'Mahkemeye giderken bile tecavüze uğradım'

Bu sözler geçen yıl cezaevinden gazetemize yazdığı mektupla sesini duyurmaya çalışan Öykü takma adlı travestiye ait. Cezaevine Oktay Çetinoğlu ismiyle giren travesti Öykü, gerçek adının Ömer Evren olduğunu, tahliyesine kısa süre kala itiraf etti. Üç yıl boyunca kaldığım cezaevlerinde, 11 kişinin tecavüzüne uğradım. Mahkemeye giderken bile dört kişi tecavüz etti. Üç yıl boyunca hücrede kaldığım için üç kez intihar girişiminde bulundum. Bazı gardiyanlarla da isteyerek ilişkim oldu. Travesti olduğumuz için bunları yaşamak zorunda kalmamalıyız.' Çamaşırlarıyla gönderdi Çetinoğlu, iki hafta önce cezaevinden çıktı. Cezaevinden yazdığı mektuplar okunduğu gerekçesiyle, küçük kâğıtlara yaşadıklarını yazıp kirli çamaşırları arasında annesine veren Öykü, yüzlerce sayfayı bulan anılarını kitap yapmayı planlıyor. Ev arkadaşını döven kişiyi bıçaklayarak öldürdüğü için cezaevine düşen Öykü, erkek ya da kadın koğuşuna konulamadığı için üç yılını hücrede geçirdi. Üç yılın ardından cezaevinden çıkan Öykü, o günleri anlattı: 'Su istemeye korkuyordum' Görevlilerin getirdiği soğuk suyla hücrede pis tuvaletin üstünde yıkandım hep. Bazen insafa gelip sıcak su da getiriyorlardı. Ama su istemeye çekiniyordum, çünkü yıkanırken beni izliyorlardı." "Cezaevinde suç işleyenlerin kapatıldığı, yedi adımda biten bir hücrede kalıyordum. Yalnız olduğum için de her tür tacize ve tecavüze maruz kaldım. Travesti olduğum için istedikleri zaman bana tecavüz edebileceklerini düşünüyorlar. TBMM İnsan Hakları Komisyonu'na, Adalet Bakanlığı'na başvurularda bulundum. İlgilenen olmadı. Milliyet'e yazdığım mektubun ardından yayımlanan haber üzerine Adalet Bakanlığı ilgilendi ama cezaevlerinde değişen bir şey olmadı. 'İmam Hatip'te okudum' "Çocukluğumda Kuran kursuna gidiyordum. Hafızlığım da var. 4 yıl İmam Hatip Lisesi'nde okudum. Cinsel kimliğim nedeniyle orada rahat edemedim. Uludağ Üniversitesi Tekstil Mühendisliği Bölümü'nü kazandım ama bir süre sonra genel ahlak nedeniyle kovuldum. Kıyafetlerim nedeniyle travesti olduğumu anladılar. Üniversitedeyken fuhuş yapmıyordum. Öğrenci evinde kalıyordum, ailemin verdiği parayla geçiniyordum. Bir arkadaşımın yanına İzmir'e gittim. Umudum kalmayınca fuhuşa başladım. Gece kulüplerine gidiyordum. Bir gece, bir adam eve gelip ev arkadaşıma saldırdı. Onu korumak isterken adamı bıçakladım. Polis çağırdım. Ben ifade verirken adam kan kaybından ölmüştü... Dünyam karardı." Ailesinin Yalova'nın bir köyünde yaşadığını belirten Öykü, yaşam hikâyesini de kısaca şöyle anlattı: Travesti Öykü'nün günlüğünden... "Bugün ilk kez başmemur ... elle tacizde bulundu, öptü, karşı koyamadım. Yeni yılın son günü bunları yaşamak beni eziyor. Bunu anlatmak çok zor. Bu durumun içinden nasıl çıkacağım bilemiyorum ama bunları sindirmekte çok zorlanıyorum. Çaresizlik çok kötü bir şey, bunu anlatamam." Dün gece zannedersem 20.00 civarında çaycı S.'nin tecavüzüne uğradım. (...) Şok oldum. Hala berbat bir haldeyim. Sevdiğim bir insan (gardiyan) nöbetçiydi. O an olabilecekler konusunda aklımdan bir sürü şey geçti. Karşı koydum ama aşırı tepki vermedim. Çünkü infazını bile yakmayı göze alacak kadar gözü dönmüştü. Dayanamadım bugün bu konuyu gardiyan E. ile paylaştım. Bu sefer elimde maddi kanıt var. Spermleri boş bir oje kutusunun içine doldurdum. Ağzını sıkıca kapadım."