Karayolları'nın 'Fazla para ödemişiz' davası
Karayolları, Karadeniz sahil yolu deniz dolgusu için gerekli olan taş ve mıcırı üretmek için bölgede acele kamulaştırma yaptı. Şimdi de kamulaştırdığı arazilere fazla para ödediği gerekçesiyle vatandaşa dava açtı
axyas011.jpg Karayolları Genel Müdürlüğü, Karadeniz sahil yolu deniz dolgusu için gerekli olan taş ve mıcırı üretmek için acele kamulaştırma yaptığı arazilere fazla para ödediği gerekçesiyle dava açtı. Karayolları, yalnızca Artvin'in Arhavi ilçesindeki Güngören köyünde ödediği 8.7 milyon YTL'nin yaklaşık 6.5 milyon YTL'sinin fazla olduğunu savunarak faiziyle vatandaştan geri istedi. Karayolları, Karadeniz sahil yolunun 2005 sonuna kadar bitirilmesini öngören Başbakanlık genelgesi uyarınca deniz dolgusunda kullanılacak kaya ve mıcırı temin etmek için yasanın kendilerine sağladığı 'el koyma' işlemine Nisan 2005'te başladı. Mahkemenin atadığı bilirkişiler hak sahiplerine çağrı yapmadan istimlak bedellerini tespit etti. Yasa gereği bir hafta içinde vatandaşların paraları ödendi. Bir haftada oldu, bitti Yaklaşık 7 ay sonra Karayolları fazla ödeme yaptıkları gerekçesiyle mahkemeye başvurdu. Dava açılan vatandaşlar arasında Çayeli-Ardeşen-Hopa sahil yolunun deniz dolgusu için arazilerine el konulan Arhavi'nin Güngören köyü sakinleri de bulunuyor. Karayolları, bedelin yeniden tespit edilip arazilerin tapuya tescili ve fazla yapılan ödemelerin yasal faiziyle geri verilmesini istiyor. Faiziyle istiyorlar! Karayolları, Arhavi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne Güngören'deki 45 ayrı parselle ilgili açtığı 45 ayrı davanın dilekçesinde, "22 Mart 2005 tarihli bilirkişi raporunda kamulaştırma bedeli çok yüksek tespit edilmiştir" deniliyor.Hakkında dava açılan vatandaşlardan biri olan Birol Öztürk, 6 kardeşiyle ortak olduğu arazinin 1687 metrekaresine el konulduğunu hatırlattı. 76 bin 783 YTL aldıklarını kaydeden Öztürk, Karayolları Kıymet Takdir Raporu'nda ise arazilerinin bedelinin 14 bin 735 YTL olarak gösterildiğini söyledi.Yaklaşık 200 kişinin mağdur olduğunu söyleyen Birol Öztürk, "Sürekli dinamit atıldığı için tehlikeli diyerek tarlalarımıza gitmemize izin vermiyorlar. Zaten tarlaya giden yollar da çöktü. Biz çiftçiyiz, neyle geçinelim? Tarlamızı, evlerimizi mahvettiler, şimdi de fazla bedel ödemişiz diyerek faiziyle parayı geri istiyorlar. Üstelik avukat masrafını da biz ödeyecekmişiz" diye konuştu. Vatandaşın isyanı Arhavi Sahilleri Koruma Platformu Sözcüsü Hasan Sıtkı Özkazanç, taşocağındaki patlamalar nedeniyle bitişik arazilerin ve köydeki 8 evin hasar gördüğünü belirterek, "İşi çabuk bitirmek adına standardın üzerinde patlatılan dinamitler vatandaşı sürekli 5 şiddetinde deprem sarsıntısına maruz bırakıyor. Denizin yanı sıra bir başka çevre felaketi de dağlardan geliyor" dedi. Evinin oturulmaz hale geldiğini kaydeden Selman Zaim ise, "15 dönüm tarlam kamulaştırıldı. 15 dönüm de heyelan nedeniyle kullanılamaz hale geldi. Şimdi kiraya çıkmak zorunda kaldık. Müteahhit firma ev kiralarımızı şimdilik ödüyor. Ancak yol inşaatı bitince kim ödeyecek?" diye konuştu. Sekiz ev hasar gördü