bedeninizde canlandırmaya çalışın.

3- SİZE HEDEFİNİZİ HATIRLATAN DOKUNUŞLAR YAPIN!

Sabah uyandığınızda başucunuzda, telefonunuzun ekran görselinde, okuduğunuz kitabın ayracında yani en çok görme potansiyelinizin olduğu yerlerde bir hayaliniz olduğunu hatırlatan notlar bulundurun.

4- DOĞRU KELİMELERİ HAYATINIZA SOKUN!

“Yapamam!”, “Başaramam!”, “Mümkün değil!”, “Yarın başlarım.”, “asla”, “ama, fakat”, ”Ben kilo veremem” gibi olumsuz cümle ve kelimeleri unutmak,

bir daha asla hatırlamamak önemli adımlardan biri olacaktır.

5- YEMEK YEME DIŞINDA SOSYAL AKTİVİTELER BULUN!

Arkadaşlarınızla buluşmanız, sosyalleşmeniz sadece yemek yeme üzerine olmasın. Yürüyüşe gidebileceğiniz , sağlıklı yemek tarifleri geliştirebileceğiniz arkadaşlar edinin.

6- GERÇEKTEN İSTEDİĞİNİZ YEMEK Mİ 3 DAKİKA DÜŞÜNÜN!

Aslında yemek istemiyordum bir anda olmuş, sonra çok pişman oldum dememek için bir yiyeceği yemeden önce 3 dakika düşünme süresi verin kendinize.

Yerseniz ne hissedecekseniz size pozitif ve negatif yönleri ne olacak , yemezseniz ne gibi getirileri olacak ve gerçekten yemek istiyor musunuz?

Bu sorulara 3 dakika sonrasında cevabınız evet ise “Afiyet olsun!”

7- İNANIN!

KENDİNİZE İNANIN , GÜVENİN !

ÖZGÜVENİNİZİ KAYBETMEYİN !

PES ETMEYİN !

VAZGEÇMEYİN!

HER GÜN YENİ BİR GÜN UNUTMAYIN !

FATMA SEVİLAY DEMİRCİ KAN

DİYETDEM BESLENME VE DANIŞMANLIK MERKEZİ YÖNETİCİ DİYETİSYENİ