Sanat dünyası karıştı
Sanat dünyası karıştı
|
İLKİ 1971 yılında olmak üzere bugüne kadar 63 sanatçıya verilen "Devlet Sanatçısı" unvanının son olarak 72 sanatçıya birden verilmesi büyük tartışmalara neden oldu. Sanatçıların bir bölümü seçimde çok cömert davranıldığını belirtirken, bir bölümü de listeninin kısa bile tutulduğunu savundu. Yazar Orhan Pamuk ile Ressam Fikret Otyam bu unvanı reddederken, Semiha Berksoy 30 yıl sonra bu unvana layık görüldü. Bu ödülü torpille kazandığı ileri sürülen Ajda Pekkan ise "Haberi duyunca ağladım" dedi.
Yeni Devlet Sanatçıları konuyla ilgili şunları söylediler:
* Fikret Hakan: "Kendi açımdan gurur duydum. Devletin sanatçılarını da gözardı etmemesi hoşuma gitti. Çünkü 1950 yılından bu yana sanatın içindeyim."
* Sezen Cumhur Önal: "Bu iş Olimpia'da bir akşam konser vermekle olmuyormuş, o anlaşıldı. Son zamanlarda bir Tarkan fırtınası estirildi. Oysa bugün bu unvanı gerçekten hakeden insanlar aldı. Bu ödülü Türk bayrağını uluslararası arenada göndere çektiren insanlar aldı. Bu iş gazeteye televizyona çıkmakla olmuyor. Onlar hem kendilerini, hem de Türkiye'yi kandırıyorlar. Edirne'den sonra onları kimse tanımıyor. Tarkan olayında olduğu gibi. Bu olay diğer sanatçılara da teşvik oldu. Avrupa'da, Amerika'da klip çekmekle klip edebiyatı yapmakla bu iş olmuyor. İbrahim Tatlıses'i Fransa'da kim dinler? Oraya gidip kendi soydaşlarımıza konser vermekle bu iş olmaz."
* Ajda Pekkan: "Haberi öğrendiğimde sevincimden ağladım. Bunu hakettiğime inanıyorum. Ben Olimpia'nın kendi kadrosunda üç hafta şarkı söyledim. Japonya'dan Yunanistan'a kadar birçok uluslararası festivalde Türkiye'yi temsil ettim. Türk bayrağını yabancı diyarlarda onurla dalgalandırdım. Bu ülkemin, ulusumun bana olan vefa duygusudur. Herkese sanatçı demek ne kadar doğru olur bilemem, benim yaptıklarım ortada."
* Ali Poyrazoğlu: "38 yıllık sanatçıyım. Bana bu ödül zaten halkım tarafından verilmişti. Böyle bir beklentim yoktu. Bu devletin bir formalite onurlandırması. Devlet sanatçısına hiçbir şey veremiyor, hiç değilsu bunu versin. Önceki gün bir gazetede çıkan `Pınar Eliçe'nin neyi eksik' şeklindeki haber beni ürküttü. Bu ödülü alan ve sanata uzun yıllar emek vermiş insanlar var. İşin bu noktaya gelmesi dudak uçuklatıyor."
* Haldun Dormen: "Bu unvanı aldığımı öğrendiğimde hiçbir şey hissetmedim. Çünkü ben bunu 20 yıl önce bekliyordum. Devlet sanatçısı olma gerekliliğini 20 yıl önce yerine getirmiştim. Hazırlanan liste bana çok yanlış geliyor. Bu listede İsmet Ay'ın ve şimdi aramızda olmayan Belkıs Aran'ın olmaması çok üzücü. Ajda Pekkan'ın olmasını eleştirenler var. Bence o listede olup da hakeden insanlardan biri de Ajda Pekkan. Bu listede olmayı haketmeyen başka insanlar var, bu eleştiri onlara yapılsın. Zaten son 10 yıldır bu iş çok bozuldu, eski saygınlığını kaybetti."
* Gazanfer Özcan: "Gurur ve onur verici bir olay. Bu onuru dilerim tüm sanatçılar tadar. Bu devletin bizi bağrına bastığının bir göstergesi."
* Levent Kırca: "Çok mutlu olduk tabii. Sanatsal faaliyetlerin bu şekilde ödüllendirilmesi hoş bir şey değil. Benim için daha bir anlamlı oldu. Televizyon alanında yaşadığımız olaylardan sonra daha da anlamlı oldu."
* Gülriz Sururi: "Daha önce devlet sanatçısı unvanı verildiği dönemde doğrusu ben neden düşünülmedim diye çok üzülmüştüm. Şimdi almaktan dolayı çok mutluyum. Görüyorum ki bugünde pek çok sanatçı da düşünülmemiş, unutulmuş. Bundan sonra da onlara sıra gelecek. Büyük bir onur diye düşünüyorum. O gündense bugünki yönetimin beni seçmiş olmasında mutluluk duyuyorum. Bu listede Sezen Aksu'nun da olması gerekiyordu. İlk aklıma gelen isimlerden biri de Genco Erkal. Onun da olması gerekiyordu."
* Orhan Pamuk: "Bu unvanı kesinlikle reddediyorum. Yazı yazmak benim için kutsaldır, çok önemli bir şeydir. Ama bu ülkede İsmail Beşikçi'den Doğu Perinçek'e, Ragıp Duran'dan adı kamuoyunda bilinmeyen pekçok yazar ve gazeteci yazdıklarından dolayı hapisteler. Bu durumda benim `devlet sanatçılığı' unvanını minnetle kabul etmem yakışıksız. Bana bu ödülü vermeyi düşünmek incelik, ama fikrimi sormamak da devletimizin geçmişine yaraşır bir kabalık. Çankaya Köşkü'ndeki törene de katılmayacağım."
* Semiha Berksoy: "İlk devlet sanatçılığı unvanı. Beni Adnan Saygun en başa yazıyor. Sonra kıskançlıklar girmiş devreye, adımı silmişler. Tam 30 yıl sonra adelet yerini buldu. Doğrusu, ben bu işi düşünmekten vazgeçmiştim. Hiç umrumda değildi. Bu listede Bedri Baykam, Genco Erkal, Ferhan Şensoy, Zeliha Berksoy ve Ferit Edgü'nün de olması gerekiyordu."
* Turhan Selçuk: "Kalabalık bir unvan dağıtımı diye düşünüyorum. Çok fazla kişiye verilmiş. Bu ödüller verilirken iyi düşünmek lazım. Güzel bir ödül ama yine de alıp almamayı düşünüyorum. Kötü niyetle hazırlanmış bir liste değil. Haklı bir davranışta bulunmak lazım."
* Müşfik Kenter: "Hayatında üç, dört kere oynamış insanlara bu unvan nasıl veriliyor anlamıyorum. Liste fazla kabarık neredeyse sanatla uğrayan herkese bu unvan verilmiş. Alması gereken insanlara verilmemiş. Bu biraz ahbap işi gibi olmuş. Bu unvan benim için hiç önemli değil. Alıp almayacağımı bile düşünmedim."
1971
Prof. Dr. Adnan Saygun
Ulvi Cemal Erkin
İdil Biret
Suna Kan
Ayla Erdura
Ayşegül Sarıca
1981
Prof. Nevit Kodallı
Cemal Reşit Rey
Prof. Hikmek Şimşek
Prof. Gürer Aykal
Yıldız Kenter
1987
Nevzat atlığ
Bedia Muavvid
Ayten Gökçer
Vasfi Rıza Zobu
1988
Aydın Gün
Leyla Gencer
1991
Alaattin Yavaşça
Zeki Müren
Nida Tüfekçi
Barış Manço
Atilla İlhan
Türkan Şoray
Osman Seden
Güher- Süher Pekinel
Macide Tanır
Hülya Koçyiğit
Tarık Buğra
1998 Ağustos
Mehveş Emeç
Şefika Kutluer
Müzeyyan Senar
Tekin Akmansoy
Ödülü Reddedenler
Füreyya Koral
Zühtü Müridoğlu
Fazıl Hüsnü Dağlarca
Yaşar Kemal
Ömer Lütfü Akad
1991 yılında 20968 nolu Resmi Gazete'de yayınlanan yönetmeliğe göre, "Devlet Sanatçısı" müzik, plastik sanatlar, sahne sanatları, sinema ve edebiyat dallarında faaliyet gösteren üstün yeteneklere sahip, ulusal ve uluslararası ün yapmış yaşayan sanatçılar arasından seçilir.
Devlet sanatçılarında aranan özellikler:
1) Türk toplumunun kültür ve sanat hayatına üstün hizmette bulunmak.
2) Eserleriyle ve icrası ile yaratıcılık gücünü ve yeteneğini göstermiş olmak.
3) Mesleğin örnek temsilcisi olmak
4) Uluslarası ve ulusal düzeyde yeteneğini kanıtlamış olmak, yurt içinde Türk halkının sevgisini ve takdiri kazanmış olmak.
Kültür Bakanlığı'nın ilgili birimlerince Seçici Kurul'a isimler önerilir. İsimler bu kuruldan geçtikten sonra önce Kültür Bakanı, ardından Cumhurbaşkanı kararı ile sanatçılar "Devlet Sanatçısı" unvanını alır.
Yeni Devlet Sanatçıları konuyla ilgili şunları söylediler:
* Fikret Hakan: "Kendi açımdan gurur duydum. Devletin sanatçılarını da gözardı etmemesi hoşuma gitti. Çünkü 1950 yılından bu yana sanatın içindeyim."
* Sezen Cumhur Önal: "Bu iş Olimpia'da bir akşam konser vermekle olmuyormuş, o anlaşıldı. Son zamanlarda bir Tarkan fırtınası estirildi. Oysa bugün bu unvanı gerçekten hakeden insanlar aldı. Bu ödülü Türk bayrağını uluslararası arenada göndere çektiren insanlar aldı. Bu iş gazeteye televizyona çıkmakla olmuyor. Onlar hem kendilerini, hem de Türkiye'yi kandırıyorlar. Edirne'den sonra onları kimse tanımıyor. Tarkan olayında olduğu gibi. Bu olay diğer sanatçılara da teşvik oldu. Avrupa'da, Amerika'da klip çekmekle klip edebiyatı yapmakla bu iş olmuyor. İbrahim Tatlıses'i Fransa'da kim dinler? Oraya gidip kendi soydaşlarımıza konser vermekle bu iş olmaz."
* Ajda Pekkan: "Haberi öğrendiğimde sevincimden ağladım. Bunu hakettiğime inanıyorum. Ben Olimpia'nın kendi kadrosunda üç hafta şarkı söyledim. Japonya'dan Yunanistan'a kadar birçok uluslararası festivalde Türkiye'yi temsil ettim. Türk bayrağını yabancı diyarlarda onurla dalgalandırdım. Bu ülkemin, ulusumun bana olan vefa duygusudur. Herkese sanatçı demek ne kadar doğru olur bilemem, benim yaptıklarım ortada."
* Ali Poyrazoğlu: "38 yıllık sanatçıyım. Bana bu ödül zaten halkım tarafından verilmişti. Böyle bir beklentim yoktu. Bu devletin bir formalite onurlandırması. Devlet sanatçısına hiçbir şey veremiyor, hiç değilsu bunu versin. Önceki gün bir gazetede çıkan `Pınar Eliçe'nin neyi eksik' şeklindeki haber beni ürküttü. Bu ödülü alan ve sanata uzun yıllar emek vermiş insanlar var. İşin bu noktaya gelmesi dudak uçuklatıyor."
* Haldun Dormen: "Bu unvanı aldığımı öğrendiğimde hiçbir şey hissetmedim. Çünkü ben bunu 20 yıl önce bekliyordum. Devlet sanatçısı olma gerekliliğini 20 yıl önce yerine getirmiştim. Hazırlanan liste bana çok yanlış geliyor. Bu listede İsmet Ay'ın ve şimdi aramızda olmayan Belkıs Aran'ın olmaması çok üzücü. Ajda Pekkan'ın olmasını eleştirenler var. Bence o listede olup da hakeden insanlardan biri de Ajda Pekkan. Bu listede olmayı haketmeyen başka insanlar var, bu eleştiri onlara yapılsın. Zaten son 10 yıldır bu iş çok bozuldu, eski saygınlığını kaybetti."
* Gazanfer Özcan: "Gurur ve onur verici bir olay. Bu onuru dilerim tüm sanatçılar tadar. Bu devletin bizi bağrına bastığının bir göstergesi."
* Levent Kırca: "Çok mutlu olduk tabii. Sanatsal faaliyetlerin bu şekilde ödüllendirilmesi hoş bir şey değil. Benim için daha bir anlamlı oldu. Televizyon alanında yaşadığımız olaylardan sonra daha da anlamlı oldu."
* Gülriz Sururi: "Daha önce devlet sanatçısı unvanı verildiği dönemde doğrusu ben neden düşünülmedim diye çok üzülmüştüm. Şimdi almaktan dolayı çok mutluyum. Görüyorum ki bugünde pek çok sanatçı da düşünülmemiş, unutulmuş. Bundan sonra da onlara sıra gelecek. Büyük bir onur diye düşünüyorum. O gündense bugünki yönetimin beni seçmiş olmasında mutluluk duyuyorum. Bu listede Sezen Aksu'nun da olması gerekiyordu. İlk aklıma gelen isimlerden biri de Genco Erkal. Onun da olması gerekiyordu."
* Orhan Pamuk: "Bu unvanı kesinlikle reddediyorum. Yazı yazmak benim için kutsaldır, çok önemli bir şeydir. Ama bu ülkede İsmail Beşikçi'den Doğu Perinçek'e, Ragıp Duran'dan adı kamuoyunda bilinmeyen pekçok yazar ve gazeteci yazdıklarından dolayı hapisteler. Bu durumda benim `devlet sanatçılığı' unvanını minnetle kabul etmem yakışıksız. Bana bu ödülü vermeyi düşünmek incelik, ama fikrimi sormamak da devletimizin geçmişine yaraşır bir kabalık. Çankaya Köşkü'ndeki törene de katılmayacağım."
* Semiha Berksoy: "İlk devlet sanatçılığı unvanı. Beni Adnan Saygun en başa yazıyor. Sonra kıskançlıklar girmiş devreye, adımı silmişler. Tam 30 yıl sonra adelet yerini buldu. Doğrusu, ben bu işi düşünmekten vazgeçmiştim. Hiç umrumda değildi. Bu listede Bedri Baykam, Genco Erkal, Ferhan Şensoy, Zeliha Berksoy ve Ferit Edgü'nün de olması gerekiyordu."
* Turhan Selçuk: "Kalabalık bir unvan dağıtımı diye düşünüyorum. Çok fazla kişiye verilmiş. Bu ödüller verilirken iyi düşünmek lazım. Güzel bir ödül ama yine de alıp almamayı düşünüyorum. Kötü niyetle hazırlanmış bir liste değil. Haklı bir davranışta bulunmak lazım."
* Müşfik Kenter: "Hayatında üç, dört kere oynamış insanlara bu unvan nasıl veriliyor anlamıyorum. Liste fazla kabarık neredeyse sanatla uğrayan herkese bu unvan verilmiş. Alması gereken insanlara verilmemiş. Bu biraz ahbap işi gibi olmuş. Bu unvan benim için hiç önemli değil. Alıp almayacağımı bile düşünmedim."
1971
Prof. Dr. Adnan Saygun
Ulvi Cemal Erkin
İdil Biret
Suna Kan
Ayla Erdura
Ayşegül Sarıca
1981
Prof. Nevit Kodallı
Cemal Reşit Rey
Prof. Hikmek Şimşek
Prof. Gürer Aykal
Yıldız Kenter
1987
Nevzat atlığ
Bedia Muavvid
Ayten Gökçer
Vasfi Rıza Zobu
1988
Aydın Gün
Leyla Gencer
1991
Alaattin Yavaşça
Zeki Müren
Nida Tüfekçi
Barış Manço
Atilla İlhan
Türkan Şoray
Osman Seden
Güher- Süher Pekinel
Macide Tanır
Hülya Koçyiğit
Tarık Buğra
1998 Ağustos
Mehveş Emeç
Şefika Kutluer
Müzeyyan Senar
Tekin Akmansoy
Ödülü Reddedenler
Füreyya Koral
Zühtü Müridoğlu
Fazıl Hüsnü Dağlarca
Yaşar Kemal
Ömer Lütfü Akad
1991 yılında 20968 nolu Resmi Gazete'de yayınlanan yönetmeliğe göre, "Devlet Sanatçısı" müzik, plastik sanatlar, sahne sanatları, sinema ve edebiyat dallarında faaliyet gösteren üstün yeteneklere sahip, ulusal ve uluslararası ün yapmış yaşayan sanatçılar arasından seçilir.
Devlet sanatçılarında aranan özellikler:
1) Türk toplumunun kültür ve sanat hayatına üstün hizmette bulunmak.
2) Eserleriyle ve icrası ile yaratıcılık gücünü ve yeteneğini göstermiş olmak.
3) Mesleğin örnek temsilcisi olmak
4) Uluslarası ve ulusal düzeyde yeteneğini kanıtlamış olmak, yurt içinde Türk halkının sevgisini ve takdiri kazanmış olmak.
Kültür Bakanlığı'nın ilgili birimlerince Seçici Kurul'a isimler önerilir. İsimler bu kuruldan geçtikten sonra önce Kültür Bakanı, ardından Cumhurbaşkanı kararı ile sanatçılar "Devlet Sanatçısı" unvanını alır.