SAĞLIK
YEMEK
ASTROLOJİ
GÜZELLİK

Çocuklara Sınır Koymak

Birçok ebeveyn çocuklarına sınır koymak konusunda sıkıntı yaşar. Bu konu ile ilgili olarak gerekli önceliklerimizi belirleyerek, çocuğumuza sınır koymak konusunda yol alabiliriz. Hepimizin bildiği üzere, bu süreçte çocuğa nazik olmak, sabır göstermek ve adil olmak büyük önem taşımaktadır. Bunların yanında asıl önemli olan iki nokta ise; cesaret ve kararlılıktır. Bu önceliklerimiz doğrultusunda çocuğumuza başarılı bir şekilde sınır koyabilmek için aşağıdaki noktalara dikkat edilmelidir:

1.Çocuğunuzu tanıyarak, ona karşı uygun beklentiler içerisinde olmalısınız.
Beklentileri yüksek tutmanız, çocuğun fiziksel ve zihinsel yetilerini gerçekleştirme sürecine zarar verebilir. Bunun yanında çocuk, kurallara uymayı başaramadığını gördükçe kendini başarısız hissedebilir, bu sebeple kurallar çocuğun gelişim düzeyine uygun bir şekilde belirlenmelidir.

2.Kendi uygulayabileceğinizden emin olduğunuz kuralları koymalısınız.
Çocuğunuzla kazanamayacağınız bir çatışmaya girdiğinizde, uygulamakta olduğunuz stratejiyi değiştirerek, özverili ve yaratıcı olmalısınız. Aksi takdirde çocuk üzerindeki otoritenizi kaybetmeye başlayabilirsiniz.

3. Kurallarınızı az ve öz sözcükler ile ifade etmelisiniz.
Çocuğunuz belirli bir kurala uymuyorsa bunun sebebi, çocuğunuzun kötü bir dinleyici olmasından ziyade sizin kuralı çocuğunuza karmaşık anlatmanızdan (çok fazla sözcük kullanılmasından), kaynaklanıyor olabilir. Bu süreçte kendimizi kısa ve öz, kendimizden emin ve çocuğunuzu yargılamayan bir şekilde ifade etmek önemlidir.

4. Kurallar konusunda tutarlı olmalıyız.
Etkili kural koyabilmenin özünde tutarlılık ve önceden tahmin edilebilirlik vardır. Kuralları her koşulda uygulayabildiğinizde, çocuğa doğruyu ve yanlışı öğretmek konusunda yardımcı olabilirsiniz.

5.Yaratıcı olun
Zor çocuklara kural koymak konusunda yaratıcı olmak gerekebilir. Bu çocuklar, kurallara uymak konusunda zorluk yaşayabilirler. Emir vermeden mesajınızı çocuğunuza nasıl iletebileceğiniz konusunda düşünmelisiniz. Örneğin, fısıldayarak söylemek, trampet sesi çıkararak bir yasağı açıklamak gibi.. Deneyerek hangisinin çocuğunuz üzerinde daha etkili olduğuna siz karar verebilirsiniz.

6.Kural koyarken alçak sesle ve net bir tonda konuşun
Çocuğa kural koyarken; kısa cümleler kullanmak, gerekirse kuralı tekrar etmek, belirgin yüz ve vucüt hareketleri uygulamak bu süreçte faydalı olabilmektedir. Bu süreçte sözsüz iletişim de büyük önem taşımaktadır.


Uzm. Klinik Psikolog Nilüfer KOCA



Yazının devamı...

Çocuklarda Tuvalet Eğitimi

Tuvalet eğitimi zaman, sabır ve tutarlılık isteyen bir süreçtir. Çocuk ancak bu eğitime hazırsa bu sürece başlanabilir. Aksi takdirde erken ya da geç başlanan tuvalet eğitimi çocukta olumsuz etkiler bırakabilir. Çocuğun bu sürece hazır olup olmadığını belirlemek adına, aşağıdaki gelişimsel süreçler ve durumlar gözlemlenerek gerekli karar verilmelidir.


Çocuğa fiziksel açıdan bakıldığında, çocuğun kas gelişimi dikkate alınmalıdır. Çocukların tuvalet eğitimine başlayabilmeleri için yeterli olan kas gelişimleri genel olarak, 2- 2.5 yaş arasında tamamlanır. Bunun yanında bu durum çocuktan çocuğa göre değişebilir, bazı çocuklar 18. Aydan itibaren bu gelişimi tamamlarlar. Bu açıdan genel olarak çocuk 18. Aydan itibaren çocuk bu konuda dikkate alınmalıdır.


Çocuğun bu sürece hazır olup olmadığını anlayabilmek için dil gelişim süreci de dikkate alınmalıdır. Çocuk kendini ifade edebiliyor mu bunun yanında basit yönergeleri yerine getirebiliyor mu gibi sorular gözlemlenerek sürece karar verilmelidir. Burada unutulmaması gerek nokta şu ki, kendini yeterli ölçüde ifade edemeyen çocuğun tuvalet eğitimine hazır olmadığı düşünülür.


Çocuğun psikolojik açıdan da bu sürece kendini hazır hissetmesi de çok önemlidir. Tuvalet eğitimine başlanılacak süreç içerisinde çocuğun ya da ailenin stresli durumlar yaşıyor olması (boşanma/ taşınma gibi..) süreci olumsuz etkileyebilir. Unutulmamalıdır ki, tuvalet eğitimi iki taraf için de sabır ve tutarlılık gerektirir.


Tüm bu süreçlere ek olarak aşağıdaki soruların yanıtları gözlemlenmelidir.
• Çocuk belirli bir süre kuru kalabiliyor mu?
• Altı kirlendiğinde/ıslandığında rahatsızlık duyuyor mu? / Bezinin sık değiştirilmesini istiyor mu?
• Kakasını bezine yaparken kendince belirlediği alanlar var mı? Örneğin masanın altı, perdenin arkası gibi..

Tuvalet Eğitimi Öncesi
Tuvalet eğitimine çocuğun yukardaki maddeler sonucunda hazır olduğu düşünülüyor ise, eğitime başlamadan önce çocuğu bu konuda motive etmek, psikolojik açıdan sürece hazırlamak adına, çocukla bu konuda sohbetler yapılabilir veya çocuğa tuvalet eğitimi içerikli hikaye kitapları okunabilir.


Tuvalet eğitimine başlarken bu süreçte lazımlık ya da adaptörden hangisini kullanacağınıza karar vermelisiniz. Lazımlık kullanırken, ayakları yere basacağı için çocuk kendisini daha güvende hissedebilir ve ayağını yere basması sayesinde bağırsak hareketleri konusunda ilk etapta rahatlık yaşayabilir. Bunun yanında adaptör kullanımında ise, çocukların ayaklarının altına yükseltici konulması gereklidir. Bu süreçte nasıl bir yol izleyeceğinize siz çocuğunuzu gözlemleyerek karar verebilirsiniz.

Tuvalet Eğitimi Süreci
Tuvalet eğitimi içerisinde çocuk belirli aralıklarla tutarlı olarak tuvalete götürülmeli ve bu süreçte çocuğa model olunmalıdır. Gece ve gündüz eğitimi aynı anda başlamalıdır ama unutulmamalıdır ki her çocuk gece tuvalet eğitimini gündüz eğitimi kadar kısa sürede tamamlayamayabilir. Bezin çıkarılması çocukta farkındalık yaratacağı için gece ve gündüz eğitiminin aynı anda verilmesi sağlıklı olacaktır.

Gece verilecek olan eğitim sürecine hazırlanmak için çocuğun uyumadan önceki sıvı tüketimi kontrol altına alınmalı ve uyumadan 2 saat öncesine kadar sıvı yiyecek/içecek tüketimi sonlandırılmalıdır. İlk etapta 2 saat aralıklarla çocuk tuvalete kaldırılmalı, ilerleyen zamanlarda ihtiyaç dahilinde bu aralık uzatılmalıdır. Bu saat aralıklarının çocuğun sağlık durumuna göre değişebileceği göz ardı edilmemelidir.


Her çocuk farklı sürede eğitimi tamamlayabilir, bu konuda endişe edilmemeli ve çocuk gözlemlenerek onun için en uygun süreci çocuğun kendi gelişimsel sürecinin belirliyor olmasına dikkat edilmelidir.

Püf Noktalar
• Tuvalet eğitimi içerisinde çocuğun davranışının pekiştirilmesi için sözel pekiştireçler kullanılabilir. (Ödül yönteminin uzun vadede sağlıklı olmadığı düşünülmektedir.)
• Bu süreçte çocuğa baskı yapılmamalı ve çocuk bu eğitime zorlanmamalıdır. Bu durum çocuğu olumsuz etkilemekle birlikte, çocuğun ileriki yaşlardaki karakter özelliklerini olumsuz etkileyebilecek boyutlara varabilmektedir.
• Lütfen çocuğunuzu bu süreçte diğer çocuklarla kıyaslamayınız, her çocuk kendine özeldir ve her çocuğun gelişim süreçleri farklıdır.

Uzm. Klinik Psikolog Nilüfer Koca

Yazının devamı...

Okul Öncesi Çocuklar İçin Uyku Alışkanlığı

Anne baba olarak çocuklar konusunda en çok sıkıntı yaşanan konulardan biri çocukların uyku süreçleridir. Düzenli bir uyku süreci hem ebeveyn hem de çocuk açısından oldukça önemli ve gereklidir. Hepimizin bildiği üzere düzenli bir uyku alışkanlığı, çocuğun zihinsel ve fiziksel gelişiminde büyük rol oynar. Özellikle gece uykusunda büyüme hormonunun daha fazla salgılanıyor olması, sürecin önemini kanıtlar niteliktedir.


Uyku alışkanlığı, 0-6 yaş içerisinde kazanılan bir özelliktir. Bu alışkanlığın sağlıklı ve kalıcı olabilmesi için, adım adım gidilmeli ve çocuğun özellikleri dikkate alınmalıdır. Bu süreç için, öncelikli olarak bebeklikten itibaren dikkat edilmesi geren bazı hususlar bulunmaktadır.


• Bebek, doğumundan sonra ilk üç ay anne ile yatmalı ve 3 aydan sonra mümkün ise bebek, kendi odasında kendi yatağına yatırılmalıdır. Bu süreçte kademeli olarak ilerlemek, bebeğin bu sürece tepki verme riskini de azaltacaktır. Bu süreç, sağlık problemi olmayan ve uyku sorunu yaşamayan bebekler için geçerli olacaktır. (Uyku sorunları, genel anlamda ikinci yıldan itibaren görülmektedir.) Buna karşın bazı uzmanlar, bu süreçte bebeğin anneyle yatmasının çocuğun anneyle sağlıklı bağlanabilmesi açısından daha faydalı olabileceğini düşünmektedir. Burada unutulmaması gereken husus şudur ki; bebeğin belirli bir süre sonra anneden ayrı yatıyor olması, tek başına anne bebek arasındaki bağa zarar vermez bunun yanında, çocuğa sağlayacağımız en büyük katkılardan biri bebeklikten itibaren çocuğun özgüven gelişimini sağlamak ve bireyselleşmesine olanak tanımaktır. Tüm bu süreçte bebeğe kendini güvende olduğunu hissettirerek, bu süreci kademeli olarak ilerletmek bu sebeptendir. Unutulmamalıdır ki; uyku alışkanlıkları çocuğun gelişimi için büyük önem taşır. Bunun yanında bir yaşından sonra yatakları ayırmanın çok daha zor olabileceği bilinmelidir.

• Okul öncesi dönemdeki çocukların sabah uyanma saatleri en geç 8:00 8:30 olmalıdır. Bu saatler, çocuğun gün içerisinde yemek öğünü atlamamaları için de büyük önem taşımaktadır. 2-4 yaş arasındaki çocukların öğle uykuları da büyük önem taşımaktadır. Her gün mutlaka bir iki saat arasında öğlen uykusu uyumalıdırlar ve belirtmeseler de bu yaş grubundaki çocuklar buna ihtiyaç duyarlar. Çocuk büyüdükçe gelişimsel sürecin bir parçası olarak çocuğun uyku ihtiyacı azalacak ve öğle uykusu uyumamaya dolayısıyla, bu süreci reddetmeye başlayacaktır.

• Uykusu gelen çocuğu herhangi bir düzeni olmadan kendi başına nasıl olsa uyur diyerek, evin içerisinde kendi haline bırakmak hata olacaktır. Aksine uykusu gelen çocuk hareketlenir, huzursuz olur ve bu durum uykularının kaçmasına sebebiyet vererek çocuğun uykuya dalmasını zorlaştırır.

• Düzenli bir uyku süreci için, uyku öncesi her gün kolaylıkla tekrarlanabilecek bazı rutinler oluşturulması faydalı olacaktır. Örneğin her gün uyku saatine yakın bir süreçte çocuğu yıkamak, kitap okumak, sonra süt içirmek ve en son yatağına yatırmak gibi… Her gün sırayla tekrarlanan bu davranışlar, bir süre sonra alışkanlık haline gelecek ve çocuk bu sürecin sonunda uyku zamanının geleceğini bilecek. Sonrasında çocuğun kendini güvende hissederek, uykuya dalması kolaylaşacaktır.

• Odasında tek başına uykuya dalamayan çocuklar için süreç kademeli olarak ilerletilerek sonuca ulaşılabilir. Şöyle ki; ilk zamanlarda anne çocuğun yanında oturarak uykuya dalmasını bekleyebilir, sonrasında daha uzak bir mesafe sonrasında kapının yanı ve çocuğun hazır olduğunu düşündüğünüz süreçte ise çocuk artık yalnız uyumaya başlamalıdır. Bu süreçte yavaş yavaş ve çocuğun vereceği tepkiler gözlemlenerek yol alınmalıdır.

• Çocuklar için uyku eğitimine başlandığı süreçte anne ve babanın, çocuğa karşı tutarlı olmaları faydalı olacaktır. Bu süreçte uyku saatleri belirlenerek bu saatlerin dışına çıkılmamalıdır. Ekstrem durumlar dışında çocuk her zaman kendi yatağında yatırılmalıdır. Sabah belirlenen saatte çocuk uyanmıyorsa, gün içerisindeki düzeninin bozulmaması için, çocuk o saatte uyandırılmalıdır.

• Çocuğun uyku düzeninin çocuğun gelişimine katkı sağlamasının yanında aile bireylerinin huzuru için de önem taşımaktadır. Evde yaşanacak huzursuzluk bebeği de etkiler ve bu süreç döngü şeklinde devam edebilir.

Unutulmamalıdır ki; 0-6 yaş arasında belirli rutinleri olan çocuklar ileride daha özgüvenli, düzenli, daha az endişelenen, daha çok iş birliğine açık ve zor durumlarla baş etme konusunda diğer çocuklara oranla daha başarılı olabilen çocuklardır.

Uzm. Klinik Psikolog Nilüfer Koca

Yazının devamı...

© Copyright 2025

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.