Mütevazı ve efsanevi

ABD ve İngiliz medyasındanMardin'e övgü Washington Post yazarı Richard Harrington, Mardin'in "Phil Spector'ın egosuna ve George Martin'in ününe sahip olmayı istemediğini, bunların yerine bir albümün sonuçlanması için kayıt stüdyosunda 'danışma, işbirliği ve görüş alışverişine' dayalı bir atmosfer yaratmayı tercih ettiğini" yazdı. Harrington, "Türk" olduğunu belirttiği Mardin'in 1960'larda caz orkestralarının damgasını vurduğu Amerikan popüler müziğine "âşık olduğunu" söyledi. Mardin'in Atlantik firmasında çalıştığı günden ölene dek "herhangi bir yapımcıdan çok daha fazla sayıda sanatçıyı müzik listelerinin ilk sıralarına taşıdığını" ifade eden Harrington, şunları kaydetti:"2003'te 'Come Away With Me' ile yılın yapımcısı alanında Grammy Ödülü kazanan bu yaşlı centilmenin kaliteli zevki, değerli karakteri ve cömert gayreti, hiçbir zaman bozulmadı. Mardin, verdiği ilhamla sayısız sanatçının önünü açtı. O sanatçıların tümünün kanatlarının altındaki rüzgar, Arif Mardin'di." İngiliz The Independent ile Amerikan Washington Post gazeteleri, 20. yüzyılın en önemli müzik yapımcısı ve aranjörlerinden Arif Mardin'in ölüm haberine geniş yer verdi. Washington Post, "efsanevi yapımcı" nitelemesinde bulunduğu Mardin'i "Sanatçılarıyla mükemmel bir uyum içinde çalışan yapımcı" diye tanımladı. The Independent gazetesi de yaşama veda eden ünlü kişiler hakkındaki makalelerin yer aldığı köşesinde "Türk müzik yapımcısı ve aranjörü Mardin, 40 yılı aşkın kariyeri boyunca soul, pop, caz ve rock müziğin krema tabakasındaki müzisyenlerle çalıştı" dedi. Independent, Mardin'in Aretha Franklin, Dusty Springfield, Bee Gees ve Norah Jones gibi ünlü şarkıcı ve toplulukların yapımcısı olduğuna dikkat çekti. Mardin'in, piyanist ve şarkıcı Norah Jones'un albümünün milyonlarca satmasıyla ilgili başarının ardındaki isim olduğu belirtilen yazıda, ünlü aranjörün biyografisine geniş yer verildi. Hep krem tabakayla çalıştı 'Arif, ölüm yatağında bile müzik yazıyordu' ABD'de müzik dünyasına damgasını vuran Atlantic Records plak şirketinin kurucusu Ahmet Ertegün, şirketin elde ettiği başarıları Arif Mardin'e borçlu olduğunu belirterek, "Onun ölümü bizim için ve Amerika için inanılmaz büyüklükte bir kayıp" dedi. Mardin'in ölüm anına kadar müzikten hiç ayrılmadığını söyleyen Ertegün, "Onunla üç gün önce telefonda konuştum, hâlâ yatağında müzik yazıyordu ve en çok sevdiği şey oydu. Ve son bir albüm yapıyordu; hayatını, eserlerini konu alan. İnşallah onu oğlu bitirecek ve albüm çıkınca büyük bir ziyafet yapacağız" şeklinde konuştu.Mardin'in İstanbul'daki cenaze törenine de katılacağını belirten Ertegün, Mardin'in eşi Latife Mardin'le görüştükten sonra, onun isteğine göre bir anma toplantısı düzenleyebileceğini de bildirdi.Öte yandan Mardin'in burslu olarak okuduğu Boston'daki ünlü müzik okulu Berklee College'in Başkanı Roger Brown, Milliyet'e yaptığı açıklamada, Mardin'in, Quincy Jones ve Toshiko Akiyoshi'yle birlikte okulun yetiştirdiği en ünlü üç müzik adamı arasında yer aldığını ve ölümünün yeri doldurulamaz bir kayıp olduğunu bildirdi. Arif Mardin'e, New York'taki sevenleri bugün veda edecek. Mardin'in kızı Nazan Joffre, cenazenin İstanbul'a nakledilmesinden önce Mardin'in ABD'deki dostlarının ve sevenlerinin bugün kendisine küçük bir veda töreni düzenleyeceklerini söyledi. Joffre, törenin bir anma töreni olmadığını, anma töreninin 1-2 ay sonra Arif Mardin'in oğlu Joe Yusuf'un, babasının yarım kalan bestelerini tamamlayıp plağı çıkarmasının ardından yapılacağını belirtti. Bugünkü tören, Türkiye saatiyle 23.00-03.00 arasında New York Frank Campbell Cenaze Evi'nde gerçekleştirilecek. Mardin'e ABD'de veda töreni